6 - Ruha İyi Gelen Melodi

7.2K 575 152
                                    

♫gözleri öyle derindi ve bilmiyordu onda nasıl kaybolduğumu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

♫gözleri öyle derindi ve bilmiyordu onda nasıl kaybolduğumu.

Karşımda gördüğüm kadının gözleri beni bulduğunda ikimiz de öylece bakışmıştık. Yaşadığım şaşkınlıktan kurtulup kadına doğru birkaç adım attım ve korkuyla konuştum.

"Eylül Hanım?"

Yüzüne sıcak bir gülümseme eklediğinde, doğru kişi olduğunu öğrenmek beni tedirgin etmişti. Cenk'in verdiği fotoğraftaki kadın, Özgür'ün annesiydi. Zihnim karman çorman olmuştu, Cenk'in amacını anlayamıyordum.

"Merhaba," dedi samimiyetle. Fazlasıyla genç duruyordu, Özgür'ün annesinden ziyade daha çok, ablası gibiydi. "Afra, değil mi?"

"Evet, benim. Çok memnun oldum."

"Ben de memnun oldum, canım. Kusura bakma seni rahatsız etmek istemezdim ama buraları pek bilmiyorum. Özgür de biraz emrivaki yapmış oldu."

"Olur mu öyle şey, ne rahatsızlığı? Buyrun arabama geçelim."

Utangaç bir şekilde beni onayladığında kadının tatlılığına karşı gülümsemiştim. Üzerinde siyah boğazlı bir kazak vardı. Altına da gri bir eşofman giymiş, kazağın eteklerini içine sokmuştu. Elindeki büyük çantaya uzanıp alarak, arabamı gösterdim. Kendisi ön koltuğa yerleşirken bagaja çantayı bıraktım. Bir yandan da Özgür'e, annesinin yanında olduğumu belirten bir mesaj atıyordum.

Sürücü koltuğuna geçerek arabayı çalıştırdım. Eylül Hanım telefonla konuşurken ben, gerginliğimden kurtulmaya çalışıyordum. Kafamın içinde dönüp duran her bir düşünce beni deli ediyordu.

Cenk'in Özgür'e karşı bir kini vardı, belliydi. Ama bu işe annesini karıştırması iğrençti. Özgür bunu bilmiyor olmalı ki gayet sakindi, ilk fırsatta söylemem gerekiyordu.

Telefon görüşmesini sonlandıran Eylül Hanım başını hafifçe bana çevirdi.

"Özgür ile yakınsınız sanırım," dediğinde yüzünde bir gülümseme vardı. "Sana güvenmiş."

"Yani... Daha yeni tanıştık sayılır aslında." diye yanıtladım. Özgür'ün bana güvenmesi değildi konu. Sadece zor durumdaydı ve mecbur kaldığı için annesini almamı istemişti.

Eylül Hanım'a pot kırmamak adına kaçamak cevaplar verdiğim, çoğunlukla sessiz kaldığım yolculuğumuz bittiğinde rahat bir nefes verdim. Oğlunun yaralandığını anlamaması için kendimi yırtıyordum resmen. Bir yandan da Özgür'ü merak ediyor, yanında olmak istiyordum.

Apartmandan içeri girerken Eylül Hanım, büyük çantasını taşımama izin vermemişti. Konuşurken oldukça sevecen davranıyordu, Özgür'ün annesi olduğu çok belliydi. İkisi de naif insanlardı.

YUVAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin