Selaammm
Bu bölümü atmam gerektiğini düşündüm çünkü şu an hesabını kapatsa da merakla okumaya gelecek biri var ne de olsa bu hikayeyi kendisinin yazmasını isteyecek kadar seviyor
Bakın yazılan hikayeleri okuyabilirsiniz, eleştirebilirsiniz, yazarı ile bile konuşabilirsiniz ama kopyala yapıştır yapıp kendi hikayenizmiş gibi yazamazsınız sadece emek hırsızlığı olur bugün o hikayeyi görünce sinir krizi geçirdim, tamamen aynısıydı
Ben boşuna düşündüm o zaman, Hyunjin'in karakterini oluşturmak, onu insanlara yansıtmak o gücü belli etmek için boşa kafa kurdum her halde
Yapmayın lütfen ya yapmayın
Ayrıca, hikayeyi çalıp şu anda hesabını kapatan kişiye bir çift sözüm var, bu bölümü okuyacağını biliyorum
Hikayenin aynısını sende görmek beni sinirlendirdi ama gururlandırdı da çünkü düşündüm ki bu hikaye harika olmalı, ne de olsa fikir senden çıkmadığı için üzülmüş olmalısın
Ayrıca bu hikayedeki her karakter benim hayal dünyama ait, buradaki Hyunjin benim hayal dünyama ait, bu ficde ki Hyunjin'i üzgünüm ama sana yar edemezdim :)
İyi okumalar
***
"Bitch, I'm a star I'm serious"
Hyunjin sırıttı. "Bakalım Jinyoung nasılmış?"
Geldiği mekandan içeri girerken onu buraya getiren Changbin de kıkırdayıp arkasından girmişti. Jinyoung'u, o gece Minho'nun getiripte tıktığı depoya gelmişlerdi.
Hyunjin gözlerini kenarda bacak bacak üstüne atmış, Jinyoung'a dayak atan Minho'yu keyifli gözlerle izleyen Chan'ı bulunca erkek arkadaşına kıkırdayıp "Selam!" diye bağırdı kendini belli etmek için.
Bu sesle Minho yumruğunu durdurmuş, Chan da sesin geldiği yöne kafasını çevirmişti. Changbin ellerini kaldırdı. "Tutamadım deliyi, Felix ile birlik oldular getirmek zorunda kaldım."
Hyunjin ona omuz attı. "Hadi ama, sende tehdit edilmeye gönüllüydün. Ret bile etmedin."
Changbin omuz silkti. "Olabilir öyle şeyler."
Hemen kendini kenarda ki deri koltuğa atıp uzanma pozisyonunu aldığı an Hyunjin Minho'ya baktı. "Hiç rahatsız olma, öyle bir merak ettim de geldim."
Buram buram alay akıyordu sesinden, Minho ona göz devirip yumruğunu tekrar Jinyoung'un yüzüne geçirdiği an Hyunjin de gözlerini Chan'a çevirmiş, ona doğru ilerledikten sonra Chan'ın çenesini tutarak eğilmiş ve dudaklarını dudaklarına bastırmıştı.
Son iki günü Chan sayesinde harika geçiyordu, bunu yapmak istemişti.
Keyifle alt dudağını emip geri çekilmiş ardından da sevgilisinin dizine oturarak tek kolunu boynuna sarmıştı. "Sabah neden bana haber etmedin çıkarken?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
red lights, hyunchan ✓
Fanfictionşimdi söyle bana benden nefret ettiğini. | psikopati, psikolojik