✖️ thirty ✖️

1.5K 132 24
                                    

'hâlâ canın acıyor mu?'

hayley, başını iki yana salladı.

canı biraz acıyordu fakat bunu dile getirmeyi gerekli görmüyordu.

boğuk aksanlı çocuk parmak uçlarını kızın çıplak teninde ilerletmeye başladı.

hayley, çıplak olduğu için biraz utanıyor olsa bile bunu saçma buldu.

çünkü az önce yaptıkları şey, bunu lüzumsuz kılıyordu.

'peki canını çok acıttım mı?'

hayley bu sefer yalan söyleyemedi.

boğuk aksanlı çocuğun gözlerinin içine baktı.

'biraz.'

kız, harry'den tepki alamayınca devam etti.

'ama bu senin suçun değil. zaten acıması gerekiyordu, değil mi?'

harry, yan gülüşünü göstererek onu onayladı.

'özür dilerim.'

harry, kızın göbeğine hayali daireler çizdi.

'harry,'

kız, boğuk aksanlı çocuğun dikkatini üzerine çekerek yanağını avucunun içine aldı.

harry, hayley ile göz teması kurunca eğilerek ona küçük bir öpücük verdi.

kız, avucu içinde olan boğuk aksanlı çocuğun yanağını okşadı.

eski pozisyonlarına döndüklerinde harry, ağırlığını tek koluna verecek şekilde yatakta yatıyor ve hayley'in gözlerine bakıyordu.

hayley ise hâlâ avucunun içinde olan çocuğun yanağını okşuyordu.

'pişman mısın?'

hayley, tereddüt etmeden kafasını salladı.

değildi,

fakat boğuk aksanlı çocuk öyleydi.

kendini kötü hissediyordu, yalan söyleyerek onu kandırmıştı.

çocuk, bu konuda kendine bir söz verdi.

bir daha yalan söylemeyecekti.

en azından bu, kıza karşı olmayacaktı.

onun güvenini kazanmışken geri kaybetmeyi göze alamıyordu.

'peki ya sen?'

hayley, elini ilerleterek çocuğun ensesindeki uzamış saçları ile oynadı.

'hayır, bebeğim.'

hayley, dudaklarında oluşan gülümsemeye engel olamadı.

bir an içinde çocuğun onu bırakacağına dair bir his oluşmuştu.

bu yüzden tedirgindi ve sağlıklı düşünemiyordu.

fakat şimdi emindi, tedirginliği gitmişti.

hayley, kendinden emin bir şekilde elini çocuğun yanağına geri koydu.

'harry,'

hayley, houston'a daha önce böyle hiç bakmadığını düşündü.

aralarında bir çekim olmuştu,

tıpkı harry ile olduğu gibi.

fakat bu farklıydı,

houston ile birbirlerine hiç bu kadar yakın olmamışlardı.

ve şimdi kız, söyleyeceği şeyi daha önce hiç houston'a içtenlikle söylememişti.

'seni seviyorum.'

kız, bunu söylediği anda çocuğun kalbi sıkıştı.

erkek, kızın böyle düşündüğünü bilmiyordu.

onlar sadece 'takılıyordu.'

çocuk, bunu inkâr etmiyordu ancak kızdan hoşlandığını da göz ardı edemeyecekti.

fakat harry, daha önce kimseye onu sevdiğini söylemediği için bu sefer de söylemeyecekti.

ilk söylediği kişi kız olacaktı fakat sırası ise şimdi değildi.

çocuk, konuşmayı reddedip eğildi ve kızı tutkulu bir şekilde öptü.

✖️✖️✖️
Dürüst olmak gerekirse artık vote ve yorum sayısını önemsemiyorum. İstediğinizi yapabilirsiniz. Ben sadece hikayeyi bitirmeye çalışıyorum, sıkıldım:(

💭

ruth  // h.sHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin