Minho, iki bira açıp diğerini Hyunjin'e verdikten sonra kendisininkinden büyük bir yudum aldı.Sabah Jisung ve o biraz uyuduktan sonra kalktıklarında, sadece Felix'i bulmuşlardı evde. Felix Hyunjin'in neden gittiğini onlara söylememişti fakat ikisi de bir şeyleri anlamıştı. Jeongin ise Chan'la buluşma kararı aldığı için gitmişti. Sonuç olarak, Felix dışarı çıkmak istemediğini söylediğinde onlar da evden ayrılıp Hyunjin'in hep geldiği sahaya gelmişlerdi. Tahmin ettikleri gibi burada bulmuşlardı da.
"Artık anlat aranızda ne olduğunu."
Hyunjin derin bir nefes verip cevapladı. "Bir şey olduğunu sanıyordum ama yokmuş."
"Hyun, düzgünce anlat işte. Felix'i aranızda en iyi tanıyan benim. Eminim ki yardımcı olabilirim."
Hyunjin, Jisung'un söylediğine karşı ona kısa bir bakış attı. Sonra ise sesli bir nefes vererek birasını yere bıraktı.
"Biliyorsunuz ilk başta tartışıyorduk hep. Fakat sonra iyi anlaşmaya başlamıştık. Ama kesinlikle arkadaş gibi değildi aramızdaki çekim. Sonra öpüştük. Yani ben öptüm."
Hyunjin devam edecekti ki ağzı beş karış açılan Jisung'la gülmeden edememişti.
"Ne ya?"
"Felix naptı öpünce?"
Hyunjin omuz silkti. "Karşılık verdi önce. Ama sonra birden ittirip kaçtı. Sonra bir gün neden böyle davrandığını sordum, daha doğrusu tartıştık. Ondan uzak durmamı falan söyledi işte. Ama cidden kırıcı konuştu. Ben de kendimi tutamayıp kırıcı bir şeyler söyledim. Sonuç olarak, aramız bok gibi."
Sözlerini bitirdiğinde, diğer ikili bir süre sessiz kalmıştı. Daha sonra Minho söze girdi.
"Jeongin'e neden evet dedin peki? Kız konusunda yani."
Hyunjin cevap verecekken Jisung araya atladı.
"İnadından yapmadıysa ben de Han Jisung değilim."
Hyunjin ona sadece ters bakışlar atmakla yetindiğinde, doğru düşündüğünü anlamıştı.
"Siz de bula bula birbirinizi bulmuşsunuz. İkininizde de keçi inadı var. Nasıl aranızı yapayım ben şimdi.."
Minho, Jisung'un dediğine gülerken aynı zamanda fırsattan istifade kendine daha çok çekmişti. Sonra ise aklına gelen fikirle ikiliye döndü.
"Neyse, görüş sen kızla. Belki Felix kıskanıp bir şeyler yapar."
Hyunjin ise oflayıp dudağını büzmüştü. "Felix'ten bahsediyoruz Minho. Ben aseksüel olduğunu bile düşünüyorum, sen diyorsun ki kıskanır."
Hyunjin'in bu ilk defa gördükleri sersem ama tatlı hali ikisini de güldürmüştü.
Günün geri kalanını ise bol bol birbirlerine sataşmalı bir şekilde geçirdikten sonra birbirlerinden ayrılmışlardı. Hyunjin eve doğru yürürken, hissettiği soğukla önünü sıkıca kapadı. Havalar fazlasıyla soğumuş olmasına rağmen hala siyah ince kolej ceketini giyiyordu sadece.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
scars
Fanficjeongin, felix ve hyunjin okuldan atılmakla yüz yüze geldiklerinde; jisung ve minho'nun da yardımıyla başmüdürün okula yeni gelen oğlu chan'ı yanlarına çekme planı yaparlar