Merhaba, iyi geceler yepyeni bölüm ile sizlerleyim.
Eee Sevgi olunca beklenilen emojiyi sizde biliyorsunuzdur 🔥 artık buraya bol bol 🔥🔥🔥🔥 bırakalım bu bölümü yakmayalım mı ?
Bol bol yorum bekliyorum sizlerden yıldız değil 🦋
Keyifli okumalar,
Yağmurun ıslattığı yolda ilerleyen araba şehrin içinde ilerliyor, geldiği köyden üzerine çalınan çamuru, yağmurla birlikte şehrin asfaltlı yollarında bırakıyordu.
Sevgi parlayan mavi gözlerini bilindik semten geçerken sanki gördüklerini özümsemek ister gibi etrafta gezdiriyor. Sonrasında varlığıyla arabanın içini dolduran kaplanına kaçamak bakışlar atıyordu.
Sabah ezanıyla vardıkları istanbul il sınırında Sevginin uyuklamasıyla duraklayıp, dinlenmişlerdi. Otomobili dönüşümlü kulanmışlardı. Ama sevgi kaplanını o araba kulanırken gördükten sonra hep onun kulanmasını istemişti.
İçi kıpır kıpırdı. Neredeyse tüm avrupa ülkelerini gezmişti.Sevgi, lakin hiç bir seyhat onu böylesine mutlu etmemiş, hiç bir şehir bu kadar arzu duymasına sebep olmamıştı. Yeşil gözlü bir kaplan dedi.İçinden, onun varlığını hissettiren bir şehir nasıl arzulanmaz, farklı bir heyecana ev sahipliği yapmazdı.
" Daha ayağımız toprağa değmeden, kendinden geçtin. Boyalı dudak" dedi. Alaylı sesiyle.
Remzi, üzerindeki arzu dolu bakışlardan oldukça memnundu. Erkeklik gururu kabarıyor, kadının onu beğenip, arzulaması yüreğinde adını bilmediği tohumların yeşermesine sebebiyet veriyordu.
" Beni kendimden geçiren bu şehir değil vahşi kaplan, sensin. " dedi. Arzulu sesiyle.İçin için yanan bakışlar atarken
Sevginin ısrarı ile ailesinden önce İstanbul da kocasıyla vakit geçirecekti. Güzel bir balayı belki de küçük bir kaçamaktı. Onun için
" Sus kadın, daha şimdiden derinliklerinde olmayı arzularsam akşamı zor ederiz. İn hadi. Bu buz gibi havada; Rumeli hisarına gelmek neyin nesi onu da anlamadım ya." dedi. Sonlara doğru şaşırdığını belli eden sesiyle.
Bu kadını anlamak öyle güçtü ki on tane öğrenciyi eğitir, mektepten mezun ederdi de bir boyalı dudağa erişemez, şaşar kalırdı.
Oysa daha şehre girmeden istanbulun sosyetik semtlerini sayıklar diye düşünmüş, onu nasıl idare edeceğine kafa yormuştu.
Düşündüğü gibi olmamış Sevgi İstanbula yaklaşmadan sayıklamıştı gidecekleri Rumeli HisarınıSevgi arka koltuktan kadife siyah şapkasını sarı saçlarına geçirip, saçlarına kendince şekil verdi. Üzerine geçirdiği, haki rengi gömleği altındaki pileli diz altı siyah eteği onunla uyumlu çizmeleri ile yine kendince uyumlu olmuştu.
Onun yanında Remzi de kendine kıyafetlerini ona göre uyumlu seçmişti. Düz siyah pantolon üzerinde Sevginin yüreğini titreten siyah kazağı, uzun paltosuyla öyle yakışıklıydı ki..
Sevgi daha şimdiden gizlemeden arzu dolu bakışlar atmaya başlamışlamıştı. Arabadan indiklerinde Sevgi;Remzinin yanındaki yerini almış, kendisiyle yanyana duran adama iç çekerek bakıp işveli bir eda ile
" Köy de millete seyirlik mi olalım deyip, yanımda, yamacımda durmadın! Şimdi koluma girmede göreyim seni " dedi. Sıkı sıkı tutuğu koluna iyice sırnaşırken.
"Ayrılan namertir boyalı dudak." dedi. Sevgiyi kanatları altına almadan evvel, rüzgar uğultulu bir şekilde esip, üşümelerine sebep olurken yürümeye başladılar.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hüma Saye (Umut serisi 3)
RomanceHüma kuşunun gölgesini bilir misin sen ? Kafdağı'nda yaşayan boz renkli, kanatları zümrüt yeşili efsanevi kuştur Hüma gölgesi bir kimsenin üzerine düşerse; o kişinin başına devlet kuşu konacağına, talihinin açılacağına inanırlardı. Zülfiye İn yaralı...