Hyunjinin günlüğü okuduğu zamanı düşünüp düşünüp duruyordum ve bi yandan nasıl unutabilirim diye düşünüyordum. Kafamı dağıtmaya çalışıyor ve hiç bi şey olmamış gibi neşeli neşeli etrafta dolanıyordum. Akşama kadar bi şekilde oyalandıktan sonra annem eve gelmişti ve yengemin yeni doğan çocuğunun fotoğraflarını gösteriyordu Soo jin adında küçük bir bebekti ve çok tatlıydı. Annem sürekli yengemin neden Jeongin gelmedi? Diye söylediğini anlatıp duruyordu.
"Jeongin onları boşverde yarın okul açılıyor biliyrosun değil mi? Çantanı hazırla, bende yemek hazırlayıp seni çağırırım."
Başımı salladıktan sonra odama gidip televizyon açtım. Tabii ki hemen gidip çanta hazırlayacak değildim. Televizyonda dolaşırken Hyunjinden mesaj geldi ve anında telefonu elime aldım.
Hyunjinnie
Jeongin
Jeongin
Bak biJeongin
EfendimHyunjinnie
Annem seni akşam yemeğine çağırıyor
gelmek ister misin
hatta anneside gelsin dediJeongin
Cidden miHyunjinnie
Hayır salak şaka
aaaaaaaaaaaaa
annene haber ver gel
sanaa sürprizim de varJeongin
BekleOdamdan çıkıp hızlıca mutfağa gidip anneme işaret diliyle olanları anlattım. Annem uzun zaman önce haliyle işaret dili eğitimi almıştı ve yıllarıdır birlikte olduğumuz için çok iyi biliyordu.
"Öyle mi olmuş? Gitmek ister misin?"
Heycanla başımı salladım. Yemekten çok Hyunjinin sürprizini merak ediyordum.
"İyi öyleyse hazırlan çıkalım, zaten yemeğin az kısmını hazırlamıştım daha."
Tekrar odama koşup en özenebiliceğim şekilde giyindikten sonra ve saçlarımı dikkatlice taradıktan sonra salona geri gittim. Düz ama şık, rahat ama hoş bi şeyler giymeye çalışmıştım. Oturup annemin gelmesini bekledim ve sonra birlikte çıktık. Hyunjin evin konumunu ilk tanıştığımız günler versede aklımda değildi, ondan konumu istedikten sonra yola çıktık.
Kısa bi süre sonra varmıştık. Evleri müstakil, büyük bahçeli, her filimde olan zengin evlerine benziyordu. Annemle birlikte eve uzunca baktıktan sonra bahçeye girip taşlı yollardan evin ana kapısının önüne geldik.
"Hazır mısın Jeongin?"
Başımı heyecanlı bir şekilde salladıktan sonra annemin zile basmasını bekledim. Zile bastıktan bi kaç dakika sonra kapıyı Hyunjinin annesi açmıştı.
"Ah hoşgeldiniz, buyrun."
Annesi gülümser bi şekilde bizi içeri davet ederken hemen arkadan Yeji gelmişti. Gerçektende aynı evdeler ve kardeşler, salak jeongin.
"Hoş bulduk canım." Annem de karşılık verip gülümsedikten sonra içeri girdik.
"İlk yemek mi yiyelim yoksa oturmak mı istersiniz?" Bayan Hwang bizden cevap beklerken bende anneme bakıp ondan cevap bekliyordum.
"Aaa hiç fark etmez." Annem de topu tekrar onlara atmıştı. Hepimiz bi karar vermeye çalışırken Yeji topa vurmuştu.
"Yani ben çok acıktım muhtemelen Hyunjin de acıkmıştır. O yüzden yemeğe ne dersiniz?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
sessizlik , hyunin
FanfictionGeçirdiği bir olay yüzünden bir daha hiç konuşamayan Jeongin, Hwang Hyunjin adında bir çocukla arkadaş olur. angst♧ #10 fic #1 yang #1 hwang #14 hyunjeong