14 ☂️ En olmadık anda gelen başkalaşım

331 54 17
                                    

HELLOOOO~ 🍉💚

Merakta bıraktığımı düşündüm ÖENCŞEMÖCME diğer ficlerle birlikte bölüm yetiştirmek zor olsa da sürekli yazma isteğim beni mutlu ediyor.

Umarım beğenirsiniiz~ Keyifli okumalar

𝟏𝟒 ☂️ 𝐄𝐧 𝐨𝐥𝐦𝐚𝐝ı𝐤 𝐚𝐧𝐝𝐚 𝐠𝐞𝐥𝐞𝐧 𝐛𝐚𝐬𝐤𝐚𝐥𝐚𝐬ı𝐦

🎧 Inuyasha - to love's end

Herkesin endişeye kapılıp kasvetli bir korku denizine düştüğünü hissettiği zamanlar vardır. Korku dolu hislerin bir anda gerçekleşip bitmediği gibi felaket de geliyorum demez.

Vücudumun kaskatı kesilmesine neden olan bu felaket irislerindeki dehşet verici öfkeyle bana doğru pekala bir yılan gibi süzüldü. Üstelik bir hayli yakın olan bu felaket etrafından çıkardığı ateşin sıcaklığı ve her bir yanı inleten korkunç sesiyle birlikte cehennemi yaşıyormuşum hissi veriyordu.

Yalnızca kaldım. Hareket etmeden kalakaldım. Kalbim düşman elindeymişçesine sıkıca sarıldı ve nefesin soluğumda kalıp ilerleyemedi.

Kızıl ejderin burnumun dibine kadar girdiği an unutulmazdı. Geceleri kabuslara girecek cinstendi. Kehribar irislerin içlerinde yayılmış yeşil halkalar küçülüp büyüyerek bana doğru yaklaştı. Kömüre çevirecek kadar sıcak olan nefesini yüzümde hissettiğim an eriyecek gibi oldum. İnce deri tabakasının sardığı boyun derim o an acıdan kıvrandı.

Ejder hızla bana doğru yaklaşıyordu ki bir beden o anda önüme atladı. Geniş omuzları arkasında kalırken gözlerim sırtında kasılan kaslara döndü. Karanlıkta bile olsa gaz lambası yüzünden biraz aydınlanan hafif uzun, renkli saçlarına, hafifçe ter damlalarının süzüldüğü boynuna baktı. Bir elini geriye doğru atmış, arkasında kalmamı istermiş gibi ellerini açmıştı o an. Korumak istermiş gibiydi.

Ejder bir anda "Bu da ne demek!" diyerek kükredi ve ona çarpmamak için etrafında dönüp sancak tarafından ilerlemeye başladı. Her yanım titrerken Jungkook tekrar bedenimi kendi arkasına sakladı ve bağırdı. "Ne yapıyorsun Velo! Kendine gel!"

Velo sinirden etrafında dönerken tekrar "Çekil önümden Jungkook! Şu veletin yaptığına bak. Katlanamadığım tek şeyin ne olduğunu biliyorsun!" diyerek kükredi.

O an ne demek istediğini anlamasam da Jungkook'un anlamsızlığa yorarak çattığı kaşlarıyla yavaşça bana dönmesi ve çıplak ayaklarıma bakmasıyla ortamın biraz daha gerildiğini hissettim.

Jungkook'un bakışlarına pervasız bir hüsran hakim olduğunda hiçbir şey düşünemeyen aklım daha da bulanmıştı.

Velo hızla Jungkook'un dikkatinin dağılmasından yararlanarak, geniş bedeni atlatıp bana doğru kıvrak bir hareketle uçmuş ve derimin acı içinde kavrulmasına aldırmadan iskelenin tahta alabandasına savrulması neden olmuştu.

"JİMİN!"

Ağzımdan acı bir inili çıkarken Jungkook hızla yanıma gelmiş ve sağ omzumun üzerindeki yanmış kıyafetimin parçasına, daha da acısı, yandığından soyulmuş olan derime bakmıştı. Gözleri endişeyle açılırken Jungkook elini nereye koyacağını bilmiyormuş gibi omzumun üzerinde umarsızca hareket ettirmişti.

"Uzak dur ondan Jungkook! O düşman!"

Jungkook gözlerini esir alan korkunç öfkeyle, hızla Velo'ya doğru döndü. Bakışlarındaki kuvvetli öfke silsilesi Velo'nun o an havada bir hareketiyle geriye doğru sendelemesine neden olurken Jungkook bağırdı.

Clown Canyon // KookminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin