Güzel olan ne varsa anlamını yitiriyor.
Adamın sesi Avazı baştan aşağı öfkeyle kuşatmıştı. Reben bilerek böyle yapıyordu Berav hiçbir zaman sevmemişti kendisini bu adam yüzünden sevmiyordu Avaz olmasaydı belki de Berav sevecekti Rebeni.
Destanın yüzündeki anlamsızlık büyürken bakışları kocası ve gevşetilen eli arasında gidip geldi.
"Avaz iyi misin?" Diye sordu normal bir şekilde.
Hevidar hanım bir köşede durmuş korkudan rengi atarken elini göğüs kafesine bastırmış bekliyordu zaten böyle olacağını bilmişti.
Avaz karısının elini tamamen bıraktı. Destanın kaşları çatılırken yüzünde garip bir ifade belirdi. Avaz ona hiç bakmamıştı demedinden biridir gözleri kapıdaki iki insandaydı.
"Bekle!" Dedi ölüm kadar soğuk bir sesle. yeri inleten adımlarla ilerledi Rebenin yanına herkes nefesini tutmuş şekilde izledi adamı kimi korkulu bir ifade ile kimi merakla.
Genç adam tam Reben'nin karşısında durdu öfkeyle parlayan gözlerinin altında hüznün en acı hali saklaydı ama bunu kimseye göstermedi tek bir kişi görebiliyordu.
Usulca başını adamın kulağına doğru hareket ettirdi. Berava bu kadar yakın olmak nefesini keserken güçlü duruşundan ödün vermedi titreyen ellerini yumruk yaptı.
Öfkeyle kuşatılmış sesiyle sessizce fısıldadı adamın kulağına.
"Elimden bir kaza çıkmadan siktir git."
Reben duyduğu sözlerle yüzünde arsız bir gülümseme belirdi. Dudaklarını hafif yaklaştırdı Avazın kulağın etraftaki herkes onlara bakıyordu ama kimse onları duymuyordu.
"Siz davet ettiniz bizde davete icabet ettik sana yakışıyor mu bizi kapıdan kovmak?" Berav dolan gözlerine engel olup tam gitmeye yeltendiğinde Reben karısının elini avucunun içinde ezdi genç kadının yüzü acıyla buruştu.
"Canımı sıkma Berav!" Tehdit dolu bir sesle tısladığında Avaz yüzünü geri çekip adamın yanında duran kadına baktı.
Göğsünün tam ortasında bir yumru belirdi yutkundu ama ne aşağı indi ne yukarı çıktı.
Beravın yüzünde beliren tebessüm acıdan ibaretti. Tek kelime edemedi ne bir şey diyebildi ne bir şey yapabildi bu yüzden buraya gelmek istememişti.
Bu insanların huzurunu bozmak istememişti hele hele bir kadını üzmek hiç istememişti ama kocası olacak adam bile isteye getirmişti buraya..
Gözlerini kendilerini izleyen insanlara çevirdi. Bu insanlar hep böyleydi ne zaman bir şey olsa müdahale etmek yerine öyle durup izlerlerdi Berav kuma olurken de böyle olmuştu kimse tepki göstermemişti bu nasıl iştir diye..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DESTAN/TÖRE
General Fiction"Sen benim Kürtçe öğretmenim ol." Genç adam tek kaşını kaldırdı. "Karşılığında sen bana ne vereceksin?"diyen adam ile genç kadın her iki elini kocasının göğsüne koydu. Dudakları hafif yukarı kıvrıldı. "Ne istersen onu." Avaz çapkın bir gülüş ile...