"Bitti mi partiniz?"
"Bitti. Gidelim hadi."
Zayn'e tripli bir şekilde arabaya bindim ve kemerimi taktım.
O da yanıma oturup arabayı çalıştırdı.
"Ne yaptınız? Nasıl geçti?"
"Güzel. Parti işte."
Biraz beni süzdü. "Sana bir şey mi oldu?" diye sordu merakla.
Yüzüne bakıp kaşlarımı çattım. "Louis'i dövdüğünü neden söylemedin?" diye sordum sakin bir şekilde.
Zayn güldü ama sinirini anlamıştım.
"İyi dedikodu yapmışsınız bakıyorum. Jessica hanım nereden duymuş?!"
"Ben başka bir şey sordum."
"Evet dövdüm. Hatta az bile yaptım o piçe."
Gözlerimi kapatıp cama doğru döndüm. Yine başlıyorduk.
"Beni ne kadar üzdüğünün farkında değil misin?"
"Ben mi seni üzüyorum? Daha ne yapayım ben senin için? Daha ne kadar ona tahammül etmem gerekiyor?!"
"Neden dövdün?"
Sabırlı olmaya çalışıyordu ama umrumda değildi.
"Dövmedim, yumruk attım sadece. Çünkü seninle ilgili saçma sapan konuştu, haddinden fazla ileri gitti."
"Ne dedi ama?"
"İleri gitti diyorum, bu kadarı yetsin." dedi en net ve sert şekilde. Jessica'da onun haklı olduğunu söyleyen şeyler söylemişti ve ben Zayn'e kızamıyordum.
Arabayı çalıştırıp sürmeye başladığında gözucuyla ona baktım.
"Ben kavga çıkarmak için sormadım Zayn. Sadece merak ettiğim için sordum. Bana böyle surat asma."
"Summer, bak ben onun yüzündem kavga etmekten bıktım. Kendimi sana anlatmaktan da bıktım." dedi yola bakmaya devam ederken.
"Tamam Zayn. Lütfen."
Konuşmadan yola odaklandığımda Jessica'nın sokağını geçmiştik ve ben yolun başından gelen kişiyi görünce şaşkınlıkla doğruldum.
"Zayn, dursana, bak!"
Abimi elinde çiçekle yürüyerek gördüğümde gülümsemiştim.
"Zayn, kesin barışmaya gidiyor. Umarım barışırlar."
Ben heyecanla konuşurken Zayn de öylesine başını sallamıştı.
"Duralım mı? Konuşacak mısın?" diye sordu.
"Yok, boşver. Bir an önce gidip konuşsunlar."
İç çekip sırtımı koltuğa yasladım. Eve varana kadar Zayn tek kelime etmedi. Bana neden böyle surat yaptığını ve kızdığını anlamıyordum.
Eve girdikten sonra ellerimi yıkadım ve odama geçip üstümü değiştirdim. Zayn de duş almak için banyoya girmişti.
Jessica
Kapıyı açıp gelene bakarken Shawn'ı görünce şaşırmıştım.
"Shawn?!"
"Merhaba."
Elindeki çiçekleri görünce daha da heyecanlandım.
Niye geldiğini merak ediyordum bu yüzden kaşlarımı çattım.