~3~

174 2 0
                                    





05 Ocak 2019

Yeniden yazmaya başlamadan önce en son yazdıklarıma baktım. Hislerim değişmemiş olacak ki çok uzun bir süredir defteri gözümün önüne bile getirmedim. Benim için zor geçen günlerden birkaçını geride bıraktım. Tabii o arada yeni yıla da girdik.

Geçen yılın son altı aynı saymazsak benim için çok farklı bir yıla girmiştim artık. Eskiye dönüp bakamayacak kadar, baksam da görmeyecek kadar uzun bir yol tepmiştim.

Bugün annemle babamın duruşması vardı. Hem anneannemle hem de dayımla olan münakaşalarım sonucu mahkemeye gidebilmiştim. Olabilecek olan en normal durumlar bile benim için geçilmesi gereken zor engellerdi. Bu yüzden onları aşmak kolay olmadı. Yine de başardım. Fakat bu başarım da oldukça boştu. Çünkü babam kendi açtığı boşanma davasına gelme teşrifi bile göstermedi.

Onu altı ay üzerine ilk kez göreceğimi düşünürken bunda da yanılmışım. Gerçi artık buna alışmış olmam lazımdı. Kaçan, yalanlar söyleyen, kandıran bir adamdı o.

07 Ocak 2019

Bugün inanılmaz bir şey oldu. Ne kendisini ne de hayatımızda kalan izlerini tamamen söküp atmaya çalışan babam dolaylı yoldan bana ulaşmaya çalıştı.

Tepkisizdim ilk önce, sonrasında güldüm. Bunun nedeni mutlu olduğumdan falan değildi. Nedeni düştüğüm durumdu, ona olan öfkemdendi. Daha da sonra birkaç damla yaş kendimi tutmama rağmen benden izinsiz düştü yanaklarımdan. Bütün gün sahilde bir bankta soğuk esen rüzgara aldırmadan öylece oturdum. Buz gibi etimi yakan rüzgar bile içimin yangısı alamayacak kadar çaresizdi.

Bugün babamın aylar sonra aklına gelmiş kız çocuğuydum. Nedenini anlayamıyordum, merak da etmemiştim.

Eski iş arkadaşı beni arayıp babamın eğitim hayatımı aksatmamam adına bana para gönderdiğini söyledi ben sahildeyken. Kendi aramadı bile. Nasıl olduğumu merak etmedi. Onun karşılaması gereken bir maddiyattan başka bir şey değildim ben. Aylar sonra bunu aklına getirmiş olması da ayrı bir muammaydı tabii.

Eğer babam hep böyle biri olmuş olsaydı belki bunca şey bu kadar ağrıma gitmezdi. Çok uzun bir süre anlam veremedim. Beni bu zamana kadar büyüten adamla şu anki adam nasıl aynı kişi olabilirdi? Her anım, her geçen yaşım, her şey yalan mıydı? Nasıl buruşturulup bir kenara fırlatılmış kağıt parçası gibi beni de atmıştı?

Sahilde bütün gün bunları düşündüm. Eski anılarım birer birer gözümün önüne gelirken son zamanlarda yaşadıklarımla karşılaştırınca bunca şeyin nasıl bu kadar kökten değiştiğine bir anlam veremiyordum. Neden arıyordum ama bulamıyordum.

Sahilden sonra Ali ve Sevgi ile merdivenlerde oturdum. Onlar yaşananların sadece belirli bir yüzünü gördükleri için bana gelen bu teklife benim kadar kötü bakmadılar haliyle. O adamın tek kuruşunu dahi istemiyordum.

O kadınla yaşayıp, onunla yiyip içip aynı şeyi bana yapmaya çalışması midemi bulandırıyordu. Bazen istemeden düşünüyordum. Aynı evde mi yaşıyordu hala? Bizim gezdiğimiz koridorda, bizim oturduğumuz salonda, annemle babamın yattığı odada mı kalıyorlardı?

O günden çok kısa bir süre sonra yaşadığımız evi annemle terk etmiştik. Düşününce onların oraya dönmesi de ihtimaller arasında sayılırdı.

Beni derin düşüncelerimden çekip çıkaran yine Ali oldu. Farklı bir fikir attı ortaya, bana bile düşündüren türden bir ihtimaldi. "Ya tamam sen bu parayı istemiyorsun ama şu an ihtiyacın da var. Sen demiyor muydun kızım kurtulmak istiyorum diye? Al işte fırsat. Hem ben sana parayı al ye demiyorum ki. Borç gibi düşün, hayatını düzene soktuktan sonra ne verdiyse geri ödersin. Hem Sevgi de eve çıkacak beraber tutarsınız evi." Dedi heyecanla. Mavi gözleri parlıyordu fikrine sıkı sıkı bağlığını anlatırken. "Annemi bırakamayacağımı biliyorsun." dedim.

VAVEYLAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin