3.Bölüm

229 18 11
                                    


Ocak,2014

Mew loş ışıklı odaya girdiğinde son bir kez arkasına dönüp baktı. Kimsenin onu görmediğinden emin olduktan sonra usulca kapıyı kapattı. Diğer doktorların, özellikle Gulf ile ilgilenen doktorların Mew'i burada görmeleri oldukça tehlikeliydi. Bir doktor, asla başka bir doktorun hastasıyla ilgilenemezdi. Hem de durumu bu denli ciddi olan hastayla.

Mew yatakta uzanan Gulf'a döndüğünde onu oldukça bitkin görmüştü. Büyük ihtimalle doktoru ona o saçma depresyon ilaçlarından birini vermişti ve genç çocuğun bilinci yerinde değildi. Fazla ses çıkarmadan hafifçe boğazını temizledi, birkaç küçük adımdan sonra nihayet Gulf'ın yanına varabilmişti.

"Gulf?" diye seslendi kısık bir tonda. Görmeyi umduğu bir hareketlilik olmadı. Dudaklarını ıslattı ve şansını bir kez daha denedi.

"Gulf, beni duyuyor musun?" Olası bir hareketini gözden kaçırmamak için gözlerini önce yüzünde ondan sonrada ellerinde gezdirdi ama hiçbir tepki alamadı.

Yatağın kenarında duran dosyayı eline alıp ilacı ne zaman verdiklerine baktığında Gulf'ın yarım saat sonra, belki biraz daha fazla, kendine geleceğini anlamıştı. Onun bilinçsizce uyuduğunu bildiği halde çıkamadı odadan. Gitmesini engelleyen bir şey vardı, boğazına düğümlenen bir şey.

Eski sandalyeyi yatağın kenarına çekip oturduğunda gözlerini usulca çocuğun üzerinde gezdirdi. Uzun kirpiklerine kaydı gözü. Birbirine sıkıca kenetlenmiş, gerçekleri örtmeye çalışıyormuş gibilerdi. Sonra sanki özenle yapılmış olan burnuna baktı. Karakteristik bir burnu vardı, yüzüne çok yakışıyordu. Biçimli ve dolgun dudakları ise kurumuş, tüm rengi çekilmiş gibiydi.

Gözlerini hızla kırpıp elleriyle yüzünü ovuşturdu. Burada durması yanlıştı, tıpkı oturup onu incelemesi kadar yanlış. Birkaç dakikalığına yitirdiği bilincini yeniden kazandığında yatağa tutundu, ayağa kalktığında Gulf'ın yutkunduğunu fark etti.

İlaçlar onu susatıyordu ve şu anda büyük ihtimalle boğazı kupkuru olmuştu. Komidinin üzerinde duran su dolu bardağı aldı ve çocuğun hafifçe doğrulmasına yardım edip suyu içirdi.

"Daha iyi misin?" Mew yeniden sorduğunda Gulf başını hafifçe salladı. Yutkunup dudaklarını ıslattığında dudaklarındaki kuruluk gitmişti.

"Kendini yorma, ağır bir ilaç vermişler toprlanman zor olabilir. Ne kadar dinlenirsen senin için o kadar iyi olacak." Gulf hiçbir tepki vermeden dinledi Mew'in sözlerini.

"Ben şimdi gideyim, her an doktorun gelebilir."

Gitmek için ayağa kalktığında sessiz odada yankılanan cılız ses durmasına neden olmuştu.

"Bekle," demişti.

O da hiç itiraz etmeden durdu ve kapalı gözlerine baktı. Bir şeyler söylemek istiyordu, belliydi ama gücünü toparlayamıyordu. Mew, verilen bu tür ilaçların hastalar üzerinde nasıl etki yarattığını bildiği için sabırla Gulf'ın konuşmasını bekledi. Gözlerini sonunda açabildiğinde Mew bir süre bakamadı ona.

Tıpkı vücudu gibi gözleri de oldukça belli ediyordu yorgunluğunu. Çöken göz altları, ışıltısı kaybolmuş gözleri ve gözlerindeki kırmızılıklar yorgunluğun ta kendisiydi. Gözleri ağır bir şekilde kapanıp açıldığında yeniden sertçe yutkundu.

"Bir şey sormak istiyorum," dedi sesi çatlarken. Mew onu daha iyi görebilmek için biraz daha yaklaştı ve kollarını yatağa yasladı.

"Hangi aydayız?"

Scream - MewGulfHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin