ＲＩＳＩＮＧ| SKZ × ITZY (DÜZENLENİYOR)

Bölüm 28: Sınır

İlkbahar Başlangıcı
12 Mart

Yazar Anlatımı

Kış soğuk ve fırtınalı geçmişti. Kimler için zor geçtiği tartışılırdı ama orası ayrı bir konuydu.
Koca rezidansın duvarlarına yapıştırılan köpükler sökülmüş birkaç ayın dağınıklığı toplanmış bir şekilde büyük grup gitmeye hazırlanıyordu.

İnsanların birbirine bakış açısı değişirdi tıpkı bu zaman gibi Jisung ve Chaeryeong iki sevgili olmuştu. Jisu ve Chan'da aralarındaki çekime isim koymak istiyordu. Onun dışında;

Yuna'nın yeni abileri vardı. Yeji ve Hyunjin Zapt edilmez ikili olup çıkmış, Changbin ve Ryujin ise, onlar hala arkadaştı.

Kış hızlı geçti. Yemek stokları tükenmişti. Patates yetiştirme mevsimi gelip çattığında göç mevsimide gelmişti. Bir yerde uzun süreli yerleşim demek yağmalanmak demekti. Kimsenin ölmek istemediğini biliyoruz oysaki.

Üç ay içerisinde Ryujin Gangnam sokaklarında başı boş dolaşan birkaç canavar görmüştü. Biri on metre yüksekliğinde kocaman bir salyangozdu. Saldırgan değildi.

Bir başkasıda küçük bir bina kadar olan kuştu. Görünümleri eskiye kadar çok değişmişti ancak buna alışması zor değildi.

Çantalar toplanmış gitmeye hazırlanılmıştı. Bir grup arabalara malzemeleri yüklüyor bir grupta gözcülülük ediyordu. Bugünden itibaren gidecekleri uzun bir yol vardı...

Ryujin'den

Jisung ve Chaeryeong ön koltukta cilveleşirken elimdeki deftere bundan bir ay öncesinde gördüğüm hala unutamadığım salyangozu karalıyordum.

İkisinin sevgisi araba camlarından taşacaktı neredeyse. En arkada küçük bir arabada üç kişi önümüzde giden konvoyu takip ediyorduk. Seoul'den ayrılmış dağ yollarına düşmüştük. Busan'a doğru gitmek bile uzun geliyordu. Yola çıkalı iki saat olmuştu orası ayrı konuydu. Ön tarafta radyonun hemen üzerinde asılı olan telsizden cızırtılar gelmeye başlayınca hepimiz dikkat kesildik.

"Birazdan sınırı geçmiş olacağız herkes dikkatli olsun."

Chan kısa bir konuşma yapıp telsizi kapatmıştı. Hemen öne doğru eğilip sordum.

"Sınır ne?"

"Yağmacıların bizi aramayı akıl edemeyecekleri tek yer diyebilirim."
Jisung düz bir suratla cevap vermişti ama canı sıkkın gibiydi. Sanki sınır denilen o yer onu rahatsız ediyormuş gibiydi. Nedendir bilinmez benimde içimi bir huzursuzluk kaplamıştı. Rahatsız edici his dağ yolları boyunca beni yiyip bitirmişti.

En sonunda geniş otobana varınca paslanmış yol tabelalarını izlemeye başladım.

'Incheon'

"Incheon'a gidiyoruz?"

Jisung kafasını seri bir şekilde sallamıştı.
"Neden yağmacılar orada bizi bulamasın ki?"

Chan yerinde biraz kıpırdanıp beni cevapladı.

"Çünkü Incheon kırmızı listede,"

Chaeryeong hızla atılıp soracağım soruyu sordu."

"Kırmızı liste derken?!"

Jisung ona bir bakış atıp cevapladı.

"Incheon bundan beş yıl önce kırmızı listeye alındı çünkü sokaklarda canavarlar cirit atıyordu."

Chaeryeong korku ile nefes alıp vermeye başlamıştı.
"Canavar inine gidiyoruz yani!"

Cevap vermediler. Benim ise kafam karışıktı. Canavarlar yüzünden kimsenin şehre girmemesi mantıklıydı ama şuanda bız saatte  80 kilometre hızla Incheon'a gidiyorduk.

Korkunçtu.

Konuşma yetimi kaybetmiş gibi yerime sindim. Saatler sürecek olmasa bile öyle hissediyordum. Kısa sürede uykuya daldım.

Uyandığımda ise herkes arabalardan çantaları indiriyordu. Hızlı bir toparlanmanın ardından arabadan indim çantaları yüklenmeye başlayan Yeji'ye yardım ettim.

"Neredeyiz?"

Bana gülümseyip cevap verdi.
"Alışveriş merkezinin yeraltı otoparkındayız."

Etrafıma bakındığımda anlamıştım. Her yerde kolonlar vardı. Birkaç hurda araba vardı onun dışında sadece tozluydu. Saklanmak için iyi bir yerdi.

"Diğerleri girişe ve çıkışa hurda arabalar ile barikat kuruyor. Kızlar ateş yakıp yatakları hazırlayacak. Yardıma gidelim,"

Kafamı sallayıp sırtıma çanta yükledim. Otoparkın sağ kanadı tamamen bizim getirdiğimiz malzemeler ve arabalar ile doluydu. Yeji ve Chaeryeong yatakları hazırlıyordu, Jisu ise küçük konteynırın içine odun koyuyordu. Küçük gazete parçasını ateşe verip çalıların altına sıkıştırdı ve üfleyip ateş almasını sağladı.

Sırtımdaki çantayı diğerlerinin yanına yığıp yer yataklarından birine oturdum. Kızlar ile sohbet etmeye başlayınca erkeklerde aramıza katılmıştı.

"Yolda canavar görmediğimiz için şanslıyız."

Hyunjin eğlenerek konuşunca Jisung ona surat büzerek cevap verdi.

"Dalga geçiyorsun ama yolda bir yılana rastlasaydık seni orada bırakıp giderdim."

Hyunjin ona ciddi misin suratıyla bakmaya başlayınca Jisung ona orta parmak çekti ve elindeki yemeği yemeye devam etti.

"Sen bir hainsin"

Hyunjin arkadaşı tarafından satılmayı kaldıramayıp küçük çaplı bir kalp krizi geçirdi.

Drama queen.

Eğleniyorduk, kış hepimiz için zorlayıcı geçmişti ama atlatmıştık bir şekilde. Bazılarımız yakınlaşmış bazıları ise uzaklaşmıştı. Herkesin farklı hayatları farklı hikayeleri vardı. Yeni bir yıl çok farklı şeyler getirebilirdi.

Hayatım düzenli olmayabilirdi ama bu otoparkı bir güzel temizleyebilirdik.

Yeyoooooo ben geldim ama çok kısa bir bölüm ile üzgünüm ama risinge yazacak fikrim yok ve tıkandım. Yapabildiğim kadar yazdım umarım ilham perim geri gelirde devam edebilirim.

Oy sınırı +110