bölüm 17- yüreğimde toz duman

659 81 130
                                    

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

.

Şarkıların çoğumuzun hayatında önemli bir yeri olduğunu biliyorum. Hasta ruhlara biraz dinginliktir kimi zaman şarkılar; kimi zamansa anlaşılamadığın, artık kendine uzanamadığın dipsiz çukurlara inen birkaç basamaklı bir merdiven.

Kimi zaman ellerinden tutar şarkılar, senin bir türlü tutunmayı başaramadığın zamanlarda olduğu gibi. Kimi zaman gelir ki sana bulunduğun yerin, üzerinde durduğun hayatın farkını gösterir.

Şarkılar iyileştirir, şarkılar kırar. Şarkılar yolunu kaybetmene neden olur, sonra yine şarkılar bulur seni, kendini kaybettiğin yerde.

Önceden şarkıların üzerimdeki iyileştirici ve toparlayıcı etkisine daha sık rastlardım. Şarkı sözleri üstünde çalıştığım zamanlardı. İçime sığdıramadıklarımı, gözyaşlarımla dökemediklerimi kağıda akıttığım mürekkeple telafi ederdim. Kadehler devirirdim kağıtların ve mürekkeplerin başında. Ve uykularımı da. Kağıda işlenen her bir şarkı sözü bedenimden ve zihnimden temizlenen bir damla zehirdi. Monotonluğumun, içeride oldukça yoğun yaşadığım ama dışarı bir türlü vuramadığım hislerimin suskun diliydi. Benim bittiğim yerde yazdıklarım başlardı, benim sesimi yitirdiğim zaman kalemim konuşurdu.

Yazmayı bırakmadan evveldi tabi bunlar. Sonra bıraktım. Her şey tepetaklak olurken şarkılara tutunmak pek bir fayda sağlamadı. Çünkü ben ne kadar tutunursam tutunayım avuç içlerimden kanardım, yaşlarımı oradan dökerdim. Ellerim kayardı bu yüzden, tutunamazdım.

Sabah yemek masamda kahvaltımı yaparken zihnimdeki jisunglarla bir kritik yapıyorduk. O an masamda olan tek şey kahvaltım değildi, can yakıcı pek çok teori ve ihtimalde masama saçılmış durumdaydı. Uğursuz bir gece geçirdiğim kazanın üzerinden neredeyse bir hafta kadar akıp gitmişti. Geçirdiğim kaza diyorum ya, sahiden geçmişti. Bedenen atlatmıştım ama zihnimde bir yerlerde hala o geceye dair birkaç kalıntı duruyordu. Zaten bugün kahvaltı masamdaki kritiklerin, teorilerin ve ihtimallerin hepsi de o geceye aitti.

Bir çeşit kumar gibiydi. Kendime atlattığımı söylediğim her dakika cebimden çıkarıp masaya bıraktığım bir joker kartıyla yeniden oraya dönebiliyordum. Benim kumarım bile kendimleydi. Bu yüzdendi zaten sürekli mağlup düşüşlerim.

Bir yandan mısır gevreğimi kaşıklayıp bir yandan da kritiklerimin içinde kaybolurken arka planımda britney spears criminal çalıyordu. Ne zaman kritikler yapsam, içerisine kendimi koyduğum kumarlar oynasam criminal dinlerdim. Criminal'ı ilk kez çocuk yaşlarımda annemden duymuştum. Babamla ettiği kavgaların ardından kendini odaya kitleyerek dinlediği şarkıydı criminal. Ağlamasını duymayayım diye açardı belki de emin değilim. Ama ben hep kapısının önüne çöküp orada beklerdim. Onunla criminal dinlerdim, kendine iyi bir anne olamadığını hatırlattığı her saniyesine şahit olurdum. Çöktüğüm kapının ardından iyi bir anne olduğu yalanını bile söylerdim ama o beni duymazdı. Müziğin sesini biraz daha açar onu yalnız bırakmamı söylerdi. Gitmezdim. Annem ne kadar süre odasında ağlayarak criminal dinlerse, ne kadar süre cinnet anlarında kendisiyle savaşlar verirse versin hiç gitmemiştim ondan. O gitmişti ama. Ben ona iyi bir anne olduğu yalanını bile söylerken o evdeki criminal cd'lerini kırıp terk etmişti evi. Yanında ona ve yüreğine ağırlık olan hiçbir şeyi istememişti. Gittiği gün kısmıştı müziğinin sesini. Sonra ben gidip onun kıstığı müziğin sesini açmıştım. Annem yüreğine yük olanları benim omuzlarıma yükleyerek gitmişti. Yaşım çocuktu, o gittiğinde kırdığı cdleri yapıştırıp odamda ağlayarak criminal dinlediğimde. Yaşım çocuktu, ben ağlayarak criminal dinlerken annem dönsün ve kapımın önünde benimle beraber bize ait olan şarkıyı dinlesin diye beklerken. Bir kez olsun yalanlarımı yalan kılsın, iyi bir anne olup kötü bir çocuk olmadığımı söylesin. Yaşım çocuktu, en azından bunu yapsın diye umut ederken. Sonra yaşım hep çocuk kaldı zaten. Ruhunun kanatlarını söküp atmış ama geçmişin tozlarına üfleyip onları temizleyememiş bir çocuk.

sweater weather ; minsung×hyunlixHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin