Gökyüzümün en güzel yıldızları, buralarda mısınız?
Peki...
Yeni bir maceraya hazır mısınız?
Ben çok heyecanlayım, siz?
O zaman başlayalım mı?
İyi okumalar 🔥
______________________________________
"22 G.Ü.N"
❄
Gecenin ayazı kadının tenini üşütüyordu, herhangi bir sıcaklığa ihtiyacı yoktu çünkü içinde kendisini yiyip bitiren o kor ateş zaten canını cayır cayır yakıyordu. Bedeni soğuktu ama bu onu etkilemiyordu.
Geceden daha karanlık, kıştan daha soğuk, cehennemden daha sıcak biri vardı karşısında. İlk nefretinin sahibi, yalnızlığının eseri, karanlığının tek adresi ve kalbinde daha önce hiç tatmadığı o hisse sahip olmasının ilk ve tek gerçek sebebi.
"Bu..."kelimeleri yetmedi, devam edemedi çünkü nefes almak ona zor geliyordu. Ellerini tutunacak bir dal aramak istercesine adamın omuzlarına koydu, işte onu şimdi istediğine kavuşturmuştu. "Bu resmen delilik"
Haklıydı, kim sadece intikam almak için girdiği bir evden bu halde çıkacağını düşünebilirdi ki? Belki de... kimse.
Çok saçmaydı çünkü kollarının arasında olduğu bu adam, kadın düşmanıydı, hastaydı.
Adam gülümsedi, buzdan daha soğuk, demirden daha sert bir kalbe sahipti. Belki de... değildi.
"Evet, delilik ama" kucağında oturan kadının belini daha sıkı kavradı, onu her haliyle en başından beri istiyordu. "Normal olanı kovalayan kim ki?"
Haklıydı, hiçbir zaman normal iki insan gibi davranmamış, öyle yansıtmamışlardı. Tehlikenin koynuna bile isteye atlayan iki ruhtan ibaretlerdi ve kendi sonlarını bile isteye kendi elleriyle yazıyorlardı. Bu, besbelli kötü bir sona işaret ediyordu.
Dudaklarını kendi dudaklarına sürten adama derin bir yoğunlukla baktı. Kim bilebilirdi ki kadın düşmanı olan bir adamın kendisine bu denli tutulacağını?
"22 gün çoktan devrildi, sen hâlâ yanımda ve aslında koynumdasın. Beni bu hale getirmenin bir bedeli olmalı" Adamın sözleri ikisinin arasına girdiğinde, kadın baygın gözlerini açarak karşısında ki Yenilmez sıfatını hakkıyla taşıyan O'na baktı. Karşısında ki bu kadın onun tüm kurallarını çiğnemiş, yasaklarına boyun eğmemiş, kurduğu o sabit düzenini yerle bir ederek kendisine göre şekillendirmişti. O ise sadece izlemişti çünkü biliyordu, asla karşı gelebileceği biri değildi.
Bu kadın kesinlikle şu saatten sonra O adamın tek sınırıydı.
Gülümsedi kadın, bu aslında birçok mânâ barındırıyordu ama o tebessümü o an ikisinden başka kimse anlayamazdı, çözemezdi. "Senin sınırların benden ibaret, senin yolun sonunda varabileceğin tek durak benim kollarım, yasakların, günahların ve kalbin sadece bana ait" her zaman cesur olmuştu kadın ve bunu sözlerine de hiç düşünmeden yansıtıyordu. Onların çarpık ilişkisinde adam değil, kadın hüküm sürüyordu. Buydu ya aslın da adamı kadına bu denli bağlayan.
Kucağında ki duruşunu ilerleterek tam kasıklarına yerleşirken gözlerini dudaklarına kaydırdı ve içi gidercesine baktı "bedelini de, cezasını da sadece ikimiz ödeyeceğiz." Siyah saçları omuzlarından geriye doğru dağıldı ve kucağında oturduğu adamın dudaklarına doğru eğildi.
Kadının belinde ki bir elini kalçasına indirerek sıkan adam, kendini O'na bastırırken "sadece sen" fısıltıdan ibaret çıkan sesi ile bir yemin gibi net konuştu. "Sadece sen, Neva" adını zikretti, sesi ilahi bir tona büründü. "Geçtiğim, bildiğim, adım attığım her yolun sonu sen" yoktu, bu kadından başka çaresi yoktu. "Kendime mühürlediğim, bir damga misali adını kalbime kazıdığım sadece sen." Baştan sona kadına mühürlenen adam, aslında bir tehlikenin koynunda olduğunu biliyordu.
Bu, bir uçuruma bile bile yalın ayak yürümekten farksızdı.
Bu, sebepsiz bir intihara sürüklenmekten çok daha fazlasıydı.
Birbirini tamamlayarak bir yapboz misali birleşen dudakları, içlerinde ki cehennem ateşini harlarken aykırı hislerin verdiği hazla derinlerden bir inilti koptu.
Kadının sırtı artık koltuktaydı.
Birbiriyle derdi varmışçasına savaşan dudakları, o kadar sert ve aceleci davranıyordu ki bu ikisinin de canının yanmasına sebep oldu. Dilleri ahenkle dans ederken, ikisinin de elleri, bedenlerini uzun bir keşfe çıkmıştı.
Bu bir günaha davetti, yasağa meyletmekti.
Bacaklarının arasında ki tatlı sızı artarken dayanamadığı bir anda kendini üstünde ki bedene sürten kadın, adamın hırıltılı sesiyle beraber bir gülümseme bahşetti.
Onu etkileyen ilk ve tek kadın olmuştu.
Onun nefret etmediği ilk ve tek kadın olmuştu.
Onun aşık olduğu ilk ve tek kadın olmuştu.
Kollarının arasında ki adamı büyük bir zevkle karşılarken kendi kendine içinden fısıldadı.
"Unutma kalbim, bu adama bir ihanet borcumuz var."
❄
Şey, ben bir şey yaptım ve belki de yine önyargı ile yaklaşılacak bir kurguyu konu aldım.
Sınırları zorlamaya karar verdim ve bunu sizinle paylaştım.
Düşünün "mizojini" adlı bir hastalığa sahipsiniz ve etrafinızda ki her kadından nefret ediyor, onlara düşman oluyorsunuz. Yaşadığınız tramvaların bedelini bütün kadınlara ödetmeye and içiyorsunuz.
Tek bir kadın sizin duvarlarınızı yıkıyor.
Tutku, aşk, psikojik gerilim, aksiyon ve maceranın dolu dolu olduğu bir hikayeye başlıyoruz.
Yine ve yine belirtmeliyim ki kitabımda +18 sahneler mevcut olacak. Bunu göze alarak başlarsanız aşırı memnun olurum.
Benimle misiniz?
Sevgiler...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
22 G.Ü.N (ASKIDA)
ChickLitSen, seni asla sevemem diyen bir şeytanın gözlerine mahkûm kalmışsın. Boynuna bir idam ipi dolamış, sonunu kendi ellerinle yazmışsın. Şehvet parmak uçlarından başlayarak tüm bedenini ele geçirince, usul usul o şeytanın ruhuna sızmışsın. Ne kadar...