43: BENİ BIRAKMADI

29.3K 1.6K 91
                                    

BÖLÜM: 43-BENİ BIRAKMADI

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


BÖLÜM: 43-BENİ BIRAKMADI

2 yıl önce...
Ağustos ayı

"Bana nasıl aşık olmuştun ki?" diye sordu kokusuna aşık olduğum kız.

Belimdeki ellerini çekti ve göğsüme yasladığı başını kaldırdı. Geri çekildi, yüzündeki mutluluk gözlerinden okunuyordu. Gülümsedim, onun mavi okyanusu andıran gözleri bana hayat veriyordu. Bir insana her baktığınızda tekrardan aşık olur muydunuz? ondan soğumaz mıydınız? ben aşık oluyordum, aksine ona daha da yakınlaşıyordum. O kız bana iyi geliyordu, artık sigarada beni mutlu etmiyordu onun kadar.

"Hey!"
Bana seslenmesiyle bakışlarımı okyanusu andıran mavi gözlerinden çekip bir adım geri çekildim. Ona hep dalıyordum ve her defasından bana böyle sesleniyordu. Utanmamak elde değildi.

"Dalmışım." diye mırıldanarak tekrardan bakışlarımı ona çevirdim. Gözleri yine parlıyordu ya da ben öyle görüyordum.

"Eee cevap vermedin." deyince gülümsemeyi kesip ona ne zaman aşık olduğumu hatırlamaya çalıştım. Düşündüm ama bulamadım, ben ona ne zaman aşık olduğumu bilmiyordum. Ona o kadar alışmış ve bağlanmıştım ki kavga ederken bile ona olan duygularım yeşermeye başlamıştı.

"Sen hayatıma girdikten sonra her şeyi unutur oldum." dedim kısık çıkan sesimle. Devam ettim içimden gelen şeyleri söyleyerek.

"Ama sana aşık olduğumu kendime inandırdığım günü çok iyi hatırlıyorum." deyince konuşmama müsaade etmeden o konuştu.

"Hakan'nın bana açıldığı gün."
Hakan ismini duyunca kan beynime sıçrasa da bozuntuya vermedim. Kıskandığımı anlamış olacak ki daha çok sırıtmaya başladı. Beni nasıl deli edebileceğini biliyordu.

"Sen bunu nereden biliyorsun?" diye sorduğumda arsızca sırıttı.

"O zaman seni izliyordum, her hareketini. O an anladım bana karşı boş olmadığını, seven insan az da olsa kıskanır değil mi?" başımı olumlu anlamda salladım. Haklıydı, o zamanlar duygularımdan emin değildim ve böyle saçma şeyler sergiliyordum.

"Artık kaşlarını çatmasan mı?"
Güldüm, ona kıyamıyordum.

İşaret parmaklarını gamzelerime değdirdiğinde daha da çok sırıttım. Ağzım kulaklarıma varıyordu neredeyse.

"Hah şöyle!"

Eğildim ve başına bir öpücük kondurdum, bunu beklemiyor olacak ki utanmıştı. Ellerimi yanaklarına koyup gülümsedim ve yanaklarını sıktım. Oluşan yüz ifadesi beni daha çok güldürmüştü.

Ben onunla eğlenirken o kaşlarını çatmış elleriyle kollarıma vuruyordu. Kahkaha atmama ramak kalmıştı.

En sonunda onu rahat bırakıp ellerimi çektim, gülümsemem hala yüzümdeydi. Her saniye gülüyordum yanında ve bu eşsiz bir şeydi, o gülmese ben ölürmüşüm gibi...

KOMŞU SORUNSALI ❦ 𝑡𝑒𝑥𝑡𝑖𝑛𝑔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin