Tek davası okumak olan Avin Mirşad.
Bin derdin dermanı olan Maran Mirşad.
"Mardin şahidim Maran yüreğimin güneşisin. Dışımı aydınlatırken yüreğimi yakansın."
Hayatın acımasız döngüsü içerisinde birbirlerine denk gelen iki insan.
"Mezopotamya şah...
Diğer bölüm sınırı aşılmadı bu yüzden ordan kalan oyları bu bölümün oy sınırına koydum. Ve bu bölümü onlar içine atıyorum kendilerini biliyorlar:)
SINIR - 860 oy = 3K yorum.
Oy vermek zor olmamalı ya çok bir şey istemiyorum okunmaya göre sınırı ayarlıyorum lütfen isyan etmeyin.
Diğer yazarlar daha çok sınır koyuyor biliyorum herkes yorganına göre ayağını uzatmalı ama ben kendi yorganıma göre ayağımı uzatırsam kitap olduğu yerde sayar ve büyümez:( beni anlayın lütfen.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Başını olumsuzca iki yana salladı tamamıyla yanlıştı bu yaptıkları olmamalıydı böyle şeyler ama ikisi de birbirine karşı koyamıyordu.
Maran ses etmeden geri çekildiğinde Avin kalkıp kendini banyoya attı. Maran ne olduğunu anlamadı belkide doğru olanı yapmıştı Avin. Biraz daha öyle kalsalardı dönüşü olmayan bir şey olacaktı.
Ve belki ikisi de pişman olacaktı.
Maran kendini odanın balkonuna attı cebindeki sigara paketini çıkarıp bir dal aldı dudakları arasına sigarayı yakarak dumanı içine çekti..
Kendisine neler olduğunu anlamıyordu. Saçma davranıyordu. Bu kıza karşı bir şey hissetmemesi lazımdı sadece okusun diye onunla evlenmişti okulu bittiğinde ise iki yabancıdan başka bir şey olmayacaklardı.
Dudakları arasında firar eden koyu gri nahoş kokuyu içine çekerken yüzünde alaycı bir tebessüm belirdi ne ara bu duruma gelmişti ikisi? Anlamıyordu.
Avin banyodan çıkıp üzerini değiştirerek yatağa girdi balkonda duran adama bir kaç saniye bakıp gözlerini usulca kapattı gecenin böyle olacağı belliydi o rakıyı içmeseydi böyle olmayacaktı..
Maran bir kaç dakika sonra içeri girdi derin sıkıntılı bir nefes vererek üzerine giyecek bir şeyler alıp banyoya girdi. Hızlı bir şekilde üzerini değiştirip rutin işlerini bitirip odaya döndü.
Bugünde koltukta uyuma sırası kendisindeydi. yatağın karşısında duran gri koltuğa kıvrıldı ne kadar uyuyabilirse..
-
Maran rezervasyon yaptığı restoran görevlisi ile son görüşmesini yaparken Avin hazırlanıyordu uzun beyaz, mavi güpürlü bir elbiseyi tercih etmişti. Yüzüne yaptığı hafif makyajı ile güzelliğini biraz daha ön plana çıkarmıştı.
İki kişi için ideal olan banyoda hazırlanıyordu. Kocası son görüntüsünü daha görmemişti. Dünkü konser vakasından sonra bugün daha özenli bir hazırlık yapıyordu.
Oysaki Maran Mirşad dün karısını kıskandığı için götürmek istememişti. Avin'in bi haber olduğu bu durum şu anlık bilinmezlikte yüzecekti.
Sabah ikisi uyandığında dün gece olanları unutmayı ve hiç olmamış gibi yapmayı seçmişlerdi. Dün gece olanlar ikisi içinde yanlıştı.
"Avin sen bu kadar yavaş mıydın hep?" Diye içeri seslendi Maran.
