Phoenix'in gelip kendini yatağa atmasının üstünden yarım saat geçmişti, sürekli telefonunu kontrol ediyordu Yoru bir şey yazmış mı diye ama tık yoktu. Demek ki Chamber ile eğleniyordu...
"Phoenix, sofrayı kurmama yardım eder misin?"
"Geliyorum anne."
Her ne kadar okulda cool çocuğu oynasa da tam bir ana kuzusuydu. Tabakları dikkatlice yerleştirdi ve kendi sandalyesine oturdu.
"Hayırdır neden bu kadar sessizsin?" dedi annesi.
"Yoruldum biraz, çarşıdan sonra kütüphaneye gidip ders çalıştık."
"Yeni arkadaşları gezdirmek içindi değil mi? Bir gün onları yemeğe davet etmelisin. Hem Jett'i görmeyeli de uzun süre oldu." dedi annesi yemeği masanın ortasına koyarken.
Phoenix "Biraz daha zaman geçsin çağırırım. Şimdilik fazla yabancılar."
Annesi onayladı ve eşini sofraya çağırdı. Oturup birlikte yemek yediler.
Phoenix yine de çok yememişti. Arada sırada telefonunu kontrol ediyordu.
Babası "Bir sorun mu var?" diye sorunca hızla kafasını kaldırdı "Hayır, hayır yok sadece yorgunum, size afiyet olsun." diyip sofradan kalktı. Hızla odasına gitti ve Yoru'yu aradı.
Bir kaç çalıştan sonra açmıştı.
"Alo?" dedi Yoru.
"Hey! Şey... Eve gidebildin mi?"
"Evet Chamber bıraktı zaten."
"Ah, doğru bir an unutmuşum."
"Hmm."
"Kitapları aldın değil mi?"
"Aldım evet."
"Eh, eğlendin mi bari Chamber ile?"
"Ben de diyorum konuyu ne zaman buna getirecek..."
"Ne alaka şimdi aaaa..."
"Evet eğlendim Phoenix, siz de eğlenmişsinizdir umarım."
"Yani, eğlenceliydi ama... Sen de olsan daha eğlenceli olurdu."
"Niye ben palyaço muyum?"
"Ne alaka lan?"
"Eğlenceli biri değilim size göre, siz bir tık fazla kaçıksınız."
"Konuyu değiştirme amcık yarın benle de dışarı çık."
"Garip bir kafiye ama yarın çıkamam evde olmalıyım."
"Of ya hiç sevmiyorum seni."
"Biliyorum evet."
"He aynen, neyse... Yarın okulda görüşürüz. Umarım tekrar aynı arabadan inerken görmem seni."
"Niye ya? İyi oluyor kıçımı yaya yaya okula gelmek."
"Yürü pezevenk."
"Of tamam Phoenix hadi görüşürüz."
"Adam ol."
Yoru yüzüne kapatınca kendi kendine güldü ve yatağa attı kendini. Yarına olan ödevlerinin hepsini kütüphanede tamamladığı için gönül rahatlığıyla uyudu.
***
Neon kapının önüne geldi "Siz her gün böyle bekleyecek misiniz burda ya?" dedi Phoenix ve Jett'e.
Jett "Yıllardır birbirimizi bekliyoruz sizi de bekleyelim demiştik." dedi. Neon güldü "Şaka yapıyorum, hadi Yoru ve Sova'yı bekleyelim." dedi.
Phoenix "Sova sınıfta, servis 20 dakika önceden gelir hep." dedi, kollarını önünde bağlamış, gergin gözüküyordu.
Neon, Jett'e eğildi "Biraz gelsene benle." dedi ve Jett'i uzağa çekti. Phoenix farkına bile varmamıştı.
Jett "Ne oldu?" dedi fısıldayarak. Neon "Phoenix daha önce birilerinden hoşlandı mı?" diye sordu.
Jett bir süre düşündü "Bildiğim kadarıyla hayır. Liseden önce sevdiği biri de yokmuş, bir ara konuşmuştuk."
"Peki Yoru'dan hoşlanıyor olabilir mi?" dedi Neon sessizce. Jett bir süre düşündü "Bildiğim kadarıyla erkeklerden hoşlanmıyordu ama... Kadınlardan da hoşlanmıyor gibi... Hiç emin değilim yani."
"Çok kıskanç davranıyor ona karşı." dedi Neon.
Jett ise kıkırdadı "Chamber'ın etrafındaki herkese karşı öyle, sadece Yoru arkadaşımız olunca biraz daha abartmıştır diye düşünmüştüm. Hoşlandığını sanmıyorum."
Neon kafa salladı "Sen öyle diyorsan... Ben daha 3 gündür falan tanıyorum o yüzden kendim tahmin yapmak istemedim. Sen sezmediysen yoktur."
"Merak etme Phoenix bana söyler zaten öyle bir şey olursa." dedi Jett ve Phoenix'in yanına gittiler.
Yoru da karşıdan Chamber ile geliyordu. Yanlarına koştu.
"Ben sana yürü dememiş miydim?" dedi hayal kırıklığıyla Phoenix.
Yoru elini Phoenix'in omzuna koydu soluklanırken. Kafasını kaldırdı "Sanırım biz Chamber ile sevgili olduk."
Valo serverları her güncellemeden sonra çökmese hayat daha güzel olabilirdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Valorant Highschool
FanfictionYorunix - Slight platonic Jeon, Yomber fanfic. Valorant School Au.