DESTAN/TÖRE

Bölüm 3

Üzerine toplanan bakışlarla gözlerini Avazdan alan genç kız üzerine baktı.üzerinde gördüğü gecelikle alt dudağını dişleri arasına almış yanakları utançtan yanmaya başlamıştı.

En Azından sabahlığı giymişti Yoksa daha kötü bir duruma düşerdi.

"Yenge ben dedim sana ama sen abimin sesini duyunca benim dediklerimi duymadın."!Diye açıklama yapan kıza baktı.

"Sorun değil canım." Diyerek geldiği gibi yukarı çıktı. Baştan aşağı sinir dolmuştu. Ayaklarını yere vura vura odaya girip kapıyı kaparak yatağın yanına geçti.

Yastığı alıp yüzünü gömerek çığlık attı. Nasıl bir rezillikti bu ilk sabahında? Ama o kocası olacak adamın sesini duyunca engel olamamıştı kendini birden çardakta bulmuştu.

"Kendisine layık gördükleri kız bu muymuş hayır sen kimsin ya pabuçumun ağası."

Tekrar bir çığlık daha atıp kendine geldikten sonra derin bir nefes alıp saçlarını yukardan dağınık ev Topuz'u yaparak hazırlanmaya başladı.

Önce yatağını düzeltti daha sonra banyoya girip yüzünü yıkadı. Odaya döndüğünde valizini yatağın üzerine koyup kendine güzel bir elbise seçmeye başladı.

Bir kaç tanesine göz attıktan sonra çiçekli kısa bir elbisede karar kılmıştı. Ayaklarına beyaz spor ayakkabısını giyip saçlarını taradıktan sonra abartılmayacak bir makyaj yaparak takılarını takıp aynadan kendine baktı.

Sade ve şıktı. yüzüne sıcak bir tebessüm kondurdu. Derin bir nefes alıp odadan çıktı. Dikkatli adımlarla Merdivenlerden inerken Dersim gördüğü kadınla büyülenmişti adeta.

Her şekil mi güzel olurdu bu kadın?

"Günaydın." diyerek kendi yerini alırken yüzündeki gülümseme ile Avaza bakıyordu. Avaz ise sert bir çehresiyle bakıyordu kıza.

Şaşırmış mıydı Destan hayır gram şaşırmamıştı zaten az önceki sorusuna da cevap alamamıştı.

"Günaydın kızım." Avzer bey samimi bir şekilde kızı karşılarken diğerleri kahvaltısına devam etti. Leyla'nın alaylı bakışları ise üzerinde gezinip duruyordu.

Sevmemişti.

Koca Mardin' ağasına layık görülen kızın bu kız olması sinirlerini bozuyordu. Ne yanına yakışıyordu ne de hanım ağa olmaya layıktı.

Destan rahatsız edici bakışlar atan kadını umursamadı. Anlamıştı zaten sevilmediğini bu kadının kendisinden hoşlanmadığını ama sebebini anlamamıştı.

İnsan tanımadığı birinden neden nefret eder ya da sevmezdi ki?

Avzer ağa çayından bir yudum aldıktan sonra Güler yüzüyle genç kıza döndü yavaşça.

"Destan kızım bugun Seyran sana konağı gezdirsin öğrenmen gereken şeyleri öğren."

Başını tamam dercesine sallayan genç kız tekrar kocası olacak adama ters bir bakış attıktan sonra kahvaltısına döndü. Gözleri masadaki kahvaltılıklarda gezindi.

Her şey vardı kuş sütü eksik dedikleri sofra bu olmalıydı. Köy peynirini hiç yememişti o dikkatini çekmiş tabağı eline alıp çatalıyla biraz alıp tabağına koydu.

Dersim peyniri inceleyen kız ile merakla sorusunu gönderdi.

"İlk defa mı yiyeceksin yenge? " Destan her defasında yenge demesine takılıyordu ya bu çocuk güzel yenge diyordu ya da yenge olmayı sevmişti. Daha olmamıştı ama yani olacaktı az kalmıştı.