ONALTINCI BÖLÜM

1.5K 83 77
                                    

Berk Bey ve Aybike Hatun'un nikahı kıyılmıştı. Faytona binip Berk Beyin evine doğru yol almışlardı. İçeri girecekken,

"Adettendir, seni eşikten geçirirken kucağıma almam lazım." dedi Berk gülerek.

"Dur."

"Ne oldu?"

"Şu andan itibaren yepyeni bir hayata başlıyoruz. Sen... Beni hiç üzmezsin değil mi?"

"Üzmem. Herkesi üzerim ama seni üzmem."

"Ben bugüne kadar her şeyi gördüm. Yoksulluğu, sefaleti, sıla hasretini, ezilmeyi, horlanmayı... Yoksul bir eve doğdum. Hep anneme benzememeyi diledim. Beni ezemesinler istedim, başka hayatlara özendim. Belki utanç verici ama, ellerim anneminkiler gibi çamaşır suyu koksun istemedim. Sonra anne babamdan koparılıp Ataman Sarayına getirildim. Köle diye satıldım. O özendiğim hayatı yaşayan insanlar beni hep ezdi, hor gördü, kuzenim sultan olurken ben en fazla hizmetçilik yaptım. Anne baba özlemi çektim. Onların diğer herşeyden önemli olduğunu anladım. Özendiğim şeyler ne kadar boş ve kıymetsizmiş onu anladım. Tamamen değiştim, güçlü, asi, sert bir kabuğa büründüm. Ama ne kadar dik durmaya çalışsamda ben hep ezildim ve horlandım Berk."

Berk Aybikenin ellerini tuttu.

"Bunların hepsi geride kaldı Aybike. Sen artık cihan devletinin veziriazamının oğlunun hanımısın. Bu saray senin yuvan. Bundan böyle kimse seni ezemeyecek. Hor göremeyecek. Sefalet bitti. Yoksulluk bitti. Kölelik bitti. Hanzade Berk Beyin zevcesi Aybike Hanımsın artık."

Berk Aybikeyi kucağına aldı ve yatak odasına götürdü. Oda çok büyük ve güzeldi, terası vardı. Duvağını açarken Aybikenin kalbi yerinden çıkacakmış gibi atıyordu.

"Gören de ilk gecemiz sanacak." dedi Berk.

"Berk!"

"Tamam tamam kızma, heyecanını almak için yapıyorum."

Aybikeye takılan takıları çıkardı, kenara koydu. Kolyesini çıkarırken nefesi Aybikenin boynuna değiyordu. Karşısına geçtiğinde

"Bu gelinlik sana çok yakışmış. Çok güzel olmuşsun." dedi.

"Validen göndermiş, sağ olsun."

"Yırtmadan çıkarayım o zaman."

"Berk, sakın!"

Gülüştüler.

Berk Aybikenin yüzünü ellerinin arasına aldı.

"Sen benim eksik yarımı tamamladın. Ben de senin yüzünü hep böyle güldüreceğim."

Alınlarını birbirine dayadılar. Biraz sonra dudakları birleşti. O geceden sonra birbirlerini çok özlemişlerdi. Acısını çıkarmak istercesine öpüşüyorlardı. Berk elleriyle Aybikenin belini kavradı. Gelinliğinin düğmelerini çözdü. Aybikede Berkin kaftanını çıkarıp attı.

Ertesi sabah Asiye ilk kez yalnız uyanıyordu. Yanında Doruk yoktu. Sefere gitmişlerdi. Karnını tuttu.

"Baba gitti. Ama çok yakında gelecek. Bize dönecek. Üçümüz aile olacağız. Teyze de gitti. Evlendi, kendi evine gitti. O ikisi olmadan bu saray tehlikelerle dolu... Ama yalnız değilim. Sen varsın. Senin için de ben varım. Hadi şimdi birşeyler yiyelim."

"Cemile kalfa!"

"Hayırlı sabahlar."

"Sana da. Benim canım kahvaltıda şey istiyor... Şey..."

"Aşeriyorsun! Söyle ne istiyor?"

"Hani şehzademizle kahvaltı yaparken getirdiğiniz tatlıdan... Neydi adı?"

OSMANLI'DA KARDEŞLERİM (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin