1. bölüm

1.1K 55 138
                                    

Kyungsoo, Jongin'in ilklerinde hep yanında olmuştu.

İlk aşık oluşu, ilk kalbinin kırılışı, bekaretini kaybedişi, hepsinde Jongin'in yanındaydı. Jongin güldüğünde onunla gülmüş, ağladığında onunla ağlamıştı.

Jongin, Kyungsoo'yu abisi olarak görürken, Kyungsoo için durum farklıydı.

Birbirlerini SM'deki stajyerliklerinden beri tanıyorlardı. Jongin ilk başta Kyungsoo'dan biraz korksa da, fazla zaman geçmeden en yakın arkadaşlar olmuşlardı. Kyungsoo, Jongin'i ilk gördüğü günü sanki dünmüş gibi en ince detayına kadar hala hatırlıyordu.

Stajyerliğinin ilk günüydü; kimseyi tanımıyordu ve o zamanlar gözlükleriyle çirkin durduğunu düşündüğü için takmamıştı. Etrafını net görebilmek için gözlerini kısması ve başını eğmesi gerekiyordu, Kyungsoo, Jongin diyene kadar öyle durduğunda korkunç gözüktüğünü bilmiyordu.

Kyungsoo, dans stüdyolarından birine girmişti. İşte o zaman, 16 yaşındaki Jongin'i görmüştü. Tüm tutkusuyla dans ediyor, stüdyonun içindeki herkesin gözlerini ondan alamamasına neden oluyordu. Kyungsoo da aynı diğerleri gibi, gözlerini Jongin'den alamamıştı. Oğlan dans etmeyi bitirip bir kenara oturduğunda bile, sapık gibi onu izlemeye devam etmişti. 

Gözleri buluştuğunda, Kyungsoo'nun kalp atışları hızlanmış ve gözlerini kaçırarak dudaklarını birbirine bastırmıştı. Jongin'in çok yakışıklı ve yetenekli olduğunu düşünmüştü. Fakat Jongin için bu aynı değildi. Jongin, Kyungsoo'nun garip ve korkutucu olduğunu düşünmüştü.

Ama eninde sonunda diğer stajyerler vasıtasıyla beraber takıldıklarında, Jongin, Kyungsoo'nun sandığı kadar korkutucu olmadığını öğrenmişti. Jongin kahve sevmemesine rağmen her gün Kyungsoo hyunguyla kahve içmeye gidiyordu. Birbirlerinin yanından ayrılmıyorlardı.

İki gün içerisinde, stajyerler arasında en yakın onlar olmuştu. Şirkete beraber geliyor, şirketten beraber ayrılıyorlardı. Yakınlıkları çıkış yaptıklarında bile bozulmamıştı.

Hatta, onların bu kadar yakın olması fanlar arasında bir soru işaretinin ortaya çıkmasına neden olmuştu. Jongin sanki ilgili bir erkek arkadaş gibi Kyungsoo'nun dibinden ayrılmıyordu, sürekli onunla temas halindeydi. Bu da doğal olarak fanların 'onlar gey mi?' sorusunu sormasına sebep olmuştu. Fakat Jongin, bunları okuduğunda kahkaha atmıştı. Herkese karşı bu kadar yakın olmasa da, Kyungsoo'yu abisi olarak görüyordu ve onunla bu kadar temas halinde olması, ona göre normaldi. 

Kyungsoo o gün ilk hayal kırıklığını yaşamıştı.

Asla olaya Jongin'in baktığı gibi bakmıyor, hatta tam tersi olarak bakıyordu. Jongin'in ondan hoşlandığını ve ona açılacağını düşünüyordu. Fakat, bu asla olmamıştı. Tam Kyungsoo ona hislerini itiraf edecekken, Jongin'in dediği şeyle kendini ondan uzaklaştırmıştı. Bir aptal gibi hissediyordu.

Jongin, onun gibi birinden neden hoşlansındı ki? Kyungsoo cılız ve kısaydı. Erkek fanlarından birçok iltifat alsa da, onlar Kyungsoo'nun böyle olmasını sevse de Kyungsoo'nun en çok istediği erkek, bundan hoşlanmıyordu. 

Kyungsoo her şeyi geçmişti, o bir erkekti. Jongin'in daha önce hiçbir erkeğe ilgi duyduğunu görmemişti, muhtemelen asla da görmeyecekti de. Durum böyleyken nasıl Jongin'in ondan hoşlandığını düşünebilirdi?

Kyungsoo, Jongin'le arasına mesafe koymuştu. Oğlanı aklından çıkarmaya, onu unutmaya çalışıyordu. Fakat bu Jongin'in ona neden kendinden uzak durduğunu sorana kadardı. Kendinden bir yaş küçük olan oğlan, yurt odalarının kapısının önüne çökmüş, Kyungsoo hyunguna bakarak ağlıyordu. Kyungsoo kırıldığı kadar Jongin de kırılmış olmalıydı.

washing machine heartHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin