-4-

10 1 0
                                    

Vote &Yorum? 🤍

Öpüldünüz<33

"Anne?" dedi küçük kız, düşünceli bir ifadeyle. Dondurmasını annesine verip daha fazla istemediğini belli edercesine başını salladı ve devam etti: "Hayaller, insanların yaşama sebebi midir?"

Annesi, küçük kızın bu sorusuna şaşırmamıştı, onun hep derin düşünceleri vardı ve okuduğu kitaplar pek yaşıtlarının okuduğu kitaplar değildi ama küçük kızın istediği de buydu.

Küçük kız, çocuk kitaplarını pek sevmiyordu.

"Yine hangi kitap seni bu düşünceye itti kızım?" diye sordu annesi.

"Anne, hatırlamıyorum. Ama sadece kitaptan okumadım bunu, o da bir arkadaşına dedi. Duydum."

Annesi her zamanki gibi soruyu tekrarladı. "Kim dedi kızım? İsmi yok mu?"

Küçük kız da ezberi bozamadı ve omuz silkip "Var anne," dedikten sonra gülümsedi. "Ama o işte."

Annesi sıcaklıkla ve şefkatle gülümseyip kızının elini daha sıkı tuttu ve eğilip onun minicik elini öptü.

"Hayaller, bazen yaşama sebebiyken onları gerçekleştirmezsen de mahvolma sebebidir." Küçük kızın gür, koyu kahve saçlarını geriye itti. "Hayallerini gerçekleştirmeye çalış, eğer imkansız gibi görünüyorsa bile çabala. Elinden ne geliyorsa yaptıktan sonra bile gerçekleşmemişse de vazgeçmeyi öğrenmelisin. Vazgeçmezsen mahveder seni içinde kalanlar. Ve vazgeçmek de yaşamak için bir adımdır bazen."

🍷HAYALLERİN KURULUŞU🍷
Sezen Aksu-Düş bahçeleri

Çoğunlukla kendimi yorgun hissediyordum. Hayatta hiçbir vasfım olmamasına rağmen sanki varmışçasına yorgundum. Oysa gerçekten hiçbir şey değildim. Aslına bakarsanız kimse bir şey değildi. Hepimiz bir noktadan bile daha küçüktük bu dünyada, ölüp toprağa gömülen ve unutulan. İsmimiz bile unutuluyordu ve "ölü" ya da "ceset" diye bahsediliyordu.

Fakat bazı insanlar unutulmuyordu. Bazı sanatçılar... Onlar şanslı mıydı değil miydi bilmiyordum. Ama onlardan haberimizin olması bizim için bir şans olabilirdi.

Unutulmamak... Nasıl bir şeydi?

Benim unutmayacağım biri vardı ama benim unutulan olacağımı da bizzat kendim biliyordum.

Ve bunun için de üzülmüyordum.
Kimsenin düşüncelerine, bakış açısına, ruhuna dokunmadım neden unutulmayan biri olaydım ki zaten.

Unutamamak acı vericiymiş zaten, ben kime neden acı vereyim?

"Öyle mi?"

"Ha ne öyle mi?" Hızlıca Sena'ya döndüm.

"Sınav kolaydı diyorlar. Öyle mi? Benim için değildi."

Omuz silktim. "Hiçbir şey yazamadım."

"Neden?" dedi Mert sorarcasına. "Şiiri okudun mu?"

Geri SayımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin