13.Bölüm

5.9K 278 24
                                    


Keyifli okumalar...

Hani bazen olur ya, içinde bulunduğun kötü durumdan çıkarsın ve herşeyin bittiğini sanarsın ama aslında her şey yeni başlıyordur. Heh işte tam olarak öyle bir durum içine düştüğümü yeni yeni fark ediyordum.

Buraya ilk geldiğimde içten içe korkmuştum. Onlara asla ama asla kendimi belli etmedim. Hatta ve hatta kendime bile bunu yediremedim. Bana yardım etmek isteyen bir insandan korkmak. Bunu düşünmemek için çabaladım hep. Ne zaman bunu düşünecek gibi olsam beni o sabah şu sarhoştan, ya da sokakta kalmaktan, sözde ailem olan o insanlardan nasıl kurtardığını getirmiştim aklıma. O gün ne dediğini hâlâ hatırlıyorum. 'Bu sefer geç kalmadım.' Bu adam birine yardım etmek için geç kalmıştı. Beni ilk gördüğünden beridir hep hüzün ve özlem ile bakan gözlerinin arkasında bir sebep aramayacaktım aslında ama şu son olanlar. Bütün abilerde bir gariplik var.. Çınar Bey abim ile dışarıya çıktığımız zaman sanki onun öz kardeşiymişim gibi davranmıştı. Ben de ona aynı şekilde karşılık verme gereksinimi duymuştum ve yalan yok bu hoşuma da gitmişti. Bunda bir gariplik aramak istememiştim başta ama şimdi tekrar düşünüyorum da acaba..

Belki de ben panik yapıyorumdur. Sonuçta onlardan korkmadığımı göstermek için onlara sıcak kanlı davranmıştım ama şu anda harbiden korkuyorum. Off! Bilemiyorum artık. Emir ve Mete geldiğimden beridir benimle çok iyi ilgileniyorlardı. Onlar hakkında her ne kadar böyle düşünmek istemesem de.. Emir değil belki ama Mete... Mete'de kesinlikle bir sorun vardı. Caner abim de her ne kadar belli etmemeye çalışsa da onda da görmüştüm bunu. Aslında bu eve geldiğimden beridir bana ters yapan Kerem abi sanırım en aklı başında olanıydı. Her ne kadar bunu daha önce olanları yaşamamak için yapsa da.

Bir terslik olduğuna asıl kanaat getirdiğim nokta anneleri olmuştu. Kapıdan içeriye giren deli dolu kadın beni görünce hüzünle dolmuştu.

Yatağıma uzanmış bir şekilde tavanı izliyordum. Aklım çok doluydu ve ne yapacağımı bilmiyordum. Elbet her şey bir şekilde yolunu bulacak evet ama bu nasıl olacak. İlk iki gün güzel geçti evet ama bu zaman diliminde hepsinde bir tuhaflık olduğunu anlamıştım.

Üfleyerek yattığım yerden doğruldum. İki saat önce eve gelen anneler ile biraz sohpet etmiştik. Kerem, Caner ve Çınar abilerime demediklerini bırakmamış ve yol yorgunu olduklarını söyleyip odalarına çekilmişlerdi. Benimle konuşurken gözlerinin içi parlıyordu özellikle Selma Hanımın neredeyse boynuma atlayacak bir sevinci vardı beni görünce ama aynı zamanda hüzün ve hasret kalmış şekilde bakıyordu bana. Çok tuhaf gelmişti doğrusu. Onlara tabii ki de yine kendimden taviz vermedim. Birşeylerin farkındaydım ama ne olduğunu bilmiyordum ve benim adım da Elif Altun'sa ben bunu öğrenecektim.

Uyuyamıyordum. Sessizlik fazla gürültülüydü ve ben bu gürültülü yerden çıkmalıydım. Yataktan kalkıp banyoya girdim. Elimi yüzümü soğuk suyla iyice yıkadım. Üstümdeki pandalı pijamaya gözüm kayınca istemeden sırıttım. Hey Allah'ım ya. Üf bu nedir be içimdeki sıkıntı. Annemi artık düşünmek istemiyordum ve içimdeki bu rahatsızlık bana onu anımsatıyordu.

Elimi yüzümü kurulduktan sonra banyodan çıktım. Ee? Uykum yok. Napçam ben sabaha kadar? Şu kitap da bitti. Neyse en iyisi yerine koyayım hem yeni kitap ta almış olurum. Hiç test çözecek durumda değildim ve eve geldiğimden beridir çalışma masasının üstünde duran test kitaplarıma elimi bile sürmemiştim. Elime bitirdiğim kitabı alıp kapıya yöneldim. Zaten kilitlemediğim için hiç uğraşmadan kapıyı açıp odadan çıktım. Zaten geri döneceğim için kapatma gereksinimi duymamıştım. Yavaş yavaş kütüphaneye adımladım ve raflardan birine elimdeki kitabı  yerleştirdim. Hemen yan rafta bana göz kırpan kırmızı kapaklı kitabı elime aldım. Kitabın arkasını okuduktan sonra merakım depresince hemen odama yöneldim. Kapıya varmama bir iki adım kalmıştı ki bir ses duymamla duraksadım.

CAMDAN ZİNCİRLERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin