İkizlerin Bilmecesi

146 8 0
                                    

Multimedia da ikizler var. Kelvin'i daha önce paylaşmıştım solda ki Kelvin sağ da ki Harrlin.

İyi okumalar.

Kurtarıcı olmak öyle sanıldığı gibi çizgi film karakterlerine benzemiyor, bunu fark etmem çok geç olmasa da kendimi az çok bu fikre inandırmıştım.

Yapmam gerekenler neydi öncelikle bunu düşünüyordum. Pek fazla seçenek yok aslında Kelvin ne istiyor onu öğrenmeliydim. Ancak bu bağlantı sırasında Kelvin ile konuştuğumu anlamamın bir yolu olmalıydı. Bu zamana kadar her şeyi sonuca kavuşturmak için topladığım not kağıtlarını incelediğim de bir kolonu boydan boya kaplayan kağıt yığını olduğunu fark ettim. Hepsini teker teker gözden geçirdiğimde ürpertici gerçek bana sinsice gülüyordu. Buradan çıkabilicek bir paragraf vardı bunu anlıyordum çünkü tam ortada benim yazımın tam tersi bir şekilde, kötü bir stille yazılmış kırmızı bir kağıt duruyordu.

Birleştir bakalım parçaları,
Kim eksik kim fazla
Hadi bizi bulsana
-İkizler

Bu ne demekti şimdi benimle oyun mu oynuyorlar bunlar. Ne olduğunu hala kavrayamadan duvarda ki ayna çizilerek bir şeyler kazındı üstüne, gürültü kesilince gidip baktığım da bir bilmeceyle daha karşılaştım.

Bu soruyu bilirsen,
Vereceğim haritayı
Eğer gider görürsen
Kurtaracaksın Fia'yı

Ne demek Fia'yı kurtaracağım bu ne kadar da iğrenç bir bilmece böyle hem soru neredeydi derken bir anda başka bir yazıyla karşılaşmam bunun soru olduğunu hissettirmişti.

Balkonda biri var, aylardır görmüyorsun. Hayallerine sahip ol, daha hangimiz olduğunu bilmiyorsun.
En kısa süre de Kelvin'i bul ve tanıt bana.
Sonra da sıra gelsin küçük kardeşi kurtarmaya.

Kafiyeli yazıp beni iyice uyuz etmeye başladığına göre sahiden buralarda olmalıydı. Odadan hızla çıkıp Fia'nın yanına gittim. Onu yatağında bulmayı bekliyordum ama yoktu onun yerine orada duran bir not vardı.

Her şeyimi almak için geri geleceğimi söylemiştim.

Şimdi iş içinden çıkılmaz bir hal almıştı. Eğer soruyu bilirsem bir harita ve daha sonra Fia'ya kavuşucaktım. Annemle babam evde olmadığına göre hızla sorunun cevabını düşünüyordum. Neler yapabilirsem bulurum diye. Ancak hala aklıma en ufak fikir gelmiyordu. Kelvin iyi tarafken Harrlin kötüyse, veya tam tersi de olabilir bunu nasıl ayırt edicektim. Bunu öğrenebilmenin ilk yolu onları tanıyan birini bulmaktı. Bay Winston, okul müdürümüz. Tabiki ya elbette ona sorucaktım, bir film karesi gibi gözümün önünden mezun olduğum gün geçerken ona Kelvin'in plakasını gösterdiğim de aslında nasıl sinirlendiğini fark etmiştim. Hızla telefona sarıldım ve onu aradım.

Uzun bir bekleyişden sonra telefonu açtı.

"Alo Bayan Jenkins?"

"Evet efendim, ben Ashly. Kusura bakmayın rahatsız ettim sanırım gecenin bu saatinde."

"Umarım gerekli bir nedeniniz vardır bayan, çünkü gerçekten çok güzel bir rüyadan uyandırdınız beni."

"Tabiki var. Ben size ailenizin büyükleri hakkında bazı şeyler sormak istiyorum ancak yüz yüze görüşmemiz gerek. Hem de en kısa sürede. "

"Bu sizi neden ilgilendiriyor bilmiyorum fakat, bu saatte uyandırdığınıza göre önemli olmalı. Yarın sabah erkenden köşede ki kafede kahvaltı ediyor olacağım gelirseniz görüşürüz Ash. " Bay Winston'a teşekkürlerimi iletip telefonu kapattım ve yeniden kendimi yiyip bitirerek bu soru üzerinde düşündüm. Aklım iyice bulanmış her konuda aynı olduklarını düşünmeye başlamıştım.

Sabah uyandığımda koltuğun üzerinde buldum kendimi sanırım uyuyakaldım. Saate baktığımda sekiz çeyreği gösteriyordu. Saçımı düzelterek çıktım evden. Gece Bay Winston'un söylediği kafeye geldiğimde onu kahvaltı ederken buldum beni gülümseyerek selamladı. Ben ise duygudan yoksun bir şekilde tebessüm ettim ve karşısına oturdum. Direk konuya girmek amacım olmasına rağmen kendimi kötü hissediyordum.

"Evet Ash seni dinliyorum ?"

"Eskiden ruh bağışlama törenleri yapılırmış efendim. Sizin ailenizde de böyle bir durum oldu mu? "

"Olabilir yani bilmiyorum. Bu konuyu neden sana anlatmak istiyor olayım ki?"

"Kelvin ve Harrlin Winston. Size bir şey hatırlatıyor mu?"

"N-ne saçmalıyorsun sen sabah sabah Ash." Sesinin titremesinden anladığım gibi doğru yoldaydım. Ellerimi masanın üzerine hızla vurarak gözlerimi, gözlerinin içine diktim.

"Ya bu sorularıma cevap verirsiniz. Ya da okulun tüm sırlarını ifşa ederim bayım."

Işıksız (ASKIDA)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin