"Çünkü varsın ve biliyorum: ben senden mahrum yaşlanacağım. Çünkü varsın ve ben artık bir hayal olmadığını biliyorum. Çölde susuzluktan ölmek sorun değil, okyanusun ortasında susuzluktan ölmek asıl.. Beni mahveder."
Oturdum, saatlerce duvardaki o ça...
Off johnnybebeğime bende böyle sarılmak istiyorum :((
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Ben senin gözlerininiçinde hayat gördüm."
♧
"Son 1 hafta güzelim!" Ateşin sesiyle kafamı kaldırdım ve ona baktım.
"Şimdiden bile heyecanlanmaya başladım." Ateş gülerek yanıma geldi ve oturdu. 1 hafta sonra nikah törenimiz vardı. Ateş en yakın tarihi almıştı, ama o 1 hafta sanki 1 ay gibi geliyordu bana. Zaman sanki durmuş gibiydi. Bir an önce o günün gelmesini istiyordum.
"Solita?" Gözlerimi ateşe çevirdim ve konuşmasını bekledim.
"Bu kadar erken evlenmemiz senin için bir problem olur mu?" Cevap vereceğim sıra ateş tekrar konuşmaya başladı. "Evlenmek istediğini biliyorum ama yine de sormak istiyorum. Sadece ileride pişman olmanı istemiyorum" Derin bir nefes çekip, cevap verdim.
"Seninle ilgili verdiğim hiç bir kararda pişman olacağımı düşünmüyorum ve seninde böyle düşünmeni istemiyorum." Ateşin suratında ki gülümseme yayılırken, bende gülümsedim.
"Ve yine de söylemek istiyorum, erken evleniyor olmamız benim açımdan asla problem olmaz. Seni ne kadar çok sevdiğimi biliyorsun ve bu yolda seninle yürümek istediğimi de." Gülümseyerek başını salladı ateş.
"Biliyorum solita sadece sormak istemiştim." O sıra ateş yanımdan kalktı ve mutfağa doğru adımlar attı. Bir kaç saniye sonra içi viski dolu olan bardakla gelince, kaşlarımı çattım.
"Benden habersiz eve viski mi aldın sen?" Ateş tam içeceği zamanda durdu ve gözlerini bana çevirdi. Bir çocuk gibi masum bakıyordu ama bu bakışa kanmayacaktım.
"Ş-şey" Diyerek elini saçlarının arasına götürdü. "Sana aldığımı haber verecektim ama unutmuşum." Sinirle kafamı iki yana salladım.
"Bu konuda biraz daha dikkatli olmanı istiyorum." Ateş sadece başını sallamakla yetinmişti. Viskisinden büyük bir yudum alınca muzipçe gülümsedi. Ardından parmaklarının arasına pro yerleştirdi ve dudaklarına götürürken elinden aldım. Pro'yu kendi dudaklarımın arasına yerleştirdim ve çakmakla yaktım. Ateşin bakışlarını üzerimde hissedip, ona baktım.
"Ne?? Görünce canım çekti sadece." Yalandan aldığımı biliyordu ama bunu üstelememişti. Gülerek viskisini içmeye devam etti. Bu durumu fazla abartıyor olabilirdim ama hiç bir şey onun sağlığından önemli değildi. Ona ne kadar engel olursam, sağlığı için o kadar iyiydi.
O viskisini içerken, bende pro'yu içiyordum. Onunda benim gibi nikah gününü düşündüğüne emindim. Her şey çok güzel gidiyordu, mutluyduk. Umarım hayat bize bir tekme atıp, bu mutluluğumuzu bozmazdı. Artık herhangi bir derdin üstesinden gelecek gücüm kalmamıştı. Sadece istediğim ateşle birlikte hiç bir aksilik olmadan, mutlu bir şekilde yaşamaktı.
