Dilek Yıldızı (Wattys2015)

Eve yerleşme

Bu bölümü Merve'ye adıyorum bu bölüm kısa ve olaysız geçti çünkü bugün çok yoğundum özür olarak 2 gün içinde bu bölümün devamını yazacağım.
Ve bilesiniz diye diyorum 15. Bölümden sonra 10 beğeni olmadan yeni bölüm yayınlamayacağım şimdi size kendimi alıştıracam ve olaylar iyice geliştiğinde artık beğeni sınırı dolmadan yeni bölüm gelmeyecek.

Ve evet bölümümü güncelledim ve baştan diyeyim işler düşündüğünüz gibi gerçekleşmeyecek daha çoook zaman var. Sizi seviyorum."
Ve Merve artık diyebilirim yeni bölüm gelsin! Arkadaşlar benimkinin yanında Eva'yıda okumalısınız(Supermatural yazar yanında)
Bütün söylediklerini kafama takmamaya ve ona güvenmeye karar verdim. Benim dilek yıldızıma gülümseyip elini tuttum ve gitmemiz gerektiğini ve sonuna kadar evimde kalması gerektiğini çünkü dünyanın güvenli olmadığını düşündüm. Artık konuşmama yalnızken gerek yoktu.
Oda bana gülümsedi ve,
"Tamam bana bir yatak hazırlarsın insan şeklindeyken insani şeylerede ihtiyacım var birde acıktım. Bu arada söylemedim, bana Roman de."
Gülümsedim ve kendi ismimide hiç söylemediğimi fark ettim.
"Benim ismimde Emily."
Kahkaha attı
"İsmini zaten biliyorum tatlım doğduğun andan beri seni izliyorum nedenini bilmiyorum ama öyle, gece olur olmaz olabildiğince parlıyorum ve sen beni fark ediyorsun."
Derin bir nefes aldı ve,
"Beni farkedip benimle konuşman her zaman hoşuma gitmişti aslında bende senin gibi hep bugünü bekledim ama seni beklettim çünkü o saçma kurallar yüzünden aşırı derecede bana ihtiyacın olması ve beni istemen lazımdı. Bir an bugün hiç gelmeyecek sanmıştım!"
Güldüm,içimi bir sıcaklık kapladı ve nedense çok ama çok mutlu olmuştum böyle düşünmesi beni etkilemişti.
Ama kendimi toparladım ve beni takip etmesini düşündüm ve eve birlikte girdik koltuğa oturdu ve bende yemek yapmaya başladım.
Yemek yedikten sonra ona misafir odasını ayarladım. Ve uyuduk içimden bir ses yarın uzun bir gün olacak diyordu.
Sabah erkenden kalktım. Sabahki rutin bakımlarımı yaptım makyajımı yapıp kıyafetimi giydim.
Aklıma Roman'ın uyuyup uyumadığı geldi ama odasına girmeye çekiniyordum yinede dayanamadım kapının önünde sessizce durup ses varmı diye dinledim yoktu ve sessizce odasına girdim.
Tanrım çok tatlı uyuyordu 2. yastığına sarılmış ve bir ayağını onun üstüne atmıştı. Gülümsedim sonsuza kadar onu izleyebilirdim bir bebek kadar masum görünüyordu. Uyuyup uyumadığından emin olmak istediğimden elimle hafifçe omzuna dokundum, uyuyordu gülümsedim ve tam gidecekken bileğimden beni çekti ve onun tam üstüne düştüm!
Tanrım çok fazla yakındık rahatsız olup kıpırdandım, utancımdan ölmemek için kaçmaya çalışınca bileğimi sıktı ve kaşlarını kaldırıp ciddiyetle soru sordu.
"Önce beni izleyip sonrada dokunuyormusun? Aklından ne geçiyordu ilk defa bu kadar çok bilmek istiyorum."
Utançtan hissizleştim tam anlamıyla beynim durmuştu fazla yakındık 1-2 cm anca vardı. Birbirimizin gözlerine bakarken gözlerim birden istemsizce onun dudaklarına kaydı ama hızlıca kendimi toparlayıp üstünden kalktım.
Hiç bir şey olmamış gibi giderken hızlıca önümü kesti ve beni iki eliyle kapının önüne çiviledi.

ROMAN
Uyanmıştım ve ilk defa güneşi görmüştüm saatlerce açlığımı umursamayıp gökyüzünü izledim taki ayak seslerini duyana ve kapımın altında gölge görene kadar.
Acaba Emily'miydi? Öyleyse bu kızın kapımın önünde ne işi vardı düşüncelerim kapının kolunun çevrilmesiyle bölündü saniyeler içinde uyanmadan önceki şekle büründüm son bir kez gök yüzüne bakıp gözlerimi kapadım.
Adım sesleri yaklaştı ve çok yakınımda durdu onun beni incelediğini hissediyordum.
Beni epey inceledi sonra birden iyice yakınıma geldi nefesi boynuma üfledi.
Sonra parmağıyla beni dürttü Tanrı aşkına bu kızın derdi neydi?!
Benim uyuyup uyumadığımı neden kontrol ediyordu ki her ne kadar çok merak etsemde nefesi beni gıdıkladığından tam gidecekken onun bileğinden tutup kendime çektim ve bunu yaptığıma anında pişman oldum çünkü tam olarak üstümdeydi ve her şeyini hissediyordum. İlk defa karşı cinsle bu kadar yakındım içimde bir şeyler kıpırdadı ama kafaya takmadım şuan tek bir şeyi merak ediyordum ve cevabını vermeden kesinlikle bu odadan çıkamayacaktı!
Birden üstümde kıpırdandı off garip hissediyordum bu neydi böyle? Kıpırdanmayı kesmeliydi o hissi sevmedim en sonunda kalkıp kaçmaya çalıştı üstümden kalkmasına izin vermedim ve aklımdaki o soruyu sordum.

EMİLY (DEVAM)
Şu anda kolları iki tarafımda da bir hapishaneydi kaçmama cevap vermeden izin vermeyecekti ama konuşabileceğimi sanmıyordum.
Düşünmeliydim tek çıkar yolu buydu ama aynı zamanda dikkat etmeliydim de sonuçta düşünürken duymasını istemeyeceğim bir şey aklıma gelmemeliydi bu sefer duyardı.
'Senin uyuyup uyanmadığını kontrol etmek istedim acıktıydım ve beklemek istemiyordum uyuyordun bende seni dürterek kaldırdım.'
Tamam gayet iyiydi ve doğruyduda acıkmıştım sadece bunun için böyle yapmadıydım daha çok nedenini bilmediğim bir şey beni bu davranışa çekmişti. Bu sırada önce benim sonrada onun karnından ses geldi.
Gülümsedi ve,
"Tamam gayet mantıklı bir cevap ve karınlarımızda bunu doğruladı. Kahvaltımızı edelim ve gezmeye başlayalım ruh eşini bulmalıyız."