•On Birinci Bölüm•

371 40 48
                                    

1 Ay Sonra

"Bir kız ismi söyler misin Muhafız'ım?"

Saçlarında gezinen parmaklarım hareketsiz kalırken kıkırtısını duydum. Gülmekten kısılan gözleriyle başını çevirdi. Arkasını bana döndü, şirinlik yapıyordu. Dizlerimin üzerindeki başının altına elini koyup kıpırdandı.

"Kocana şirinlik mi yapıyorsun sen?"

Kıkırdadı. Yüzünü bana döndüğünde küçük burnunu sıkıp keyifle konuştum.

"Alışıyorum bak..."

Omuz silkip kıkırdayarak arkasını döndü. Güldüm.

"Yüzünü benden mahrum mu edeceksin?" dedim merak uyandıran sesimle. Hızla arkasını döndü. Bu hâline gülmemek için dudaklarımı bastırırken şaşkın bakışları ile karşılaştım. Çok tatlıydı. Kollarımı sarıp yanıma çektim.

"Muhafız..."

Beklentiyle bana bakıyordu. Alnına yaklaşıp öptüm. Ondan ayrıldığımda elini yanağıma getirdi. Gülümsüyordu.

"Hani sana bir şey sordum ya. Söylemeyecek misin?"

Tatlı tatlı bana bakıyordu. "Bir kız ismi söyler misin, hı?"

"Hayat..."

Kıkırdadı. "Ya başka olsun!"

Kolumun üzerinde kıpırdanıp yanağıma öpücük bıraktı. Gülümsüyorum.

Aklıma gelenle dudağımı araladım.

"Işıl..."

Dolan gözleriyle gülümsemesi büyümüştü. Alnımı alnına yaslayıp gözlerimi kapattım.

"Yuvadaki annemizin adı... Teşekkür ederim kocacığım."

Parmaklarımı sakalımda gezdirip devam etti konuşmasına. Sesi ruhumu okşuyor.

"Uyumuyorsun değil mi?"

Gözlerimi araladım. Gözleri kapalıydı.

"Şey ben bir şey diyecektim sana. Uykun varsa yarın söyleyim."

Usulca ondan ayrıldığımda yüzü düşmüştü. Dudağımı aralayacağım vakit sesini duydum.

"Ya ben halimden memnundum ama..."

Sözleri üzerine güldüm. Kolumu beline sardığımda başını eğdi.

"Ne söyleyecektin meleğim?"

Yerinde kıpırdandı.

"Yanağımdan öpersen söylerim."

Başı eğik olduğu için ifadesini göremiyordum. Aklıma gelenle içten içe gülüp konuştum. "Ne yaparsam söylersin?"

Yerinde kıpırdanıp başını kaldırdı.

"Yanağımdan öpersen..."

Pembeleşmiş yanağına uzanıp öptüm. Elini yanağıma getirip parmaklarını sakalımda gezdirdi. Gözleri gözlerimdeydi. Hayatım boyunca unutamayacağım bakışlarından birini görüyordum. Gülümsüyordu.

"Bebeğimiz olacak inşallah Muhafız'ım."

Sözleri üzerine kalp atışlarımı hissettim. B-ben...

Ciddiyetle kaşlarını çatıp konuşmaya başladı.

"Muhafızım sakallarını kessek olur mu? Böyle bana birazcık rahatsızlık veriyor da. Ama birazcık. İstersen kesmeyelim."

Gözlerini gözlerime çevirdiğinde şaşkınca gözlerini aralayıp mahçupça dudağını ısırdı. Her hareketini hayranlıkla izliyordum.

"Şey..."

Gözlerini kırpıştırıp elini usulca yanağımdan çekti.

"Ben dalmışım da... Sevindin değil mi?"

Neşeyle dudakları kıvrılırken dişleri gözükecek şekilde gülümsüyordu. Kocaman gülümsedim. Gözlerimi kırpıştırıp gözlerinden öptüm. Ondan ayrılmadan fısıldadım. "Şükürler olsun..."

...

•REMZİ•

"Geliyorum abi. Çay hazır değil mi? Simit aldım bizim için."

"Hazır kardeşim. Seni tanıştırmak istediğim birileri var. Hadi dikkat et kendine. Bekliyoruz seni."

Birileri mi?

"T-tamam abi. Hemen geliyorum."

Telefonu kapatıp cebime attım. Abimin bir arkadaşı falan yok ama...

Evin önüne geldiğimde kapıyı tıklattım. Biraz beklememin ardından kapı aralanmıştı. Muhafız abim gülümseyerek bana bakıyordu. İlk defa onu bu kadar mutlu görüyordum. Bu hâline gülümsedim.

"Hoş geldin kardeşim."

Ayakkabılarımı çıkartıp içeriye geçtim.

"Hoş buldum abi. Allah neşeni arttırsın. Çok iyi gördüm abi seni." deyip güldüm. Muhafız abim hastanede az da olsa uzayan sakalını kesmiş. Onu sadece hastanede sakallı görmüştüm. Sakal sevmiyor demek ki...

Sıkıca sarıldım abime. Kolları arasına almıştı beni. Muhafız abim...

"Daha iyisin değil mi abi?"

Ondan ayrıldığımda başını sallayıp gülümsedi.

"Seni karımla ve kardeşi Barış ile tanıştıracağım."

Sözleri üzerine kalakaldım. Elimdeki poşeti alıp ilerlediğinde kendime gelmeye çalışarak arkasından ilerledim. Bir odaya girdi. Kapının eşiğinde gülen yüzünü gördüğümde adımlarımı hızlandırdım. Yüzünde alışık olmadığım gülümsemesi ile içeriye küçük bir bakış atıp bana döndü. "Hadi içeriye geçelim."

Odaya girdiğinde ben de arkasından ilerledim.

"Çayları doldurabilirsin karıcığım."

İçeriye geçtiğimde içeriye küçük bir bakış atıp Muhafız abime döndüm. Omzumdan tutup gülümseyerek başını benden çevirdi.

"Karım, Hayat ve kardeşi, Barış..."

Gözlerimi odada gezdirdiğimde Muhafız abimin gördüğünü ben göremedim. Sadece kanepenin üzerinde kurumuş papatyalar ve Beşiktaş forması vardı.

 Sadece kanepenin üzerinde kurumuş papatyalar ve Beşiktaş forması vardı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Bölüm nasıldı?

Düşüncelerinizi paylaşırsanız sevinirim.

En güzele emanetsiniz ❤️

MUHAFIZCIK•TEXTİNGHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin