Bölüm 15

1.5K 50 4
                                    

Yazarın ağzından...

"Burada olduğunuzu duyunca, Elifciğimin istediği bir kaç kumaş vardı hem onları getireyim hem de tatlı getireyim dedim." dedi Dilbaz salına salına içeriye girerken. Kadriye Hanım gördüğü yüz yüzünden hiddetlenerek yerinden kalkıp yanlarına geldi, Agâh'ın koluna yapıştı.

"Sakın bana bu arsızın olduğunu söyleme!"diye bağırdı. Defne umursamadan kalktığı sandalyeye geri oturup tatlısına devam etti. Yaptığım şey kısa süreli baş ağrıtacak olsa da uzun süre rahatlatacaktı diye düşünüyordu. Fakat o ne kadar sakin olursa olsun yanındaki adam o kadar da sakin değildi. Agâh oturduğu yerden kolundan tutarak kaldırıp içeri sürüklemeye başladı.

"Agâh!" diye bağırdı Semih. Misafir oldukları ve iş yaptıkları için pek bir şey dememeye çalışsada kardeşine takındığı bu tavır hoşuna gitmiyordu. Arkasındaki sese karşılık Agâh durup:

"Konuşacağız!" dedi ve tekrar sürüklemeye başladı. Öğleden sonra girdikleri odaya tekrar girip kapıyı sertçe kapattı. Kapanan kapıyla Defne'de kolunu çekip uzaklaştı. Agâh ise sinirden ne yapacağını bilemez haldeydi. Ellerini başına koyup odada volta atmaya başladı.

"Ne yaptığını sanıyorsun sen?!" dedi durduktan sonra bağırarak. Tok ve gür sesi Defne'nin yerine sinmesine yetmişti. Tıpkı Ferhat olayındaki gibi.

"İstediğimiz oldu işte Agâh. Artık seni zorlayacakları bir şey kalmadı." dedi Defne sakince.

"Bana niye gelip sormuyorsun?!" diye bağırdı bu sefer. Sakin olan Defne de artık sinirlenmeye başlıyordu. Küçük bir çocuğu azarlar gibi bağırmasından bıkmıştı.

"Bağırma artık! Neyi soracağım ya neyi?! Hayatımda istemiyorum, yok yük olacaksın, zorla evleniyoruz falan diyen sensin Agâh! Prangalarından kurtuldun artık işte! Özgürsün!" .Defne de Agâh gibi sesini yükseltmeye başlamıştı.

"Ben senin için bir seçenek değildim ama artık istediğin bir gelini annenin karşısına getirebilirsin. Bir ağa olarak işin eminim çok kolay olacaktır merak etme." diye devam etti. Söylediklerinden sonra gözlerinin içine baktı. Bir şey demesini bekliyordu ama demiyordu. Cevap alamayacağını anlayınca yanından geçip kapıyı açtı. Karşısında Dilbaz'ı görünce sinirlensede omuz atarak onunda yanından geçip mutfağa gitti. Kızlar oturmuş hem az önce yaşananlar hakkında konuşuyordu hem de çay içiyordu. Defne gelince de susmaları Defne'yi rahatsız etmişti. Yavaş hareketlerle kendisine bir bardak su doldurdu. Olanların üstüne en iyi bir bardak soğuk su giderdi.

"Defne abla?" diye yanına gelen Elif'e baktı Defne.

"Abimin hayatındaki kadın kim?" diye sordu Elif merakla. Defne yerinde kıpırdandı. Defne cevap veremeden Seher araya girdi.

"Asıl senin hayatındaki kim? Sevgilin var ve bana söylemedin mi? Babama ne diyeceksin?" diye sorularını sıralamaya başladı Seher.

"Evlenmemi istiyorlardı zaten bir şey demeyeceğim." dedi Defne umursamadan. Söylediğini ise kardeşi çok başka anlayıp gözlerini belertmişti.

"Evlenecek misin?!" diye bağırdı. Yükselen sesine karşılık Defne kardeşinin ağzını kapatıp susmasını söyledi.

"Daha fazla bağıran insan çekemeyeceğim Seher, sus!" diye kızdı, elindekinide bırakıp mutfaktan çıktı. Yukarı çıkıp kalacağı odaya girdi ve kapıyı kitledi. Yatağın üstüne oturduğunda kendine telkinler veriyordu. Doğru şeyi yaptığına dair kendini ikna etmeye çalışıyordu. Kendini aşiret dizisinde hissediyordu ve bu durumdan çok bunalmıştı. Bunaldığı için de artık gitmek istiyordu.

___

Yataktan kalkıp esneme hareketlerini yaptım. Her sabah yapmam gerekiyordu ama işte ya unutuyordum ya da üşeniyordum. Topladığım saçlarımı açıp kenardaki temiz tarakla taramaya başladım. Saate baktığımda sekiz civarı olduğunu gördüm. Dün erken yattığım için erken kalkmıştım.
Üstüme dünkü ve tek kıyafetimi giyip odadan çıktım.
Elif mutfaktadır herhalde. Mutfağa girdiğimde göremeyince kaşlarımı çattım. Nerede bu kız? Kenardaki çaydanlıktaki çayı döküp yeni çay ve su koydum. Onu ocağa koyduktan sonra kahvaltılık çıkarıp tek tek tabaklarına koyup hazırlamaya başladım.

RizeliHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin