Keyifli okumalar!Şarkılar: imagine dragons-Mad world.
Cem Adrian-kül.
Mabel Matiz-Bir hadise var.Fazlasıyla uykum vardı, ama uyuyamıyordum. Her gece aynı şey oluyordu. Hava aydınlanmak üzereydi ve ben yarım saat bile uyuyamamıştım.
Geceler,saatler,saniyeler,uykular bile düşmandı bana.
Bir anda sinirle kalktım.
Mutfağa doğru ilerlerken bir yandan da yavaş ve sessiz olmaya çalışıyordum. Çünkü Kuzey hâlâ uyuyordu. Eve geldiğimizden beri tek bir kelime bile konuşmamıştık.
Buz dolabına doğru yöneldiğimde, yavaşça açtım. Peynir,zeytin alarak dolabın kapağını kapattım. Elimdekileri tezgâha bıraktım. Hemen yanımda duran sandviç ekmeklerine diktim gözlerimi, hiç açılmamışlardı. Bu ekmekler üç gün öncesine aitlerdi.
Aklıma aptalca birşey geliyordu. Ve oldukça da bencilceydi!
Ne yani Kuzey yokluğumda tek bir lokma bile sürmemiş miydi ağzına?
Salaktı işte!
Bencilikmiş!
Bir de bana bencil diyordu. O daha da bencildi.
Bir katil yüzünden günlerce aç mı kalmıştı?!
Bencillik,her zaman kendini düşünmekti! Bir başkasını değil!
Aptaldı!
Hâla bunları düşünürken bir yandan da paketini yeni açtığım ekmeklerin içine dolaptan çıkardığım peynir ve zeytinleri koydum.
🥪🥪
Evden çıkışımın ardından kırk üç dakika elli iki saniye geçmişti. Bense hâla koşuyordum. Nefes alışverişilerim belli bir düzendeydi.
Esen rüzgâr bedenimi parçalarcasına büyük dalgalar gönderirken. Duruşumu dikleştirdim. Bir anda kolumdaki saatin titremesiyle duraksadım, elim saate gittiğinde tam altı tane tane mesaj geldiğini gördüm. Hızla mesajlara bakarken beş mesajı Badenin,diğerini ise Kuzeyin yazdığını gördüm.
Kuzeyin mesajına tıkladım.
"Teşekkür ederim."Yemişti.
Dudaklarımın kenarında oluşan ufacık bir tebessüm vardı şimdi. 48 dakika 36 saniye öncesine kadar sertçe tuttuğum mizacım bir anda duvaralarını yıkmıştı.
Daha fazla oyalanmayıp Badenin mesajını okudum.
"İz,unutmadın değil mi?!"
"Neyi?"Dedim kendi kendime
"İz neden bakmıyorsun?!"
"Koşuyordum çünkü geri zekalı" diyerek yeniden fısıldadım kendime."Kızım yirmi dakikaya ordayız."
"Nerdesiniz?" Dedim yine."İz. Nerdesin! Seni bekliyoruz hâla?!"
"Ha?" Birden boğazımdan çıkan sese karşılık kafam iyice karıştı"Of İz of! Çok bencilsin sürekli aynısını yapıyorsun!"
"Allah kahretsin!" Dedim yeniden kendi kendime kızarken.İki gün sonra Aylin'nin doğum günüydü. Ben ne kadar çok istemesem de Ceylin ve Bade'nin zoruyla Ceylinin evinde yapacakları ufak çaplı doğum günü partisine katılacaktım!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BORAN
Novela JuvenilBalkondan geri geri yürüyüp çıkarken bile bakıyordum hâlâ, son adımımı atmamla arkamda bir beden hissettim. Ensemde bir nefes... Ters hamle yapıp dönmek için elimi hızla kaldırırken,kollarının boynuma sarılıp,boğazıma bir cisim dayanmasıyla durdum...