Tek Bir Gece

2.1K 91 70
                                    


Yorucu bir günün ardından,her gece olduğu gibi yine aynı kuytu ve ıssız sokaktan ellerim ceplerimde eve dönüyordum.Ellerim donmak üzereydi.Başkaları sigara içerek ısındığnı söylüyordu.Benimse sigara içecek kadar bile param yoktu.Artık alışmış olsam da bazen zorlanmıyorum desem yalan olur.Hem okuyup,çalışmak-daha doğrusu düşük bir maaşla geçinmeye çalışmak çok zordu ama hayat bana bunu reva görmüştü.Büyük annem"Tanrı karanlığı verdiyse,aydınlığı da verecektir"derdi.Verir miydi gerçekten bir gün rahat bir uyku çekebilecek miydim?Doya doya yemek yiyebilecek ve ayaklarımı uzatabilecek miydim?Gerçekten uçuk bir hayaldi benim için ama imkansız değildi.Umudumu yitirmemiştim hiç bir zaman.Baktığınız zaman bu hayalim ucuz gözükse de benim için çok zordu çünkü sabahın 06:00'sında uyanıp işe ,işten okula,okuldan tekrar işe gidiyorum ve tek bir günüm vardı onu da aç karınla ders çalışarak geçiriyordum.Buna yaşamak denirse yaşıyordum işte.

Yine de mutluyum çünkü annem ve babamı kavgalarından sıkılmıştım.Annem ve babam ayrılmıştı sonunda hem de basit nedenler ki-Bazı ebeveynler çocuklarına para vererek onlara ebeveynlik yaptıklarını,onları kusursuz bir şekilde büyüttüğünü sanarlardı.Ama öyle değildim işte sorunsuz kusursuz değildim okuldaki arkadaşlarım benden hoşlanmaz arkadaşlık etmezlerdi çünkü insanlarla konuşmaktan hoşlanmazdım.Her zaman yalnız adamdım ben.Evdeki huzursuzluk canıma tak ediyordu doğduğum andan beri sürekli kavga ediyorlardı.Boşanmak onlar için de benim için de kurtuluş olmuştu.Dünyada kaç çocuk ailesi boşandığı için mutlu olabilirdi ki.

Mahkeme günü gelip çatmış karar verilmişti.O zamanlar henüz 7 yaşındaydım kiminle kalmak istediğim sorulmuştu.Bende kimsenin beklemediği cevabı vermiş "Büyükannemde kalmak istiyorum"demiştim.Tabiki şaşırtmıştım herkesi.Ne annem ne babam ikisini de istememiştim.Bana en çok sevgi,şefkat gösteren büyükannemi istemiştim.17 yaşıma kadar büyükkannemle yaşamış ama ona doyamamıştım.Büyükannem kansere yakalanmıştı.O kadar haylazdım ki farkedememiştim bile.Ergenliğin verdiği umursamazlık vardı.Onu üzüyordum anneme babama yapamadıklarımı,söyleyemediklerimi ona söylemiştim.Şimdi ise o kadar pişmanım ki.

Onu çok özlüyorum öldüğü günden bu yana hem yetim hem öksüz kalmıştım.Her gece tanrıya dua ediyordum rüyamda görebilmek için ama sanırım torununa kızgın olmalıydı ki rüyalarıma gelmeyi bile çok görmüştü.Olsun ben yine de hep mezarına gidiyorum.Bababannem ölünce bana kalan evi bir şekilde amcam ve halam tarafından alınmıştı elimden.Bende el mahkum göçmek zorunda kalmıştım ordan liseyi zar zor bitirip Seoul'e gelmeye karar vermiştim.Üç yıldır bu şekilde yaşıyordum,yani yaşamaya çalışıyordum.

Binaya-pardon harabeye-girdiğimde kendi katıma çıkıyordum ki kapıdaki moruk yine yolumu gözlüyordu,muhtemelen mahkeme duvarı suratlı kadın yine kirasını istiyordu.Hakkıydı ama biraz anlayış gösteremez miydi? Tabiki hayır.Her an,bir şekilde bahaneyle evde atabilirdi.Mahçup bir şekilde "Bayan Haeeun bişey mi istemiştiniz? Bu saatte neden burdasınız"? dedim. Gerçekten gecenin üçüydü ve bu kadın kapımın önünde dikiliyordu.Ellerimi önümde birleştirip merakla baktım bayan Haeeun'a.Sanki ne istediğini gerçekten bilmiyormuşum gibi. "Seni ahmak! ne isteyebilirim kiramdan başka zaten üç kuruşa kalıyorsun onu da geç veriyorsun!" Öfkeli bir suratla karşımdaydı."A-ama daha kira zamanı gelmedi ki" dedim çekinerek.

Ömrümde bu kadar acımasız ve anlayışsız bir insanla karşılaşmamıştım.Nerden de bulmuştum burayı.Mecbur olmasam ağız kokusunu çekmezdim."Biliyorum ama aptal olduğun için unutursun diye şimdiden hatırlatayım dedim!"deyip geçti yanımdan.Ardından "Sakın gecikmesin!"dedi bana dönmeden elini kaldırıp sallayarak.Geciktirmiyordum ki hiç kirayı zamanında verebilmek için bir sonraki haftalığımı biriktirip günlerce aynı pilavı yemek zorunda kalıyordum ona rağmen hala memnun edemiyordum.Kalbimde bir türlü anlam veremediğim umudum yüzünden bunca şeye katlanıyordum.Bi şekilde hep mutlu olacağım günün geleceğini hayal ediyordum.

Forced Married-Zorunlu EvlilikHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin