trapped souls // skz

Beş

Oy ve yorumlarınızı esirgemeyin lütfen, iyi okumalar 💜

Ertesi sabah Jisung ağaç evin bir köşesinde kendi kendine mor geçitler açmaya çalışıyor, umutsuzca kendini harap ediyordu.

Hyunjin gözlerini bıkkınlıkla açtı, yine o rüyaları görüp durmuştu.

O hayvanın kurtulup kurtulmadığını merak ediyordu, evin altında kalmış olma ihtimali o kadar korkutucu bir ihtimaldi ki...

O hayvan o gün Hyunjin'i kurtarmıştı. Eğer ölmüşse Hyunjin kendini daha da berbat hissedecekti.

Hyunjin rahatsızlıkla ayaklandı, hayvanın gözleri gözünün önünden gitmiyor ve onu rahatsız ediyorken Jisung'un zorla girmeye çalıştığı geçite baktı. Sürekli olarak geriye savruluyordu.

" Hey hey hey dur! "

Jisung kendini geçite vurmaya devam ederken Hyunjin onu omuzlarından tutarak geriye itti. Jisung yere düştü, ellerini yere sabitledi.

Jisung'un düşmesi ile oluşan gürültü herkesin odaya toplanmasına sebep olmuştu.

" Neler oluyor? " dedi Seungmin hafif yüksek bir sesle. Bir yerdeki Jisung'a bir de ayaktaki Hyunjin'e baktı. " Kavga mı ediyorsunuz siz? "

" Hayır. " dedi Hyunjin nefes vererek. Changbin yerdeki Jisung'a baktı.

" Ayağa kalk Jisung. " dedi sert bir sesle.

Minho durumu hızla kafasında tarttı.

" Bundan sonrası ile ben ilgileneceğim Changbin. " dedi kararlı bir tonda. Changbin Jisung'un yerdeki bedenine bakmaya devam etti. Sonrasındaysa odayı terk etti.

Herkes teker teker odayı terk ederken Jisung ve Minho baş başa kalmıştı.

Jisung sırtını döndü. Minho kollarını kavuşturarak başında dikiliyordu.

" Neden üç saat uyudun? "

" Bunu da nerden çıkardın? "

" Gözlerinin altından belli oluyor. Ayrıca sarhoş gibi hareket ediyorsun. Üzerine kendini de yorduğun için cildin solmuş."

Minho onu dürtükledi. " Seninle konuşuyorum, yüzüme bak. "

Jisung yüzünü döndü. Boş bakışları Minho'yu buldu.

" Kendini zorlamayı bırak. Hiçbir şeyden sorumlu değilsin. "

" Size bir faydam yok. Gücümün hiçbir faydası kalmadı. " dedi Jisung yerden kalkarak.

" Burada sihir yok. Bizim güçlerimizin de pek işe yaradığı söylenemez. " dedi ve parmağını ona doğru uzattı. " Bir daha seni bu halde görürsem Changbin'in önüne atmaktan çekinmem. " diyerek odadan çıktı.

Jisung başını salladı. Yorgun bedenini içeriye yönelttiğinde Felix ve Seungmin gülerek sohbet ediyorlardı.

" Jisung da sizinle geliyor. " dedi Minho Chan ve Hyunjin'e dönerek. Jisung neyden bahsettiğini bile bilmeyerek Minho'ya bakıyordu.

" Ev bakmak için gidiyorlar, onlara eşlik et."

" Niye? " dedi Jisung boş gözlerle. "Uykusuzum. "

" Bunun sebebi sensin. " dedi Changbin.
" Sürekli evde oturarak kendini toparlayamazsın ayrıca. "

" Jeongin de gelsin o zaman. " dedi Jisung Jeongin'i kolundan çekerek. Jeongin nefes verdi, Jisung nasıl bir kötülük yaptığının farkında bile değildi.