----
"Hyunjin yeter bu kadar"
Jeongin derin nefesleri arasında konuşup eşinin üzerinden kalkarak yanına yattı.
"Demekki neymiş? Yaşanmamışım değil mi?"
Hyunjin sırıtarak konuşurken Jeongin yutkunup kafasını aşağı yukarı salladı. "Anladım onu 5.turdan sonra"
"Sen iyisin değil mi?"
Hyunjin elini eşinin poposuna atıp masaj yapmaya başladı. Jeongin de biraz daha eşine yaklaşarak kafasını terlemiş olan boyuna yerleştirdi.
"Değilim iyi falan. Hala 25 yaşında ki gibi çalışıyorsun bitirdin beni"
"Ama sen kaşındın. 46 yaşındayım henüz yaşlanmadım. Hem ben 80 yaşına da gelsem aynı çalışırım hayatım bu konuda şüphen olmasın."
Hyunjin eşinin saçlarına bıraktığı öpücükle Jeonginde kafasını koyduğu boyundan ayırıp eşinin yüzüne baktı.
"Zaman ne çabuk geçti ya... Ne ara 45 yaşına geldim ben? Ehe sende 46. Yaşlı dedoş seni"
Jeongin kendi kendine kıkırdarken Hyunjin onu gıdıklamaya başlamış ve daha da gülmesine sebep olmuştu.
"Diyene de bak. Boyumuzu geçen bir oğlumuz var hatırlatırım"
"Hiç hatırlatma. Hele ki o iki minik canavarlar... Tanrım zaman ne kadar çabuk geçti böyle? Daha dün gibi hatırlıyorum seninle ormanda ilk karşılaştığımız anı. Şimdiyse 21 yıldır beraberiz. 21 yaşında koskoca bir oğlumuz, 6 yaşlarında minicik kızlarımız var..."
İkisininde acısıyla tatlısıyla geçirdikleri koskoca 21 yıl film şeridi gibi gözlerinin önünden geçti. Çok şey atlattılar birlikte. Çok güzel şeyler yaşadılar..
"Her şey rahmetli ana kraliçe sayesinde."
Jeongin burukça gülümseyip kafasını aşağı yukarı salladı. "Öyle... Yanlış bir düşüncesi nedeniyle bile olsa şuanki durumumuzu ona borçluyuz."
Hyunjin eşinin poposuna masaj yapmayı kesip saçlarını okşamaya başladı. Duvardaki saat gözüne çarptığında ise gülümsedi.
"Saat 7 olmuş. Tüm geceyi birbirimize ayrımak iyi geldi"
Jeongin de saate bakıp esnedi. "2. Turdan sonra duralım dedim. Şimdi deli gibi uykum var"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Veliaht | Hyunın ✓
Fanfic"Aşkın habercisidir kuşlar, bilmiyor musunuz prens'im?" "Aşk; aptalların uydurduğu en gereksiz duygudur" | HyunIn | | Mpreg |