6| Tehlikeli oyun.
"Bu akşam eve gitmeyelim." Jungkook, kahvesinden büyük bir yudumu aldıktan sonra, ağzındaki lokmayı çıkarmıştı. Kahve içmesem bile elimde Jungkook'la aynı çeşit olan bir kahve bulunuyordu. Ayıp olmasın diye ufacık bir yudum almıştım ve elimde çevirip duruyordum.
"Neden? Spor yapmam gerek biliyorsun..." Omuz silkerek arkasına yaslanmıştı.
"Spor salonuna gideriz o zaman. Ama eve gitmeyeceğiz." Hala soruma bir yanıt alamadığım için, sorumu yineledim.
"Neden hyung?"
"Bugün biraz eğlenelim istiyorum. Dış dünyayı tanıtayım sana. Akşam yemeği yiyelim, sana korse alalım, spor salonuna gidelim ve deli gibi spor yapalım. Sonra evime geçer uyuruz." Hala sebebi tam olarak kafama yatmamıştı. Daha dün gelmişti neden babası yerine benimle vakit geçirmeye çalışıyordu ki? Yoksa... Hayır, hayır. Zihnimi bulandırmaya gerek yoktu. Bu arkadaşça ilgiydi yalnızca.
"Ama benim kıyafetlerim yanımda değil." Bıkkın bir halde iç çekmiş, elini omzuma koymuştu.
"Hallederiz güzelim." Kaşlarım havalanırken ciddi mi diye yüzüne dönme gereksinimi duymuştum. Acı kahve saçlarını parmaklarıyla düzeltmiş ve hafif omzumu sıkmıştı.
"Güzelim?"
"Ağız alışkanlığı Taehyung." Kalkan kaşlarım inerken tekrar önüme döndüm. Ağız alışkanlığı olduğuna göre herkese güzelim diye sesleniyor olmalıydı. Nedense herkesle bir görüp aynı hitabı bana kullanması hiç hoşuma gitmemişti. Ayrıca böyle hitapların herkese kullanılmasını da asla tasvip etmiyordum. Özel olmalıydı bunlar.
"Jungkook hyung ben seni instagramdan takip etmeyi unuttum." Cebimdeki telefonu çıkarmış, arama kısmına onun kullanıcı adını yazmıştım. Takip et butonuna da tıkladıktan sonra sorun çözülmüştü. Sonra gerisin geri telefonu cebime yerleştirdim.
"Hallettim." Kahvesinden içerken başını sallamıştı. Çok önemli bir detay değildi sanırım onun için. Arkama yaslanırken sahnedeki modeli izliyordum. Wheein yapıyordu çekimi. Onu yönlendiriyor, modeli de uygun pozlar veriyordu. Yüzünün birçok açısıyla hemde. Yüzüm bu iş için yeterince güzel miydi? Ben bunun kararını veremiyordum.
"Kahveni içmiyorsun?" Kahvemi ona uzatırken bacak bacak üstüne atmıştım.
"İçemiyorum çünkü, sen iç istersen." Kahvemi elimden alırken teşekkür etmişti. Sonunda Sehun odadan çıkmış, uzun bacakları sayesinde hemen yanımıza varmıştı.
"Taehyung senin için üçlü bir çekim ayarladım. İki erkek bize eşlik edecek, gayet iyiler bu işte o yüzden endişe etme. Sana poz vermede yardımcı olurlar. Sizde biraz çalışırsanız çok iyi olur tabi." Minnettar bir halde ona bakarken yanıma oturmuş, elini dizime koymuştu.
"Senin için feminenlik sıkıntı mı Taehyung?" Bakışlarımı yüzünden indirmezken ellerimi ovuşturdum hafifçe.
"Ben aslında daha önce hiç feminen giyinmedim. Buna uygun kıyafetim de olmadığından sanırım bedenime uyup uymayacağını bilemiyorum. Ama sen uyar diyorsan sıkıntı yok." Anlayışla başını sallamıştı.
"Ben seni çok popüler bir derginin feminen sayfasıyla ilgili düşünerek girdim bu işe. Sen gündeme bomba gibi düşmek istiyordun, bende bunu yapacağım. Bunun için birazcık farklılığa ihtiyacımız vardı sadece. Eğer bu çekimleri beğenenler olursa, onlarca istek gelecek bu tarz çekimler için. Şu an sektörün buna ihtiyacı var. Sen bu uğurda etek, şort, elbise giymeyi göze alır mısın?" Derin bir nefes alıp karşımdaki kadın kıyafetlerinin asılı olduğu askıya baktım. Yapardım, ben uğruna savaştığım şey için her şeyi yapardım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
vanitati || taekook
FanficBay Jeon'a can borçluydu Taehyung. Canı pahasına olsun bu borcu ödemek için çalışıyordu lakin, yetmiyordu. Elindeki her şeyi verse bile ödeyemiyordu. Bu yüzden Bay Jeon'un biricik oğluna kalbini vermeyi seçti. [kth+jjk] Yayın tarihi: 22.02.2022 - 1...