jeongin, felix ve hyunjin okuldan atılmakla yüz yüze geldiklerinde; jisung ve minho'nun da yardımıyla başmüdürün okula yeni gelen oğlu chan'ı yanlarına çekme planı yaparlar
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Beş dakikadır önünde dikildiği kapıyı çalmak için elini kaldırdığında yine aynı hızla indirdi Minho. Jeongin ve Hyunjin'i dinleyip Jisung'la konuşmak için onun evine gelmişti. Fakat az sonra ciddi bir konuşma yapacaktı ve batırmaktan korktuğu için bir türlü cesaret edemiyordu kapıyı çalmaya. Sonunda pes etti ve ne olacaksa olsun diye düşünerek zile bastı.
Kapı açıldığında ise tanıdık yaşlı kadın karşılamıştı onu. "Oh, Minho?"
Kadının samimi gülümsemesiyle beraber o da gülümsemişti. Ardından eline süs olsun diye aldığı birkaç kitabı göstererek konuştu. "İyi akşamlar Bayan Han. Bu saatte rahatsız ettiğim için üzgünüm fakat Jisung'un birkaç kitabı bende kalmıştı."
"Ah, ne kadar da düşüncelisin. Jisung odasında çalışıyor, gel içeri."
Ayakkabılarını çıkarıp içeri girdiğinde direkt en köşedeki odaya ilerlemişti. Ondan önce odanın kapısına varmış olan kadın ise kapıyı tıklatıp içeri girmişti.
"Jisung tatlım, Minho kitaplarını getirmiş."
Jisung ise duyduğu isimle kalbinin hızlandığını hissederken yavaşça kapıya dönmüştü. Annesi kapıdan çekilip salona döndüğünde ise Minho içeri girmişti.
Jisung hızlıca yerinden kalkıp kapıyı kapatırken konuştu. "Ne işin var evimde?"
Minho zaten ondan sert bir çıkış beklediği için buna şaşırmak yerine sesli bir nefes verdi. "Konuşmaya geldim."
Jisung her ne kadar heyecanlı ve gergin olsa da umursamaz bir tavır takınmaya çalışmıştı. Fakat Minho onu tanıyordu ve konuşmayı istediğinden emindi.
"Senden rahatsız olmadığımı biliyorsun."
"Hayır bilmiyorum."
Jisung'un inadıyla beraber Minho hangi yola başvuracağını anlamıştı. Karşısındaki çocuğa biraz yaklaşıp dibine girdi. "Rahatsız olduğum insanları öpmem, Jisung."
Ve başarılı olmuştu da çünkü bu cümle Jisung'un gardını indirmesine ve yanaklarının kızarmasına sebep olmuştu.
"Şimdi üzerini giyinip bekle burada. Geleceğim."
Minho konuşmasının ardından hızlıca gittiğinde ise Jisung öylece kalmıştı. Ardından ise üzerine bir kot ceket giyip peşinden salona ilerlemişti.
