"Hayır Jungkook, ben o partiye gitmeyeceğim." Diye çıkıştım tekrardan. Neden her zaman liselerde saçma partiler oluyor ve benim Jungkook ile başa çıkmam gerekiyordu? Neler olabileceğini önceden görebiliyordum, o saçma ve samimiyetsiz sosyalleşme çabalarını, Jungkook sarhoş olacağından zar zor onu eve taşıma anımı ön izlenimle görebiliyordum. "Ayrıca daha yeni İngilizce dersinden proje ödevi aldığımı gördün! O filmi izleyip film hakkında yorumumu yazmam lazım, dersten kalmak istemiyorum."
"Fazla inek olma Lisa, lütfen! Sen yanımda olmadığın zaman partiye gittiğimde kendimi çıplak gibi hissediyorum. Hayal edebiliyor musun?" Gözümün önünde beliren manzarayla yüzümü buruşturdum. Hayır, hayır, hayır! Jungkook'u çıplak hayal etmek istemiyorum. "Beyinsiz Jungkook, ne yapmaya çalışıyorsun? Ben seni çıplak hayal etmek istemiyordum!" Bağırdığımda gözleri iki katına çıkacak kadar açıldı.
"Ben sana hissedeceklerimi hayal etmeni söyledim! Çıplak halimi değil!" Utançtan yanaklarının kızardığını fark ettiğimde gülmemek için alt dudağımı ısırdım. "Lisa, yoksa arkadaşlığımız farklı bir boyuta mı çıkıyor? Beni çıplak hayal etmenden ne çıkarmalıyım?" Yüzünü benimkine yaklaştırdığında gözlerimi devirdim, yüzünü elimle itip okul bahçesinin çıkışına doğru yürümeye devam ettim.
"Sadece saçmalamaman gerektiğini Jungkook." Bunu derken gözüme çoktan çıkışa ulaşmış, okul servisine doğru yürüyen Taehyung takıldı. Bana "siktir" yazdığı zamandan beridir onunla mesajlaşmıyordum, yani iki gündür. Elbette onun özel hayatına böyle dinlenme molaları bırakmak saygı göstergesiydi ama içimde bir boşluk olduğunu hissediyordum. Ona ilk yazmaya başladığım zamanlar içimdeki özlem çok büyüktü, onunla konuşmayı gerçekten çok özlemiştim. Bir hafta boyunca mesajlaşmıştık ve birden iki günün araya girmesi yoruyordu. Tekrardan o özlem duygusunun içimde belirdiğini hissedip onu özlüyor olmam... Ah, can sıkıcı.
"Akşam evinizin önüne geleceğim ve beraber gideceğiz Lisa, bunu onaylıyor musun?" Acaba Taehyung gidecek mi? Muhtemelen o beni görmek istemiyordu ama ben onu görmek istiyordum ve bazen bencil olmazsanız istediğiniz sonuçlara ulaşamazdınız.
"Tamam, onaylıyorum." Sadece Taehyung için onaylıyorum.
...
Siz: akşam parti var diyorlar
Siz: gidecek misin?
Taehyung: voah! İki gün sonra bana yazman gözlerimi yaşarttı
Taehyung: neden sordun? Sen de mi gideceksin?
Mesajımı anında görmüştü. Bir ihtimal ona mesaj atmamı bekliyor olabilir miydi? Elbette hayır, sadece bir tesadüf.
Siz: evet gideceğim
Siz: çoğu kişinin gittiğini biliyor olman gerekir
Taehyung: çoğu kişi gidiyor ama herkes gitmiyor
Taehyung: yani birkaç kişiyi kafadan eleyebilirim
Siz: demek hırslanıp beni hırslı bir şekilde bulmaya karar verdin
Taehyung: bilemeyiz
Taehyung: ama şunu bilebiliriz ki
Taehyung: seni bulursam da sana söylemeyeceğim
Siz: o nedenmiş?
Taehyung: zamanı geldiğinde belki bunu anlayabilirsin
Taehyung: seni bulduğumda bundan haberin olmayacak
Taehyung: çünkü sana söylemeyeceğim
Siz: peki hırslı çocuk
Siz: bana söyleme
Siz: belki de söylememen daha iyi olur
Siz: utançtan deliye dönmem en azından
Taehyung: işte gereksiz düşünceli bir insanım
Siz: haha ve ha
Siz: bugün ne giyeceksin
Taehyung: niye sordun
Taehyung: yoksa benimle uyumlu giyinmek mi istiyorsun
Siz: bazen biraz salak olduğunu düşünüyorum ama yine de seni seviyorum taehyung
Siz: hayır salak
Siz: sadece merak ettim
Taehyung: o zaman daha fazla merak et ve geldiğinde gör
Siz: pekala
Siz: hemen gidip hazırlansam iyi olur çünkü merak ediyorum
Taehyung: koş hazırlan
Taehyung: bugün görüşeceğiz
Siz: evet görüşeceğiz
Siz: ama ben de sana ben olduğumu söylemeyeceğim
Görüldü, 17.30
<3
İki bölüm üst üste yayımladım, atlamadan okuduğunuzdan emin olun!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ily for 105120 hours, taelice
FanfictionSiz: 105120'nin anlamını söylersem beni sevebilir misin? Kim Taehyung & Lalisa Manobal. (Texting)