「C H E A T H I N G I S A C R I M E //B A J I F U Y U」

.All Time Low.

"All Time Low.
Her Zaman Düşük.
I was the knight in shining armour in your movie.
Ben senin filminde parlayan zırhlı şövalyeydim.
Would put your lips on mine and love the aftertaste.
Dudaklarını benim üzerime koyar ve ağızda kalan tadı sever.
Now I'm a ghost, I call your name, you look right through me.
Şimdi ben bir hayaletim, adını söylüyorum, içime bakıyorsun.
You're the reason I'm alone and masturbate.
Yalnız olmam ve mastürbasyon yapmamın sebebi sensin."

"Günaydın Chifuyu."
"Günaydın Takemichi."

Chifuyu, selam veren Takemichi'nin yanındaki Manjiro'ya rahatsız bir şekilde baktı. Eğer onlarla kalırsa diğerlerini görecekti ve Chifuyu bu şerefizlerin yanında durabileceğini düşünmüyordu. O, onlar gibi hiçbir şey olmamış, sanki duydukları önemsizmiş gibi davranamazdı.

"Ben sınıfa geçiyorum."
"Yine tüm gün uyuyacak mısın?"
"İlacımı alırsam evet."
"Ne ilacı?"

Takemichi'nin sorgulaması sıkınca cevap vermeden yanından ayrıldı. Aynı zamanda Takemichi'nin arkasından gelen Kazutora-Baji iklisini de görmüştü Chifuyu. Sınıfa girdiğinde hiç düşünmeden sinirle kafasını sıraya koydu. Chifuyu, Baji'yi bir daha asla görmek istemiyordu. Tanrı aşkına! Kim aldatıldığı kişiyle hala yakınken sevgilisiyle konuşurdu ki? Pardon, eski sevgilisi. Sıkıntılı bir yüz ifadesiyle suratını masadan kaldırıp çantasını açtı Chifuyu. İçinde ne kitap ne de defter vardı. Sadece ilacı, suyu ve bir kaç ıvır zıvırı vardı. İlacını içerken zil çaldığı için içeriye giren Takemichi ile göz göze geldi. Yanına oturan Takemichi şaşkınlıkla bir çantasına bir de Chifuyu'ya baktı.

"Ne zamandan beri bu kadar çok ilaç kullanıyorsun?"
"Hep."
"Ne?"
"Kimse deli olduğumu bilmesin diye okulda içmezdim. Ya da tuvalette içerdim."
"..."

Chifuyu, Takemichi'nin daha fazla konuşmasına izin vermeden kafasını sıraya koydu. Gerçi pek bir şey söyleyebileceğini de düşünmüyordu. Chifuyu, insanların onu nasıl gördüğünü umursamayı bırakalı oluyordu. Doktora göre Baji ile ayrıldıktan sonra bipolar bozukluğu belirtileri artmıştı. Bu yüzden ilaçlarını daha da ağırlaştırmıştı. Normalde Chifuyu sabahları depresyon ve anksiyete ilaçlarını içerken akşam uyumadan önce bipolar bozukluğu için olan ilaçlarını içerdi. Böylece yan etkilerini bir şekilde kaldırabiliyordu. Önceki bipolar bozukluğu için olan ilacı onu mide bulantısı ve hafif yorgunlukla birlikte sakinleştiriyordu. Yaklaşık on saat uyurdu. Şimdi ise ilacının ağırlığına alışamayan Chifuyu tüm gün uyuyordu. Uyanık olduğu zamanlarda ise sinir, acı ve nefret gibi olumsuz duygular dışında bir şey hissetmiyordu, rahatsız derecede boş hissediyordu. Aynı zamanda bu duyguları kaldıramayacak kadar yorgun. Doktor onu güleceği zaman ağlayacağı, ağlayacağı zaman ise güleceği konusunda da uyarmıştı. Ne ara hastalığı ilerlemişti ki? Baji ile yaşadığı şeyler ona ağır gelmişti. Hala aldatılmayı aşamamıştı. Dengesizleşmesi normaldi. Sanırım? Chifuyu bir anda basan yorgunluğuna karşı daha fazla dayanamadı ve uyudu. Kalktığında Baji ile karşılamamak umuduyla.

&&&&&&&&&&&

Yeni bölüm nasıl?
Yeni yıla girdik be.
Yine derslerde asla iyi olamadığım, okulda çürüyecek bir yılım. Umarım sizinki benimkinden farklı geçerr💕