Arkasından biraz daha baktım. Gidişi komikti, olay komikti. Ama ben gülemiyordum. Bilmiyorum, böyle tuhaf olaylar bana daha dinç hissettirir. Hayatımı monotonluktan kurtaran her şeyi severim. Ama bunda bir tuhaflık vardı. İçimi huzursuz eden bir şey vardı.
"Senden hoşlanıyor." Dedi hiç beklemediğim bir ses. Hızla arkamı dönünce kaşlarım çatıldı.
"Senden hoşlanıyor ama ben bundan hiç hoşlanmadım."
Hala çatık olan kaşlarıma bakıp gülümsedi.
"Burada ne işin var Yusuf?"
Elindeki defteri havaya salladı.
"Aleyna sana vermemi istedi, sınıfta unutmuşsun. "
Defteri elime tutuştururken yanımdan geçip gitmeye çalıştı. Kolunu tuttum.
"Bana ilgi duyması seni neden rahatsız ediyor?"
Bir anda gelen sorumla birlikte kaşları şaşkınlıkla havalandı ve alnını kırıştırdı. Aslında biraz risk almıştım. Oğuz' un benden hoşlandığını falan düşünmüyordum. Ama bu sözüm Yusuf'u etkilemişe benziyordu. Yine de hemen kendini toplayıp beni şoka sokacak kelimeleri söyleyip yanımdan uzaklaştı.
"Çünkü ben de senden hoşlanıyorum."