27: SÖNMÜŞ MUM

21.2K 808 527
                                    


İNSTAGRAM:SUDEYANOV

UZUN ZAMAN SONRA, HALA BİR ŞEYLER DÜZELMEDİ AMA SİZDEN UZAK KALMAK İSTEMEDİM

🔥

OY VE YORUM SINIRI YOK BÖLÜMÜ YAZINCA ATARIM

❤️‍🩹

BÖLÜM ŞARKISI- PİNHANİ SEN OLMAYINCA

Sungur'un dudaklarından uzaklaşıp ellerimi boynundan çektim. İkimizin de yüzünde tatlı bir gülümseme vardı; aşk değildi, şefkat değildi, sevgi değildi; tutkuydu aramızdaki bağ. ikimizin de parmak uçlarına bir ip bağlanmış ardından ateşe verip ikimizi de tutuşturmuştu. Ucu yanan ip tenlerimize yanık izleri bıraksa da bulmuştuk birbirmizi.

Sonu belki de mahvedecekti bizi ama şimdi her şeyin başındayken bu yaralı adamı istiyordum.

Son kez dudaklarıma uzanıp sonra hemen arkasına döndü. Hızlıca bedenimden uzaklaşması ile şaşkınlıkla kaldım fakat çok geçmeden kendimi Sungur'un elleri yüzünden göremeyecek halde buldum.

"Tutkun." dedi masum bir sesle, ardından bir yutkunuş sesi duydum ve kaşlarım çatıldı. Gözlerimi neden kapatmıştı enayi? "Hani senin mutfağın vardı ya?"

Duyduğum cümlenin başı ile ellerinden kurtulmaya çalıştım ama bana müsade etmeden sıkıca kavrası. "Artık yok." dedi mutfağımdan bahsederken. Gözlerimdeki ellerine tırnaklarımı geçirdim inledi fakat ellerini çekmedi. "Cimcikleme kız." mahallenin dedikoducuları gibi konuşurken bir yandan sızlanıyordu.

"Sungur seni bu mutfakla birlikte yakarım ne yaptın mutfağıma?" hızlıca karnına yumruğumu geçirdim bu sefer. Ellerimi sabit tutmaya çalışıyordu. "Bırak lan beni şerefsiz." gözlerimi bırakıp sırtımı göğsüne yasladı ve beni sıkıca tuttu.

Açılan gözlerim ile mutağa döndüm, gerçekten artk bir mutfağım yoktu. Bu adam cidden çıldırtacaktı beni. Tezgahımın üzerinde kırılmış dört tane yumurta vardı!

"Sungur." dedim öfkeyle. Belimden karnıma uzanan ellerine tekrar tırnaklarımı geçirdim. "Kaç yoksa ananı sikeceğim."

Kıpırdamadan beni sıkıca tutunca ayak bileğimi hızla arkaya kaldırıp erkekliğine geçirdim. Ekmek teknem elden gidecekti sanırım. iki büklüm olunca elleri hızlıca benden çekildi ve vurduğum erkekliğine sarıldı. Öpsem geçer miydi acaba?

"Ne yapıyorsun kızım?" yüzünü buruşturdu, "çocuğum olmayacak." öfkeyle kahkaha atıp tezgahta duran bıçağı elime aldım. "Ben çocuk sevmem zaten yavrum keselim senin pipini."

Beni ciddiye alması hırsla üzerine atlamam ile oldu. Kısa bir sürede yerden kalkıp seke seke mutfaktan çıka adam ile gözlerimi kısıp yerimden kalkıp peşine takıldım.

"Ulan düzen hastasıyım ben." bıçağı elimde sıklaştırdım. "Babanın mutfağı gibi anasını sikmek nedir lan mutfağın."

"Bekle ben seni sikeceğim Sungur." dengemi kaybedip yere düştüğümde önüme dökülen saçlarımı sinirle çekiştirip tekrar ayaklandım. Ciddi dövecektim bu adamı, mutfağım yoktu. Kim temizleyecekti orayı.

Yatak odama girdiğim an belime dolanan kollar ile ayaklarım yerden kesildi. Kısa bir süre sonra sırtım yatak çarşafı ile bütünleşti. Sungur bileklerimi yatağa sabitlerken kolay bir hamle ile bıçaktan kurtuldu. "Sen ikimizi de mahvedecek yerlere vuruyorsun kızım."

Kafa atmak için doğrulduğumda  kahkaha atarak bana müsade etmedi. "Kara kaşına gözüne meraklı değilim Sungur uzaklaş." benim asi tavırlarım onu güldürüyordu "Uzaklaş be yılışık insan."

