KİMSİN SEN ?

45 2 12
                                    

Derin uyandığında hastane odasındaydı.Kafası karışmış bir şekilde etrafına bir daha baktı, anneannesi koltuğun üzerinde üstünde bir mont ile uyuyordu.Dogrulmaya çalıştığında Suzan ayağa kalktı ve Derine baktı.

"Canım kızım benim,iyi misin ,beni duyuyor musun söyle..."

Anneanne suzan o kadar heyecanlı bir şekilde bağırdı ki doktorlar hemen odaya ,girdi.Kelimeler tıpkı karışık bozulmuş  doksanlar kasedi gibi  kulağında boğuk bir şekilde anlam buluyordu.

Doktor kızın yanına gelip gözlerine bir fener tuttu.

"Evet selamlar Derin ,bugün uyandın ve gayet sağlıklı gözüküyorsun,gözlere bir bakalım"

"Canım yavrum benim,Allah'ıma binlerce şükürler olsun ki düzeldi."

Suzan durmadan torununa dua ediyordu.bir yandan da serum takılmayan elini tutuyordu.

"Anneanne noldu bana ,neden burdayım lütfennnnn"

Doktor genç kızın yüzüne baktı ve hafiften panik hale getirmeden konuşmaya başladı.

"Derin hanım ciddi bir trafik kazası geçirmişsiniz ,malesef kazadan erkek arkadaşınız ve siz sağ çıktınız fakat Nilay hanımı olay yerinde kaybettik"

Derin gerçekten ne kazayı ne de Nilay ile nereye gittiklerini anımsamıyordu ,en son Nilayı gördüğün de cuma gecesi için bir iş ayarlandığını ve bunu konuşacaklarını anımsamıyordu.

"Neden,bennnnn kaç gündür buradayım anneanne"

"Ah güzel kızım yaklaşık dört gün boyunca uyudun ,ama bak valla bir saniye senden gözümü ayırmadım.Allah o Berkay evladımdan razı olsun..."

Derin az önce Nilay'ın vefat ettiğini duymuştu ve cidden kafası böyle bir gerçekliği algılamıyor daha da karışık bir girdabın içine giriş yaptığını hissediyordu.

" Bir dakika Nilay öldü mü yani..."

Gözlerinden yaşlar süzülmeye başladı ,doktor hemen konuşmaya başladı.

"Nilay'ı hatırlıyor musun Derin, hatırladıklarını anlatır mısın"

"Hatırlıyorum ama en son biz okulda bir iş için buluşacaktık,sonrası tamamen ...bu nasıl olabilir anneanne? Daha dün beraberdik..."

Suzan dışarı doktor ile birlikte çıkıp hemşirenin serum taktığı esnada konusmaya başladı

" Ciddi bir kaza geçirmiş ,bu tarzda durumlarda böyle geçici hafıza kayıpları normal bir durumdur zamanla detayları hatırlar fakat lütfen çok fazla üstüne gitmeyin."

Bu sırada Serhat Berkay aniden Suzan'ın yanına geldi.Suzan hemen Berkay'a sarıldı şükürler olsun oglum uyandı diye bir sevinç çığlığı attı.

Berkay içeri girdiğinde Derin'e baktı.Cok şükür uyandın dedi.Derin'in elini avucuna aldı.çok korktum hem de çok ,beni de Suzan teyzeyi de çok korkuttu.Malesef arabayı Nilay kullanıyordu ve ciddi bir kaza yaptı.Onu kaybettik Derin.Cok üzgünüm.

Derin Berkay'ı bir yerden tanıyor gibiydi fakat hatırlamıyordu.

Berkay'in hiç de yabancı gelmeyen yüzüne bakıp "sizi tanımıyorum" diyebildi ,bu esnada Berkay gözleri dolu dolu Suzan hanıma baktı.

"Oğlum geçici bir hafıza kaybı yaşıyormuş,doktor zamanla olanları hatırlayacağını söyledi ,sen de çok yorgunsun hadi istersen bir evine git dinlen ben ararım seni hem olmaz mı "

"Burada kalmak istiyorum Suzan teyze hem ben bizim evde kalın istiyorum ,o ev olmaz her şeyi düşündüm sen merak etme"

Derin hayalle karışık bazı sisler maskeler ,bir takım olaylar hatırlıyor ama kesinlikle Berkay ile ilgili bir bağ kuramıyordu.

"Tamam oğlum doktor yarın ki duruma bakıp kararını verecek ,o zaman bir gün daha duralım şuracıkta napalım "

Berkay bir anda telefon ile irkilip cebine baktı ve arayanın gizli numara olduğunu görür görmez kendini izin isteyerek hastaneden dışarı doğru attı.

"Nasılsın Berkay ,durum nasıl ,hafıza yok değil mi "

"Aynen söylediğin gibi beni hiç hatırlamıyor fakat Nilay'ı ve olayları da algılamıyor , anlaştığımız gibi her şey yolunda "

"Harika"

Telefon kapandığında Berkay ani bir irkilme ile istemsiz sağına soluna baktı duyan olmadığına göre her şey fazlası ile yolunda olmalıydı.

Top secret o esnada Kıbrıs'ta değişik bir otel odasında yanındaki son model dürbün ve ses kayıt cihazı ile kurduğu bağlantıya geri döndü.

"Hayırlı olsun Ömer bey ,açıkçası yaşananlardan sonra burayı almanız bizi cidden şaşırttı"

"Teşekkürler Mehmet bey,içimden geldi ,almak istedim kısmet böyleymiş diyelim"

Ömer o sırada otel bahçesinde gayet sakin bir şekilde portakal suyunu yudumlarken saatler tam tamına sabah  on biri gösteriyordu.

Berkay ertesi gün özel hazırlanmış Rumeli Hisar'ında denize bakan evin penceresinden çevreye bir göz attı.Derin yavaş hareketlerle Suzan hanım ile birlikte eve yerleşeli tam iki gün olmuştu.Yavaştan yürüyor etrafını net bir şekilde tanıyordu.

İçinden "Seveceksin beni Derin ,zorla da olsa seveceksin" diye düşündü.

Derin hayatında yaşanan olayların ciddi anlamda şokunu yaşıyordu.Nilay konusu ve trafik kazası onda tam bir kafa karışıklığı konusuydu.Nilay'ın ölümü onu cidden çok şaşırtmıştı fakat üzülemiyordu.Konular sanki bir biri ile kafasının içinde bağlantı kuramıyordu.Ve birden banyoda yüzüne bakarken ansızın bir kare yüzünde belirdi sanki çevresi ona bir şeyler anlatmaya çalışıyordu.Bir otel odası hatırladı.Bu esnada aynadaki yüzüne bir çığlık attı.

Neler oluyordu ,niçin bu sis vardı , defalarca deniyor ama bilmiyordu.

Çığlık patladığında Berkay genç kızın yanına geldi.Ellerini tuttu ve kıza sımsıkı sarıldı.

"Derin ikimizi  hatırlayacaksın,bir oteldeydik ,birlikte muhteşem bir haftasonu geçirdik hatta ben sana evlenme teklif ettim,çünkü gerçekten biz ilk görüşte aşıktık.Sevgilim benim...."

Derin Berkay'a sarılırken bir ozlem sahnesi gözünde belirtmişti.Bir den çok güzel bir filmin flashback görüntüleri gibi Ömer'in sesi kulağında çınladı ,kimsin sen ....

Fakat o ses Berkay mıydı..bilmiyordu.

İçinden bir ses sordu "gerçekten kimsin sen Derin."

Derinlik sarhoşu Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin