° J E O N G I N °
"Jeongin sende haklısın ama böyle tartışıp çıkıp gelmen ağır olmadı mı?"
"Of Felix. Olmadı tabi ki. Biraz uzak kalalım da Jeonginsizlik nasıl oluyormuş anlasın."
Elimde ki elmayı ısırdım. Felix gelirken Changbin'i getirmeme şükretmesi gerekirken bana Hyunjin'i savunuyordu.
"Hatta bak onu biraz korkutalım mı?"
"Nasıl korkutacaksın?" Changbin yanıma oturup gözlerime baktığında ona sırıtarak baktım. "Tut şunu" elimde ki elmayı onun eline bırakıp yüzüğüme dokundum.
"Bence yapma" Changbin'in uyarısını çok takmadım. Neden takayım? 2 gündür buradayım ve bir kere bile beni aramadı. Yanıma da gelmedi. Birazcık korksun değil mi?
Yüzüğü çıkarıp avucumun içine aldığımda Changbin ve Felix aynı anda oflamıştı. "Yapma demiştim..."
"Changbin haklı Jeongin. Veliaht Prens çok kızacak"
Felix'in konuşmasının ardından telefonum çalmıştı. Yüzümdeki sırıtmayla ekrana baktığımda veliaht prensimizdi. Açmıyorum!
"Açsana Jeongin"
Changbin'e bakıp omuz silktiğimde telefon çoktan kapanmıştı. Bu sefer Changbin'in telefonu çaldığında o hızlıca açtı. "Veliaht Prens sakin ol. Yanımda, yüzüğü çıkardı sadece... Tamam tamam veriyorum"
Telfonu bana uzattığımdan istemesem de zorla kulağıma tutmuştu. Ona ters bakışlarımı atıp Telfonu tuttum. "Efendim veliaht prens?"
Karşı taraftsn sinirli bir nefes duymuştum. Tamam biraz korktum. Ama biraz...
"Yüzüğü neden çıkarıyorsun?!"
"Sıktı parmağımı bende çıkardım"
"Jeongin parmağını sıkmıyordu." dişlerini sıkarak konuştuğuna eminim.
"Artık sıkıyor. Tabi sen 2 gündür benden haber almadığın için bu 2 günde ne olduğunu bilemezsin"
2 günün üstüne basa basa konuşmuştum. İnsan hiç mi merak etmez ya? Bir arar sorar nasılsın der. Ama yok. Adam bir mesaj bile atmadı!
"Jeongin tak şu yüzüğü hemen"
"Sıkıyor dedim ya takamam"
"Jeongin! Tak dedim."
"Bende takamam dedim veliaht prens!"
"Veliaht Prens öyle mi? İyi takma. Ben şimdi oraya geliyorum bakalım sıkıyor mu sıkmıyor mu?"
"Ne hayır hayır! Gelme buraya. Uzak kalmamı- kapattı! Lan! Yüzüme kapattı!"
Changbin gülerek telefonunu elimden alıp ısırdığım elmamı koydu. "Adamın damarına bastın. Yüzüğü çıkarmak ne demek?"
Elmadan bir ısırık daha alıp kaşlarımı çattım. "Oda 2 gündür beni unuttu ama"
Changbin kafasını iki yana sallayıp ağzının için cık cıkladı. "2 gündür beni arayıp seni soruyor zaten her saat başı. 'Nasıl? İyi mi? Bebek iyi mi? Güzel uyuyor mu? İyi yiyor mu? Sancısı var mı? Canı bir şey istiyor mu?' Haa bunların dışında sana olan özlemini de dinliyorum. 'onu çok özledim Changbin. Onsuz yatamıyorum Changbin. Ona sarılmayı öpmeyi özledim Changbin. Ne zaman gelecek Changbin. Onu hemen getir Changbin.' bıktım artık dön şu adama benide salsın artık n'olur. Sizin yüzünüzden kendi işlerimle ilgilenemiyorum."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Veliaht | Hyunın ✓
Hayran Kurgu"Aşkın habercisidir kuşlar, bilmiyor musunuz prens'im?" "Aşk; aptalların uydurduğu en gereksiz duygudur" | HyunIn | | Mpreg |