Find You Again | Jirosé

24

"Yani Rosé o gün ölmedi mi?"
Dedi Yoongi elini çenesine koyarak

"Aslında öldü mü yoksa başka bir şey mi oldu bilmiyorum. Sadece o bir mucize sayesinde geri döndü."

"Jimin, bu anlattıklarının mümkün olmadığını sen de biliyorsun."

"Biliyorum kulağa mantıklı gelmiyor ama şu an Rosé gerçekten de evde."

Yoongi afallamış bir şekilde bana baktı.

"Senin dediğine göre hiçbir şey hatırlamıyor değil mi?"

"Maalesef hafızası silindi ama yakında her şeyi hatırlayacak. Eminim"

Saatime baktım. Epey geç olmuştu.
Rosé'yi daha fazla yalnız bırakamam.

Ayağa kalktım
"Ben gidiyorum. Rosé evde tek. Bana inanmıyorsan benimle gelip onu görebilirsin."

Yoongi anında başını salladı

"Hayır gerek yok! Yani henüz ölü bildiğim birini canlı görmeye hazır değilim. Ama mutlaka geleceğim."

"Peki ben gidiyorum öyleyse."

Yoongi ile vedalaşıp eve doğru yol aldım.

Birisine Rosé'yi anlatabilmek rahatlamama yol açmıştı.

Eve varınca arabadan indim ve içeri girdim.

Rosé salonda oturuyordu. Onu görünce ister istemez mutlu olmuştum.

"Jimin nerede kaldın?"

Sesi endişeli geliyordu.

"Bugün tesadüfen Yoongi ile karşılaştım. Biraz sohbet ettik."

Rosé'nin bir anda yüzü soldu.

"Kiminle karşılaştın?"

"Yoongi ile. Hani şu liseden arkadaşımız olan. "

Rosé daha da telaşlı görünüyordu.

"Rosé sen iyi misin?"

"Jimin ben her şeyi hatırlıyorum."

Kalbim hızla atmaya başladı. Hemen ona sarıldım.

"Ciddi misin Rosé? Hafızanı geri mi kazandın?"

Rosé beni kendinden ayırdı.

"Beni öldüren adamı da hatırlıyorum."

Nefesimi tutarak ona baktım.

"Jimin beni öldüren kişi Yoongi'ydi."