"Ay bunaldım bağırıcam imdat diye." dilini burnuma sürttüğünde yüzümü buruşturdum. Sonra aklıma tekrar mutfağım geldiğinde burnuna dişlerimi geçirdim ve sertçe ısırdım.

"Ah Tutkun bırak." dinlemeden ısırmaya devam ettim. "Bıraksana kadın kopacak burnum."yüzü acıyla kasıldı "Dua et pipini koparmadım karaktersiz insan." konuşmak için bıraktığım burnuna şaşı şaşı baktı.

"Bebeğim." diye mırıldandı. Ben bu adamın gerçekten bebeğiydim sanırım. "Hı," yalana dönmüş sinirim ile sahtece mırıldandım. Başını, meskeni olan yuvası; boynuma yerleştirip derin bir nefes çekti ciğerlerine. Onun çektiği nefes bana can olurken dudakları ufak ufak boynuma sürtündü.

Tenime batan kirli sakalları ve dudaklarının kurduğu hüküm öfkemi kaybederken, onun varlığı zihnimi doldurdu.

Bu adam benden bir şeyler gizliyordu, ben ondan bir şeyler gizliyordun.

"Sungur." dedim dilimi ağzımın içinde ısırarak. Mırıldanırken kafasını oradan çekmeden mayışıkça uzandı. Hala bana ulaşan şarap kokusunun yoğun hissiyatı yerindeydi. "Konuşabilir miyiz?"

Ciddi sesimle kafası uzaklaştı ve üşüdüğümü hissettim. Katran karası gözlerini yüzüme kitledi, gür kirpikleri tek tek birleşip açıldı ve bir tablo gibi sergilendi.

"Konuşmak ister misin?" Ellerimi saçlarına çıkarıp dağınık koyu renk tutamlarını okşadım. Sonra ne yaptığımı fark edince ellerimi saçlarından çektim. O da ses etmedi ama gözlerine koyduğu ifadeler geçmişteydi. "Bugün," yutkundum. "Onun ölüm-"

Devam etmemi istemezmişçesine dudaklarıma uzandı ve sözümü öpüşmemizin arasına tıkadı. Dokunsam ağlayacakmış gibi duran adam beni öptüğünde, sanki hiç el değilmemiş dudaklarının intikamı beni merhametle sarıyordu.

Onun benden gizlediği bir şey vardı, bilmiyordum; Nesrin ile alakalı olabilirdi. Tıpkı benim gibi onun da söylemediği cümleler vardı.

Elleri çıplak bacaklarımda tüy gibi gezinip tişörtümün içinden belime sarıldı. Açık camdan esen rüzgarı kapatan iri vücudu sıcacık tenime değen buz parmaklarına rağmen sıcak hissettiriyordu.

"Konuşmak istemiyorum." net bir ses ile konuşup çenemi sertçe ısırdı. Ardından öptü, dilini de kısa süre içinde ısırık izinin üzerine ıslaklık verirken buldum. Bedenime kısa sürede basan ateş düşüncelerimin hepsini yok etti.

Elleri iç çamaşırlarımın karnıma teğet geçtiği kısımlarfa dolaştı. Karnıma ve kasıklarıma saplanan küçük sızı her seferinde kendimi belli edecekti. "Konuşarak yoracağın dilini daha güzel yerlerde kullan benim bebeğim."

Eli çeneme sarıldı ve baş parmağını dudaklarımın üzerinde gezindi. Gözlerim ile gözlerine kitlenmiştim. Dudağımın her bir santiminde gezdirdiği parmağını, heyecanla aralanmış iki dudağımın arasında gezdirmeye başladı. İstemsizce dudaklarım biraz daha açılırken gözlerimi ondan çekmedim.

Kadifemsi dudaklarıma sürtünen parmağı yavaşça dişlerime değdi. "Mesela bu dilini ağzımın içinde istiyorum." Dişlerimi parmağına geçirirken o parmağını biraz daha ittirip dilime değdirdi. İstemsizce kendimi, parmağını emzik gibi sarmalarken buldum. "Emin ol o güzel dudaklarına inlemeler yakışacak."

Ve yine, bedenime ekilmiş kibrit; küle dönene kadar her saniyesinde beni cayır cayır yakacaktı.

🔥

B Ö L Ü M  S O N U

Yazım yanlışı varsa haber verin, uzun zaman sonra geldim yine aynıyım.

Yazabildikçe bölüm atacağım, sizi çok özledim nasılsınız.

İNSTAGRAM: SUDEYANOV
karakterlerin parodi hesaplarını takip etmeyi unutmayın

666 || Texting +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin