3.Bölüm

58 12 10
                                    

"Küçük bir tebessümün oluşu duygularını yansıtmakta en iyisiydi."

Bir yabancıya derdini paylaşmak iyi olur mu emin değilim ama
biraz içimi döksem fena olmazdı. Fakat içimden bir ses iyi
geleceğini söylüyordu. Hava kararmaya da yakındı. Geç gidersem beni merak edebilirlerdi. Çok ayrıntıya girmeden anlatıp biraz içimi ferahlatsam iyi gelebilirdi.

“Konuşmayacak mısın?”

Suskunluğuma son vermemi istercesine beni dinlemeyi bekliyordu. O görmese de gülümsedim.

“Nereden başlayacağımı bilsem ona göre konuşacağım da…
eminim ki ağladığım şeye güleceksin.”

“Anlatmanı sabırsızlıkla bekliyorum.” Dedi heyecanla. Bir
yabancıya ilk kez anlatıyorum…

“Ben altı yaşındayken amansız bir hastalığa yakalandım… yaşam
ile ölüm arasında gidip gelmek gibi bir şeydi. Doktorların gözünde
mucize bir insan olmuştum.”

“Sende hastalıkla mücadele ettin…” Ses tonu düşük voltajlı lamba gibi çıkmıştı…
“Evet.” Dedim umutsuzca. Hastalığım benim sınavımdı.

“Peki ya sonra?”

“Tedavimi oldum çok şükür iyileştim… Abim sayesinde gözlerimi dünyaya ikinci kez açtım. "

“Vay bee abin kahramanın o zaman.” Dedi sevimli bir şekilde.
Sevimli…?

“Evet kahramanım. Meğer ona ihtiyacım varmış… Neyse işte
hastalığımdan sonra büyüme gelişimim zayıfladı. Çok küçük
gösteriyorum. İnsanlar yaşımı sorduklarında söylemeye çekinir
oldum. Çünkü inanmıyorlar ve söylediğimde kırıcı tepkiler
alıyorum. Beni o kadar çok kırıyorlar ki… farkında değiller.
İnsanların ağzından çıkan kelimeler benim gece uykumu kaçırıyor unutamıyorum.”

Sıkıntılı bir nefes verdi. “Bazı insanlar böyledir. Ne diyeceğini
düşünmeden hemen konuşurlar. Kim ne hisseder diye
düşünmezler. Seni tanımıyorum, görmedim. Neler hissettiğini
anlayamam ama sana bir tavsiyem var.”

Merakla sordum. "Söyle."


“Vur alayına yürü yoluna.” Dedi alayla ve kıkırdamaya başladı.
Histerik bir kahkaha attım. Yoldan geçenler deli sanabilirdi.

“Ciddi misin?”

“Hiç ciddi olmadığım kadar.”
Beni güldürmesi birazda olsa rahatlamamı sağladı. Boş vermişlik hissi...

“Seni güldürdüm.”

“Evet.”

“Ben hayatımda dedemden başka kimseyi güldürmedim.”

“Bende senden başka bir yabancıyla dertleşmedim..”

Son sözümden sonra bir sessizlik başladı. İkimizde sadece nefes
alıp veriyorduk. Etrafımızda alacakaranlığın gölgesinde insanlar var. Bizim aramızda bir ağacın gövdesi.

“Kimse kimsenin hayatı değil. Kimse kimsenin limanı değil. Kimse kimsenin umudu değil. Kimse kimsenin umurunda değil. Kimse kimsenin dünyası değil. Her şeyle tek başına mücadele
veriyorsun. Yaşadıklarını kimse anlayamaz bunu sende
biliyorsun değil mi?”

YAŞAMAK İSTİYORUMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin