Kuroo ödevine uğraşırken Kageyama peluş köpeği Hinata'nın göğsüne yerleştirip Hinata'nın elini üzerine doğru yerleştirdi, böylece onu tutabilirdi. Getirdiği fotoğrafları da komodine yerleştirdi. En son da tişörtü bıraktı. Eğer uyandığında Kageyama orada değilse bile ona ait bir şey olurdu odada. Gerçi, öyle olmamasını umdu, uyandığında bu odada olurdu.
Kit-Kat'ları henüz vermedi, doktorlar ya da hemşireler görürse ne düüşneceklerini bilmiyordu ancak uyandığı zaman vereceğine emindi. Bir Kit-Kat'ı Kuroo'ya önerdi, Kuroo alıp anında açmıştı paketini. Kageyama orada oyalanacak bir şey getirmediğini fark etti, en azından telefonu vardı. Kulaklıklarını takıp bir şarkı açmış, Hinata'nın elini tutarken gözlerini boşluğa dikmişti.
Tüm durumu en azından biraz daha kabullenmeye başlamıştı. Hinata birkaç güne uyanırdı, Kageyama da orada olacağına emin olurdu. Hinata'nın bu hastanedeki günlerini mümkün olduğunca keyifli bir hale getirirdi, ve uyanık olmayacak olsa bile Kageyama sonraki gelişleri için plan kurmaya başlamıştı. Kesinlikle bir kitap getirip Hinata'ya okuyacaktı, sadece en iyisini seçmesi gerekecekti. Hinata'nın tırnaklarını da boyamak istiyordu. Karasuno renkleri yapabilirdi, eşleşmeleri için kendi tırnaklarını da boyardı.
Belki de bu günleri belgeleyebileceği, dökebileceği bir günlük edinirdi ve uyandığı zaman Hinata bunu okuyabilirdi. Böylece çok fazla bir şey kaçırdığını hissetmezdi. Evet, kesinlikle bunu yapmayı isterdi. Çantasından bir tükenmez kalem çıkarıp kendine hatırlatmak için eline ilk fırsatta günlük alması gerektiğini yazdı.
Kuroo Kageyama'ya şöyle bir göz attı. "Bir şey yapmak ister misin?"
Kageyama kulaklıklarını çıkardı. "Aklında ne var?" Kuroo telefonunu çıkardı. "Mmm, Kenma şuanda yayında. Ben evden çıkınca yalnız hissetmemek için açmayı seviyor. İzleyebileceğimizi düşünüyordum."
Kageyama omuz sikti. "Tabi." Kuroo telefonunu açtı ve sandalyesini Kageyama'nınkinin yanına çekti. Twitch'e girip Kenma'nın yayınına katıldı. Kenma ekranda göründü, oyuna bağırıyordu. Kimin girdiğini görmek için durdu, Kuroo olduğunu görünce oyuna tekrar odaklanmadan önce küçük bir gülümseme yerleşti yüzüne. Birkaç rastgele insanla çevrimiçi bir oyun oynuyordu.
Birlikte çalışıyorlardı ancak Kenma onlardan bayağı bir bıkmıştı. "Çocuklar- Çocuklar!! Bİ KESİN SESİNİZİ! İşe yarayacak bir stratejim var demiştim zaten! Diğer takımın tam olarak ne yapacağını biliyorum- sözümü kesmez misin sen?! İki saniye konuşmama izin verirsebiz kazanabiliriz!!" Kageyama bayağı tedirgin olmuştu. Kenma'nın böyle davrandığını görmemişti daha önce. Kuroo'ya baktı, onu şaşkın görmeyi bekliyordu ama ekrandaki Kenma'ya her zamanki gibi sevgi dolu bakıyordu.
"Normalde de böyle midir?" diye sordu Kageyama. "Dünkü halinden eser yok." Kuroo kafası karışmış ifadesiyle dik dik baktı ona. "Ne? O hep böyledir."
"Hayır, değil," dedi Kageyama. Kuroo güldü, "Ah, diğer insanların arasında olduğunda daha az gösteriyor herhalde, evdeyken tamamen böyle." Ekrana tekrar çevirdi bakışlarını. "Mükemmel değil mi bu?"
"Umm- herhalde," dedi Kageyama emin olmayan bir sesle. Kenma'ya tekrar baktı, kulaklıklarını çıkarmış odanın içinde volta atıyordu ve öfkeli görünüyordu. "Beceriksizlerle çevrelenmişim." Tekrar yerine dönüp kulaklıklarını geçirdi başına, "Siz ukalalar birkaç beyin hücresi geliştirip dinlemeye hazır mısınız ha?! Biraz zor olabilir farkındayım da, katlanın biraz bana," dedi haince. Diğer oyuncular onu tamamen görmezden geldiler. Kenma öfkeden patlayacak gibi görünüyordu, dudaklarını düz bir çizgi haline getirmişti.
Kulaklıklarını tekrar çıkardı ve oyundan çıktı. Kameraya döndü, "Süzms salak olmayan ve benimle oynamak isteyen biri var mı orada?" Kimseye bir şey yazma fırsatı bermeden devam etti. "Ah, doğru, buradaki tek akıllı benim, kimse de konuşmama izin vermiyor. Yeterince grup oyunu oynadık şuan için, çünkü insanlar belli ki TAKIM ÇALIŞMASINDAN BİHABERLER!" Oyunlar arasında gezinmeye başladı bir tane seçmeye çalışarak. Sonunda bundan da vazgeçti. "Biliyor musunuz, başka bir oyun için çok sinirliyim. Sonra görüşürüz." Yayın ansızın kesildi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KageHina | He Smelled Like Oranges 🍊 ✔çeviri
FanficKageyama ve Hinata birkaç aydır çıkmaktadır ve ilişkileri oldukça iyi gitmektedir. O kadar ki, Kageyama bir şeyin ortaya çıkıp bunu mahvedeceğini hissetmektedir. Maalesef ki haklıdır da. by: currentlydissociating on AO3 "He Smelled Like Oranges" hay...