DÖRDÜNCÜ BÖLÜM (+18)

2.7K 65 29
                                    

Canlarım benim için yorumlarınız çok önemli yorum olmayınca duvara yazıyormuşum gibi oluyor yorumlarınızı esirgemeyin 💖 İyi okumalar

~~~~~

Şehzade Doruk çarşıya çıkmış, halkın halini hatrını soruyordu. İlerde iyi bir padişah olmak istiyorsa halkıyla iç içe olmalıydı. Esnafla konuşurken arkalardan bir ses duydu.

"Biz Şehzade Kaan'ı isteriz! Madem hünkarın bir çocuğu daha var, onu bizden saklayamazsınız! Tahta çıkmak onunda hakkı!"

Birkaç kişi ona destek verdi.

"Ağalar hemen tutuklayın bu serserileri" dedi Şehzade Doruğu koruyan nöbetçilerden biri.

İçlerinden biri Şehzade Doruğa taş attı. Kafası kanıyordu.

"Bre gafil! Bre melun!" dedi aynı nöbetçi. "Kelleni gitti bil!"

"Durun" dedi şehzade doruk. "Onları bağışlıyorum."

"Ama nasıl olur şehzadem?"

"Yakın zamanda tanıştığım biri , ona büyük fenalık yapan birini bağışladı. Onun yüce gönlüne hayran oldum. Adil bir hükümdar olmak istiyorsam başka fikirlerede hoşgörü göstereceğim."

Asiye Hatunun Harika Sultanın ona yaptıklarını bağışlaması gelmişti aklına.

"Ama o sizi taşladı" dedi nöbetçi.

"Evet, bu bana atılan ilk taş . Sanırım alışmalıyım. Hadi gidelim."

Saraya döndüklerinde , şehzade odasına yürüyüp giderken cariyeler dikiş dersinden dönüyordu. Yolda karşılaştıklarında inci gibi dizilip yerlere kadar eğildiler. Birtek Asiye Hatun kafasını kaldırıp ona bakmıştı. Ve baktığı gibi de kafasındaki yarayı gördü.

"Ne oldu size?!" diye bağırdı arkasından telaşla. Diğer cariyelerin gözleri büyüdü. Cemile Kalfa korkuyla şehzadeye baktı.

Şehzade Doruk olduğu yerde durdu. Demek bu kız onun için endişeleniyordu . Hafifçe tebessüm etti ve arkasına bakmadan "5 dakika sonra odama gel" dedi. Sonrada yürüyüp gitti.

"Ne yaptın sen?" dedi cemile kalfa. "Şehzade geçerken bağırmak nedir?"

"Ama beni odasına çağırdı, sessizce bekleyenleri değil." dedi ve hareme doğru yol aldı.

5 dakika sonra Şehzade Doruğun odasına gittiğinde "Şehzade Doruk Han Hazretleri burada değil." dedi kapıdaki nöbetçi.

"Ama beni çağırmıştı?"

"Hamamda sizi bekliyor."

Asiye Hatun yutkundu. Normalde olsa gitmezdi ama şehzadeyi o halde görünce endişelenmişti.

Hamama girdiğinde Şehzade Doruk mermerde oturuyordu. Üstü çıplaktı. Belinden aşağısını kapatan bir örtü vardı yalnızca. Asiye Hatunun onu öyle görünce yanakları pembeleşti. Orada öylece durup bakıyordu. Şehzade Doruğun onu farketmediğini sanıyordu

"Çok mu hoşuna gitti hatun?"

Asiye Hatun irkildi. Utanmıştı, ne diyeceğini bilemeden birkaç kere ağzını açıp kapadı.

"Böyle edepsizlik yapacaksanız hemen şimdi gidiyorum!"

"Dur dur, latife ettim. Gel lütfen."

Asiye Hatun çekine çekine adımlarını ona doğru yöneltti.

"Gel, otur yanıma." dedi şehzade.

Dediğini yaptı ve oturdu.

"Ne oldu kafanıza?"

OSMANLI'DA KARDEŞLERİM (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin