8.Bölüm

172 13 11
                                    


Gürültü. Çok yüksek kahkaha sesleri. Tabak sesleri, birkaç tanıdık ses. Gulf oflayarak gözlerini araladı ve ağıran başını ovuşturdu. Dün gecenin etkisi hala üzerindeyken örtüyü tepesinden çekti ve yataktan kalktı. Sesin kaynağına doğru ilerledi.

Salona girdiğinde herkesin evinde olduğunu fark etti. Mark'ın bütün arkadaşları neredeyse ordaydı. Herkes bir işin ucundan tutmuştu ve evde bayram havası vardı. Akşam dağınık bıraktığı sehpanın üzeri toparlanmıştı. Kaşları çatılırken nihayet Gulf'ı fark ettiler.

"Uykucu nihayet uyandı!"

War sayesinde herkes ona dönerken evde günaydın nidaları yükseldi. Gulf şaşkın bakışlarından kurtulup onlara gülümsedi ve etrafı taradı. Mark ortalıkta görünmüyordu.

Elinde kreplerle mutfaktan çıkan Mark'ı fark ettiğinde gülüşüne engel olamadı. Mark da gülümsedi.

"Sürprizim nasıl?" dedi ve göz kırpıp masaya ilerledi. "Bu evin hali ne?" Peşinden ilerledi. Mark tabağı masaya bırakıp Gulf'a döndü.

"Güzel bir kahvaltı yapalım istedim, hem sana moral olsun." Gulf'ın yüzündeki gülümseme solarken Mark hemen elini çenesine koydu ve başını kaldırıp ona bakmasını sağladı. "Bugün hep beraber mükemmel bir zaman geçireceğiz, hem sana bir sürprizim daha var." Son söylediğiyle Gulf'ın keyfi yerine gelirken merakla baktı ona.

"Neymiş o?" Omuz silkip yeniden mutfağa ilerlediğinde peşinden gitti hemen. "Söylemem! Zamanı gelince öğrenirsin. Hadi masaya yardım et." dedi ve tezgahtaki tabakları gözüyle işaret etti.

Sanki hiç derdi yokmuş gibi, sanki hayatındaki her şey yolundaymış gibi kahkahalar eşliğinde tamamladı kahvaltısını. Ne dün Mew'un onu öptüğü aklına geldi, ne de Mark'ı öptüğü. Pişman olmamıştı fakat ortam sessizliği bürününce düşünceler hücüm etmişti.

Oturduğu yerden kalkıp hala mutfakta olan Mark'ın yanına gitti. Onca kalabalığa rağmen onu mutfakta gördüğü için mutlu olmuştu. Gulf kalçasını tezgaha yasladığında, Mark ona bakıp gülümsedi ve hazırladığı kahvelere geri döndü.

"Ben," dedi zorlukla. "Teşekkür ederim Mark." Sözleri üzerine Mark şaşkınlıkla baktı. "Neden? Niye teşekkür ediyorsun?"

Gulf bakışlarını bir anlığına ondan kaçırdı.

"Bu yaptığın çok ince bir hareket, yani dün geceden sonra-" Mark'ın gülmesi Gulf'ı durdurdu. "Ne oldu ki dün gece? Ben hatırlamıyorum." Sözleri rahat bir nefes almasını sağladı.

"Gidip hazırlan, kahvelerimizi içtikten sonra dışarı çıkacağız."

Omuzlarını düşürüp kaderine razı geldi ve ayaklarını yere sürüye sürüye odasına ilerledi. Mark'ın ona yaptığı iyilikten sonra tabiki dediklerine uyacaktı. Hem uzun zamandır dışarı çıkıp kafa dağıtmıyordu, hava almak iyi gelirdi. Onu unuturdu, yaptıklarını unuturdu, acısını dinderecek bir şeyler bulurdu.

***

Saatlerdir oturdukları yerden kalktıklarında hiç kimse eve gitmek istemiyordu. Herkes kaldığı yerden eğlencesine devam etmek isterken Gulf eve gitmek istiyordu bir an önce. Kısacık sürede daralmaya başlamıştı. Kendini eve kapatıp yalnızlığıyla boğulmak istiyordu. Mark kolunu omzuna atıp onu kendine çektiğinde yüzünde sevimli bir ifade vardı. "Sakın bana eve gitmek istiyorum deme!"

Sadece omuz silkti. "Ama gitmek istiyorum." Derin bir nefes verdi ve kolunu çekti Mark.
"Sürprizimi merak etmiyorsun demek.. eh madem." Gitmek için yeltendiğinde Gulf onu durdurdu.

"Amma gizem yaptın Mark" Gulf'ın bezmiş haline karşı kahkaha attı. "Gülüp durma, hadi sürprizi söyle de evime gideyim bir an önce." Mark göz kırptı ve başıyla bir yeri işaret etti.

Scream - MewGulfHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin