Dediği Dedik Dedike ve Efektif Bir Dedektif Olmakla Olmamak

17 3 21
                                    

Fincanı Tanner'a uzattı. İki fincanın birisini azat etti ve kahveden kendine düşen payla bilgisayar koltuğuna oturdu. Sırtını yaslarken bacak bacak üstüne attı. Tanner ile aynı anda bardakları kaldırıp aynı anda kahvenin tadına baktı. Tanner'in gözü fincanın içindeki sıvıya kaysa da Eiffel onu izledi.

"Çok güzel," dedi adam öncelikle duraksayarak. Başka birisi söylese başta neyi söylememeyi seçtiğini sorgulayabilirdi ama Eiffel anı bozmak istemedi.

"Teşekkür ederim."

Öne doğru eğilmiş halde duran Tanner kanepeye yaslanmaya karar verdi. Sırtını koltuğa değdirecekti ki sağ kolu bir şeye çarptı. Dönüp baktığında toparlak bir yığınla karşılaştı. Eiffel'in yerleştirmeye üşendiği için koltuğun kenarına tıkıştırdığı siyah naylon çoraplar...

"Bunlar," dedi Tanner ve kasıtlı olarak devamını getirmedi.

"Rebacca ablanın verdiği şeyler. Defolu olanları ücretsiz veriyor."

"Evet, yalnız yaşayan ve..."

Fincanı iki eliyle tutan Eiffel lafı tamamladı. "Durumu iyi olmayan kadınlara, evet. Michelle de birkaç parça verdi. Pijama, pantolon gibi birkaç şey işte. Biliyor musun, kadının evi soyuldu ama olması gerektiği kadar üzülemiyorum."

"Neden?" Adamın gerçekten sorduğu belli oluyordu.

"Sırf üzerimdekilerden ötürü beni hayat kadınına benzetti ve Fenyx ile ilişki yaşayabileceğime ihtimal verdi."

Tanner'ın kaşları ağırlıklarından kurtulan balon gibi yükseldi. "Vay... bu gerçekten uçukmuş."

"Evet, kadının aklı uçup gitmiş."

"Ben onu kast etmemiştim ama..."

"Onunla konuşsan sen de bana hak verirdin ama konuşamazsın, kadının aklı fikri oyunda. Evi soyulmuş, Fenyx'e hala oyundan uzak kaldığı için dert yanıyordu."

"Sanal gerçeklik gözlüğüyle oynanan oyunlardandı, değil mi?"

"Nereden bildin?"

Kahvesinden biraz daha içti. "Fenyx dükkana uğradığı zamanların birinde anlatmıştı, dert yanmıştı daha doğrusu."

Kendisinden önce Tanner'a anlatılmış olması konusunda ne düşüneceğini kestiremedi. "Doğru dürüst görüşemediklerinden mi?"

"Evet, onun gibi bir şeydi."

Eiffel bilgisayar sandalyesine biraz daha yaslandı, havada kalan ayağını salladı. "Neden ve nasıl sevgili olduklarını merak ediyorum. Soracağımdan değil ama... Fenyx daha iyisini hak ediyor bence."

"Eğer birbirlerini sevmişlerse bize diyecek bir şey düşmez."

"Haklısın ama... aralarında altı yıldan fazla fark olduğunu biliyor muydun?"

"Sorduğumda söylemişti."

"Garip değil mi?"

"Eğer Fenyx'e sorarsan bir açıklamasını yapacaktır."

"Fazla deşmek istemiyorum aslında. Çocukta kendisini kanıtlamaya adanmış bir hırs var. Biraz sorarsam, her şeyi, benim öğrenmek istemediğim detayları bile anlatabilir."

"Doğru söyledin," dedi Tanner ve ağzı kahveyle meşgul olduğu sırada gözleri evi dolaştı. "Hoş bir daire."

"Hoş mu? Bir kutudan farksız."

"Buradaki çoğu daire böyle."

"Kolilere doldurulup kilere kaldırılmış gibi yaşıyoruz. Bazen bunu kabullenmek istemiyorum ama içinde yaşadığın şeyden de kaçamazsın."

Toy Olmayan YumurtaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin