1.4

1.1K 98 19
                                    

uzun zaman sonra kısa da olsa bölüm yazmak iyi geldi. lütfen kusura bakmayın, sizi çok beklettiğimin farkındayım.

bir sonraki bölümü de yakın zamanda yazıp yayınlamayı planlıyorum.

neyse hadi bölüme geçin bakalım.

lütfen oy ve yorumları unutmayın, rica ediyorum.

keyifli okumalar dilerim.

**

Merak ediyordum da nasıl bu kadar tesadüf bir araya gelip bize mutluluğu getirebiliyordu? Bunun için özel bir çaba bile gerekmiyordu, sadece her şey bir anda oluveriyordu.

Henry'nin hayatımın tam ortasına gelip yerleşmesi de böyle olmuştu ancak çok mutluydum. Başlarda aramızdaki şeylerin ne olduğuna anlam veremeyip kendimizi sağa sola savrulurken bulmuştuk ancak durum şu an öyle değildi.

İkimiz de bir şeylerin farkındaydık, sadece dile getirmiyorduk. Bu ise asıl hoşuma giden şeydi. Aramızda adı konulan bir şey olmamasına rağmen karşı konulamaz bir iletişim ve çekim vardı.

Bilgisayarın tuşlarında parmaklarımı gezdirirken zihnimde geçenler beni gülümsettiğinde sanki bir işaretmiş gibi telefonumun bildirim ışığı yandığında tuş kilidini açarak gelen bildirime baktım.

Henry: Bilgisayar ekranı gözlerini mahvetti.

Mesajına kıkırdadığımda beni ne kadar iyi tanıdığına hayret ettim, gecenin bir vaktiydi ancak o benim çalıştığımı yine ve yine biliyordu.

Siz: Gözlerime iyi gelecek bir şeyler yok mu ki...

Alt dudağımı ısırarak gönderdiğim mesajı tekrar okudum. Liseli ergenlere dönmüştüm ama elimde değildi. Biz, Henry'le ilk başta yaşamamız gereken şeyleri sonradan yaşamaya başlamıştık. Bu durumdan şikayetçi değildim.

Henry: Ne gibi şeyler?

Siz: Mavi gözlere sahip, 1.85 boylarında bir şeyler mesela 😝 (Gönderilmedi)

Yazıp geri sildiğim şeye sırıttığımda daha makul ve saçma olmayan bir mesaj yazıp gönderdim.

Siz: Aklımı başımdan alan bir şeyler.

Gönderdiğim mesajı tekrar tekrar okudum. Bu diğerinden daha beter olmuştu galiba... Neyse, artık yapacak bir şey yoktu. Bir süre bekledim, neredeyse yirmi dakika olmuştu ancak Henry'de hâlâ bir cevap gelmemişti.

Belki de uyuya kaldığını düşünerek telefonu elimden bıraktım. Bakışlarımı tekrardan ekrana odakladığımda bugünkü çekimlerden fotoğraf seçiyordum. Çektiğim fotoğrafı iyice inceledim. Erkek bir modeldi, gayet de yakışıklıydı ancak bir şeyler eksikti. Henry'nin öyle bir aurası vardı ki fotoğraf kendine zorla baktırıyordu ancak kimle çekim yaptıysam hiçbiri o kadar güzel çıkmıyordu işte.

Belki de benim gözüme daha farklı geliyordu. Onunla aramda yaşanılan bazı şeyler olduğu için istemsizce onu diğerlerinden ayırıyordum. Bilmiyordum ancak hoşuma da gitmiyor değildi...

Ekrandaki fotoğrafı inceliyorken kapıdan duyduğum tıkırtıyla korku içinde kapıya baktım. Henry'i görmemle kaybolan korkum yerini başka bir duyguya bıraktı. Onu karşımda görmüş olmanın mutluluğu.

Oturduğum konforlu koltuktan kalkıp ona adımladığımda kollarını açtı. Birkaç hızlı adımda kollarının arasına girdiğimde elleri çoktan belimi sarmalamıştı bile. Parmak uçlarımda yükselip başımı boyun girintisine iyice yerleştirdiğimde boynuna küçücük bir öpücük bıraktım. "Beni korkuttun..." diye mırıldandığımda artık parmak uçlarımda yükselmiyordum ve yüzüm boynu yerine göğsüne yaslıydı.

Belimdeki elinin biri saçlarıma çıktığında saçlarımı okşadı ve saçlarımın üstünü birkaç kez öptü. "Özür dilerim," dedi tatlı bir ses tonuyla, "korkutmak istememiştim." Kulağıma fazla masum gelen sesi beni gülümsetti. Başımı göğsünden kaldırdığımda cevap vermeyerek ona sadece sevimli bir bakış attım. Elinden tutup onu oturduğum koltuğa çekiştirdiğimde biraz önce oturduğum yere onun oturmasını sağladım.

Henry cüsseli bedeniyle koltuğa yerleştiğinde kucağına şöyle bir bakış attım. Bu bakışımı görmüş olmalı ki elini dizine koyup gel ve kucağıma otur der gibi iki kez hafifçe dizine vurdu. Bu isteği canıma minnet olduğu için memnun bir şekilde yan olacak biçimde kucağına yerleştim.

Ellerinden biri bacağımın üst kısmına koyup beni desteklediğinde kollarımı boynuna sardım. "Bu ziyaretini neye borçluyum?" diye tatlı tatlı sorduğumda dudaklarıma çapkın bir bakış atarak gözlerime odaklandı. "Gözlerine iyi gelecek bir şeyler görmek istemene." diyerek hazır cevaplılık yaptığında ona bak sen şu işe bakışımı attım.

"Ne kadar da düşüncelisin." deyip kıkırdadığımda alt dudağını ağzının içine yuvarlandı ve dudağını ıslattıktan sonra dilini neredeyse fark edilmeyecek şekilde dişlerinde gezdirdi. "Senin için." Aldığım cevap kalbimin hızlı hızlı atmasına sebep olduğunda yutkundum.

Ne diyeceğimi bilemeyip gözlerine öylece bakıyorken sadece onunla biraz uzaklaşmayı istediğimi fark ettim. Bir anda, "Gidelim mi buradan biraz?" diye sorduğumda üst bacağımda duran elini dizime kadar okşayarak indirdi. "Gidelim." Hipnoz olmuş gibi konuştuğunda anlık olarak kaşları çatıldı. Beklemediğim bir anda gözlerini kaçırdığında yalandan boğazını temizledi ve sordu: "Nereye?"

"Bilmem," dedim dudaklarımı bükerken. "Fazla uzak bir yer olmasına gerek yok." Cevabımdan sonra düşünceli bir şekilde zemine odaklandı. "Güzel bir koy var, seni oraya götüreceğim." diye mırıldandı ama sanki aklında başka şeyler de var gibiydi.

"Gideceğimiz yerde ilgini çekecek bir şey olacak." dediğinde meraklanmıştım. Kaşlarım havalandığında düşündüm ancak bunu ona sorsam daha iyiydi. "Ne gibi?"

"Gittiğimizde görmeni istiyorum." Bunu kendine o kadar güvenerek söylemişti ki iyice merak ettim fakat üstelemedim. "Ayrıca oraya giderken herkesin tanıdığı bir adam değil, sokakta öylesine dolanan o adam olacağım. Sen ise o adamın güzeller güzeli bebeği."

Söyledikleri içimi eritirken onu bir kez daha anlamış olmanın güzelliğiyle gülümseyerek dudağının kenarına dudaklarımı bastırdım. Yavaşça geri çekildiğimde onun gözlerini kapatmış olduğunu görmek içime tarif edemediğim başka bir duygu daha yaydı.

Herkes gibi biri olmak istiyordu. Sokakta boş boş fark edilmeden dolaşmak, belki de yanında olmasını istediği kişiyle el ele olmak... Bu küçük istediğini gerçekleştirmek için ona elimden geldiği kadar yardımcı olacaktım.

**

umarım sevmişsinizdir.

bölümden çıkmadan oy verirseniz çok sevinirim.

görüşmek üzere!

🧡

light him up • henry cavillHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin