10' Galip gelen heyecanlar

2.2K 277 47
                                    

-

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

-

"Baba, Taehyung babamla hiç kavga eder miydiniz?"

Öğle yemeklerini hazırlamak için mutfakta muzları doğrarken sandalyeye oturmuş Jihoon bana soru sorduğunda ona döndüm, önündeki pirinç keklerini ağzına atarken gözlerini bana dikmişti. "Hayır, kavga etmezdik." dedim, "Tommy amca ve Matilda teyze hep kavga edermiş, Matt öyle söylerdi." dedi Jihan, Kanada'daki daire komşularımızın adını duymak kötü hissetmeme sebep oldu, üç sene boyunca kaldığımız dairede bizim için iyi bir komşu olmuşlardı. Bizden yaşça büyüklerdi, dördüncü çocukları Matt'i otuzlarının sonunda kucaklarına almışlardı. "Kavga etmek kötü bir şey değil mi, baba?" diye sordu Jihoon, muz parçaları dolu tabağı masaya bıraktım. "İnsanlar tartışabilirler, bebeklerim. Kavga kötü bir şeydir, evet ama bazen, insanlar eder." demekle yetindim, hayatları boyunca karşılarına kavgalar edecek ya da onlarla kavga etmek isteyen insanlar çıkacaktı.

İşimi bırakalı üç gün oluyordu, birazdan Taehyung gelecek ve Jimin'in titiz araştırması sonucu bulduğumuz pedagoga götürecektik çocukları. Jimin adresi telefonuma mesaj atmış, bizim için randevu ayarlamıştı. "Baba, gezmeye mi gideceğiz?" diye sordu Jihoon, onu onayladım, "Siz kahvaltınızı yapın, ben kıyafetlerinizi hazırlayayım." dedim lakin Jihan ağzında üç parça muz olmasına rağmen konuşmaya başladı. Kendi kıyafetlerini seçmek istiyordu. Jihoon itiraz etmedi, onun için kıyafet hazırlamaya odaya gittim. Jihoon'u ağlarken bulduğumuz günden beri, birkaç saatliğine uyumak için bile odalarına girmiyorlardı. Yataklar topluydu. Onları girdikleri bunalımdan nasıl çıkaracağımızı ikimiz de bilmiyorduk. Jihoon ilk kez gaz sorunu yaşadığı ilk aylarında tükendiğimi hissetmiştim, telefonun diğer ucundaki annemin "Ah, bir de sne büyüdüklerinde gör." dediklerini ciddiye almam gerektiğini biliyordum.

Jihan öğle yemeğini sona erdirerek odaya geldi, beyaz dolabının kapağını açarak önünde dikilmeye başladı. Prenses elbiselerinden birini giymek için inatlaşmaması için dua etmeye başladım içimden. Jihoon onun için hazırladığım pantolon, üzerinde Star Wars çizgi film karakterlerinin olduğu bir tişört ve mavi hırkasını giyerken sessizdi. "Taehyung babamın aldığı mor elbiseyi giymek istiyorum." dedi Jihan, dualarımın kabul olmasının mutluluğuyla elbisenin askısını aldım. Dantelden, içi astarlı, etekleri hafif kiloş gelen bir elbiseydi. Jihan elbiseyi kendisinin giyeceğini söylediğinde onu rahat bıraktım, arka fermuarını açtım. "Sen neden kendi kıyafetlerini seçmiyorsun?" diye sordu Jihan ikizine, "Çok üşeniyorum, babam benim için seçiyor." dedi Jihoon, kardeşinin onun üşengeç olmasıyla ilgili söylenmelerine aldırmadan yatağa uzandı. Jihan elbisesini giydikten sonra saçlarını yapmam için yanıma geldi. "Nasıl olsun, prenses?" diye sordum ona, iki örgü istediğini söyledi. Jihan doğana kadar saç örmek konusunda hiçbir tecrübem olmamıştı, kızım bunun farkında olarak sürekli saç örmemi istiyordu.

"Ben giyineceğim, uslu bir şekilde oturun."

Uyarımın pek anlamı olmadığını biliyordum, uslu durmak, benim çocuklarımın içinde olmayı sevdikleri bir durum değildi. Kavga etmiyorlardı, birbirleriyle iyi geçiniyorlardı ve tam olarak tehlikeli olan buydu. Tüm yaramazlıkları beraber yapıyor, bu da hasarı iki katına çıkarıyordu. Üzerime mavi bir gömlek ve kot pantolonu giydim, salondan bir ses gelmemesi içimin ürperti ile dolmasına sebep oluyordu. Çoraplarımı giydim, saatimi taktım. Birbirine girmiş saçlarımı düzelttim. Salona döndüğümde neden suskun olduklarını görebildim. Özenle sakladığım şeker kavanozunu bulmuşlardı, televizyondaki çizgi filmi izlerken onu yiyorlardı. "Benden izin aldınız mı?" diye sordum kapıya yaslanarak, "Baba, evdeki yemeklerden yerken senden izin almamamız gerektiğini söylemiştin." dedi Jihan sesini yükselterek, "Evet, evdeki yemeklerin hepimiz için olduğunu söyledin." diye destek çıktı Jihoon, anlatmak istediğim tam olarak buydu, birbirlerini sonuna kadar destekliyorlardı.

family portrait' taekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin