"Zayn senin sandığın gibi biri değil."
Louis'i dinlerken sinirlenmemeye çalışıyordum ama beni kızdırıyordu.
"Neye dayanarak bunu söylüyorsun?"
Aralarında olan kavgayı bilmediğimi düşünüyordu ve anlatamayacağını biliyordum. Çünkü söylerse eğer sebebini de açıklamak zorunda kalırdı.
Cevap vermeden gözlerine baktım.
"Kavga ettiğinizi biliyorum." dedim tavrılı bir şekilde. "Ve sebebini de."
Kollarımı birbirine bağlayıp onun mahçup oluşunu izledim. Duygularını bildiğimi biliyordu artık.
"Bu konuda Zayn tamamen haksız değil. Sana vurmasını onaylamıyorum ama artık uzamasını istemiyorum."
Elimi masaya koyup ciddiyetimi belli ettim. "Summer-"
"Ayrıca sen benim kocamı nasıl biri sandığımı sorgulayamazsın."
"Ama beni yanlış anlıyorsun."
"Lütfen. Daha fazla konuşmayalım. Gitmem gerek."
Masadan kitaplarımı aldım ve çantamı sırtıma atıp yürüyerek uzaklaştım. Birkaç gündür sinirim bozulmuştu zaten. Ben Zayn'i suçladıkça Louis'in de hatalı olduğunu görmek beni daha da öfkelendirdi.
Koridorda hızlı hızlı yürüyüp bahçeden çıktım. Derse girmek istemiyordum çünkü moralim bozulmuştu. Çünkü arkadaşımı kaybediyordum ama umrumda değildi.
Sinirli sinirli eve vardığımda kapıyı açtım ve anahtarı çekip kapıyı ayağımla kapattım.
Kaşlarımı çatmaktan yüzüm ağrımıştı ve daha yeni fark ediyordum.
Ayakkabılarımı çıkardım ve ceketimle birlikte dolabın üstüne bırakıp salona geçtim.
Zayn daha gelmezdi ve ben de biraz uyurdum. Ellerimi yıkamak için banyoya yöneldiğimde su seslerini duyunca irkildim. Zayn gelmişti demek ki.
"Zayn?!"
Birkaç saniyeliğine suyu kapattı. "Evet?"
Sesini duyar duymaz gülümsedim ve kapıyı açıp duşakabine yaklaştım. "Ne yapıyorsun?" diye sordum sinsice.
Kapıyı aralayıp sinirle bana baktı.
"Deli misin sen?"
Tanrım, çok ateşliydi.
Araladığı kapıdan kollarımı boynuna uzattım ve dudaklarına yapıştım. Birbirimizi açıkla öpmeye başlamışken bu halime gülmüştü. Öpüşürken yukarı kıvrılan dudakları beni daha da tahrik etmişti.
Düşmemek için ona daha sıkı tutundum.
Öyle tutkulu öpüşüyorduk ki nefesim kesilmişti artık. Çıplak göğsüne dokunarak ellerimi kollarına çıkardım.
"Yavaş, düşeceğiz." dedi nefes nefese. Saçından akan damlaları görünce parmaklarımı saçlarından geçirdim ve yüzünü avuçlarım arasına aldım.
"Seni çok..Çok özlüyorum." dedim aynı panikle.
Beni belimden tutup biraz kaldırdı ve kabinin içine aldı. İstemsizce güldüğümde tekrar dudaklarına yapıştım. Onu çok seviyordum ve dünyaya haykırmak istiyordum.
Yerlerimizi değiştirdi ve sırtımı duvara yasladı. Suyu kapatmıştı ama ona yapıştığım için benim de üstüm başım su içinde kalmıştı.
Dudaklarımdan boynuma öperek indiğinde kısık sesle inledim. Öpüşmeye devam ederken elleri belimi buldu ve tişörtümü çıkartıp dışarı attı.
![](https://img.wattpad.com/cover/268834868-288-k734339.jpg)