Lanete Esir

Ateş

Ateşin annemi kendisiyle aldattığı idia etmesi sinirleri mi bozmuştu. Saç rengimizin kızıllığının uyuşmasını kullanması da ayrı bir saçmalıktı. Annem babamla evliyken ajanlık yaparak Ateşle arkadaş olmuştu.  Annem onun ağzından laf almak için ben doğmadan önce yakınlık kurmuştu. Bilgi alınca da onu kendi elleriyle adaletin ellerine vermişti. Bildiğim kadarıyla suçu, mahkeme tarafından yasaklanan kara büyüleri yaparak para kazanmış. Annem hayatını kararttı diye hadsizlik yapacağı anlamına gelmiyordu. Hızlı bir tokat atmamla bana şaşkın halde bakmıştı.

   Thor'un hızlı şekilde beni kendine çekmesiyle aramıza duvar kurmuştu. Ateş bana sinirle değil de, hafif şekilde şaşkın ve gülümseyerek bakmıştı. Bir anda sinsilesen gözleriyle anneme bakmıştı.

Ateş
- Senden daha çok nefret etmem gereken konular yok değil mi Nur?

Nur
- Hayır öyle bir şey yok. Senin edepsizce konuşman için tokat attı. Dediklerine dikkat edeceksin.

Lord Thor
- Herşey açıldığına göre Musayla Melisa'nın ikiz olduğunu Alex'in de onlardan nerdeyse bir yaş küçük olduğunu söyleme vakti geldi. Neden Alex'in ikiz olduklarını söyledin?

Nur
- Neden böyle bir şeyi şuan söyleme gereği duydun? Onca tutuklanmaya rağmen bir kez bile beni tehdit etmedin.

Lord Thor
- Alex'in yeğenim olup olmadığını duymam lazım.

Annemin sesinin kesilmesiyle kafasını Ateşe çevirmesi bir olmuştu. Yüzünün kızarması beni şaşırttı. Annemin yüzünden, her zaman tedirgin olduğunu anlardım. Yüzüne uzunca bakınca evet dediği okunuyordu. Bilmiyorum belki de utandığı için sustu. Babamın ilerde sessizce bizi izlediğini farkettim. Yüzü sinirli halde yumruğunu dişler haldeydi.

  Babamla göz göze gelince bakışlarıyla Thoru ima etmişti. Bu bakışlar evde görüşürüz bakışıydı. Gerçekten aileme ne diyecektim? Andrea ile olan ilişkimi nasıl anlatacaktım. Aslında çok haklılar ama sonuçlar da elimde ve bunu size anlatamam. Gözlerim istemsizce dolmaya başlamıştı. Kafamı yere gömüp, tırnaklarımı yemeye başlamıştım. Annemin hızla elimi çekmesiyle hıçkırıklara dönüşmüştü. Nasıl bir lanete Esir oldum, ne ara düştüm bilmiyorum.

Nur
- Alex senin biolojik baban Ateş ama biz babanla böyle bir şeyi gizleme ve şerefli şekilde yaşamanı düşündük.

  Bugün şok üstüne şok yaşama günü ilan ediyorum. Neden herşey ardı ardına geliyordu. Acaba tekrardan küreye mi daldım. Yüzemediğin dalgalara girme be kızım. Küreden çıkınca kesinlikle kahin olmayacağım yada öğretmen olmadan bırakacağım. Annem üzgün ve meraklı şekilde yüzüme bakıyordu. Babamın yüzü yumuşamış, düşünceli bir üzgünlüğe misafir olmuştu.

Ateş
- İyi misin Alex ? Bugün çok kötü şeyler yaşadın, en iyisi sen Andreanın yanına git , hiç bir şeyi kimseye anlatma. Annenin kötü anılması seni de etkiler. Dönünce herşey hallolucak, sen sadece istediğin gibi davranacaksın.

Ateşe bakınca yüzünde karmaşa olduğu belliydi. Tedirgin konuşup elimi tutmuştu. Ne yani bunu duyduğum için mi hain olacaktım. Gerçek babam için de öğretmen mi olacaktım.  Ağlamam yüzümden silinip, şaşkın ve ağzı açık şekilde Ateş'e bakıyordum.

Nur
-  Alex hiç bir yere gitmeyeceksin! Bizimle birlikte mahkemeye gel, dinlendir kafanı..

  Babamın elimi tutup kendine çekmesiyle korkmama sebep olmuştu. Ateş ve nur ışıkları çayır çayır yanarken toprak niye bu kadar sessiz. Tam isminin anlamını almış tüm herşeyi içine atmıştı. Fırtına öncesi sessizlik gibiydi. Çoğu zaman onu anlayamazdım. Hafif üzgün ve yorgun görünüyordu. Gözlerinin önüne sis bulutları çökmüştü.