13

28 3 0
                                    

(Yorobun ben geldiiiiimmm! 15.bölüm final bu arada✌️😎❤️❤️❤️❤️)

Sabah gözümü açtığımda bilgisayarımın şarjı oldukça azalmıştı ama hala chat açıktı. Hyunmi hala uyuyordu. Ona doğru döndüm.

-Hyunmi. Hyunmi! Diye seslendim. Etki etmemişti. Ayaklarımın ucunda uyuyan Kkami bir kaç kere havlamıştı. Başımı hafifçe doğrultup susması için parmağımla işaret verdim.

-Sessiz ol Kkami. Hyunmi'yi uyandıracaksın. Dedim. Yanıma gelip koluma uzandı. Kolumu kapadıp onu sardım. Tüyleri çıplak göğsüme değiyordu. Bu beni huylandırmıştı. Onu Hyunmi'ye doğru döndürdüm.

-Güzel. Değil mi? Dedim. Minik bir uluma bırakmıştı. Gülüp başını okşadım.

-Bence de çok güzel. Dedim. Hyunmi uyanana kadar onu izlemiştik. Hyunmi gözlerini açtığı zaman Kkami ayaklanmış ve havlamaya başlamıştı. Hyunmi de irkilip ekrana dönmüştü. Kısık gözlerini ovuşturup güldü.

-Woaah! Hala açık olacağını sanmıyordum. Dedi.

-Ben de. Ama açık kalmış.

-Üstüne bir şey giyinmeyecek misin?

-Hayır. Böyle iyiyim. Dedim. Başını salladı ve gözlerini kaçırdı. Hayır! Rezil olmuştum.

-Ah! Aslında giyinsem daha iyi olacak. Dedim ve kalkıp giyindim. Dün gece ruh hali iyi olmadığı için pek takılmamış olsa gerek. Ben de rahatsız olmadığını düşünmüştüm.

-Önemli değil. Eğer rahatsan çıkarabilirsin.

-Rahatsız olacağını düşünemedim. Pardon.

-Hayır önemli değil.

-Sorun yok böyle de kalabilirim.

-Gerçekten rahatsız olma.

-Hayır ben iyiyim. Önemli değil.

-Rahatsız olduğumu söylemedim. Rahatsız olmadım. İyi bir vücudun var. Rahatsız edici değil. Dedi gözlerini kaçırarak. Ben de donup kaldım. Sonra ufaktan bir gülüş çıkmıştı ağzımdan. Beni de utandırmıştı.

-Bilgisayarın şarjı azalıyor. Yerine geri götürmeliyim. Görüşürüz.

-Tamam bekle! Bugün de buluşabilir miyiz?

-Tatildeyiz. İstediğimiz zaman buluşuruz.

-Peki. Görüşürüz.

-Haberleşiriz. Dedi ve kapattı. Elini tuttuğum elimle vücuduma kısa bir tur yaptım. Bunun hiç bu kadar hoşuma gideceğini düşünmemiştim. Hemen bilgisayarımı şarja takıp ben de çıktım.

-Anneeee!

-Otur. Dedi. Yemek masasındaydı. Oturdum.

-Ne oldu?

-Olanlardan bi haber görüntülü konuşup kızla birlikte uyuyorsun! Kafayı mı yedin sen?

-Anne seni anlamıyorum.

-Chan'ın telefonlarını neden açmıyorsun?

-Ah doğru. Dün gece beni aramıştı. Dedim ve odama geri gidip telefonumu alarak geri geldim. Aynı yerime oturdum.

-5 kere aramış. Dedim ve korku ile hemen Chan hyung'u aradım.

-Alo.

-Hyung. Ne oldu? Dün gece biraz erken uyudum.

-Hyunjin-ah! Olayı çözdük.

-Ne? Diye aniden ayağa fırladım. Arkamdaki sandalye büyük bir gürültüyle gerilemişti.

THE SESSIONHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin